Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2023/190 E. 2023/715 K. 10.04.2023 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2023/190 E.  ,  2023/715 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2023/190
Karar No : 2023/715

TEMYİZ EDENLER : I-(DAVACI): …
VEKİLİ: Av. …
II-(DAVALILAR):
1-…
2-… Bakanlığı
VEKİLİ: Av. …
3-… Belediye Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Altıncı Dairesinin 09/11/2022 tarih ve E:2022/346, K:2022/9368 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Adana ili, Yüreğir ilçesi, Cumhuriyet Mahallesi sınırları içerisinde bulunan ve ekli kroki ile listede sınır ve koordinatları gösterilen alanın, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 2. maddesi uyarınca riskli alan ilan edilmesine ilişkin …tarih ve …sayılı Bakanlar Kurulu Kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 09/11/2022 tarih ve E:2022/346, K:2022/9368 sayılı kararıyla;
Adana ili, Yüreğir ilçesi, …Mahallesi sınırları içerisinde bulunan ve …tarih ve …sayılı Bakanlar Kurulu Kararına ekli kroki ile listede sınır ve koordinatları gösterilen alandaki yapıların ve zemin yapısının, can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını ortaya koyan bilimsel verileri içeren herhangi bir teknik incelemenin yapılmadığı, dolayısıyla dava konusu işlemin dayanağı raporun, zemin yapısı ve üzerindeki yapıların can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak nitelikte olmadığı hususları dikkate alındığında, 6306 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliğinin öngördüğü koşullarda detaylı bir teknik inceleme yapılmaksızın, uyuşmazlığa konu alanın 6306 sayılı Kanun’un 2. maddesine göre riskli alan ilan edilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu Kararının, Adana ili, Yüreğir ilçesi, …Mahallesi, …ada, … parsel sayılı taşınmaza ilişkin kısmında hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle, dava konusu işlemin anılan taşınmaza ilişkin kısmının iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından, Bakanlar Kurulu Kararının tüm alan yönünden iptaline karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

Davalı idareler tarafından, dava konusu işlemin mevzuatta öngörülen şekilde hukuka uygun tesis edildiği, 6306 sayılı Kanun’da iki farklı uygulamanın söz konusu olduğu, 2. madde uyarınca bir alanın riskli alan ilan edilmesinde, tek tek riskli bina tespiti yapılacağı yönünde bir zorunluluk bulunmadığı, alandaki yapı stokunun %80 oranında mevzuata aykırı olduğu gözetildiğinde, davanın reddine karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI :
Davacı tarafından, davalıların temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmuştur.
Davalı idarelerden Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Cumhurbaşkanlığı tarafından, Danıştay Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın lehlerine olan kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuş olup, davalılardan Yüreğir Belediye Başkanlığınca, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘IN DÜŞÜNCESİ : Yüreğir Belediye Başkanlığının temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine, diğer davalıların temyiz istemlerinin kabulü ile, 2577 sayılı Kanun’un 22. maddesine aykırı şekilde karara bağlanan Daire kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemleri hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesi uyarınca gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
İLGİLİ MEVZUAT :
2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 13. maddesinin ikinci fıkrasında, “Her dairede bir başkan ile yeteri kadar üye bulunur. Heyetler bir başkan ve dört üyenin katılmasıyla toplanır, salt çoğunluk ile karar verir…” düzenlemesine yer verilmiştir.
2577 sayılı Kanun’un “Davaların karara bağlanması” başlıklı 22. maddesinin ikinci fıkrasında; “15 nci maddede sayılan sebeplerden biri ile veya yargılama usullerine ilişkin meselelerde azınlıkta kalanlar işin esası hakkında da oylarını kullanırlar. Azınlıkta kalanların görüşleri, kararların altına yazılır.” hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yüreğir Belediye Başkanlığının temyiz istemi açısından:
Dosyanın incelenmesinden, temyiz istemine konu Daire kararının, anılan davalıya 24/12/2022 tarihinde tebliğ edildiği; bu tarihten itibaren 2577 sayılı Kanun’un ivedi yargılama için öngördüğü 15 günlük süre içerisinde ve en son 08/01/2023 (Pazar) gününü takip eden 09/01/2023 mesai saati bitimine kadar temyiz isteminde bulunulabilecek iken, 12/01/2023 tarihinde kayda giren dilekçe ile temyiz isteminde bulunulduğu anlaşıldığından, Yüreğir Belediye Başkanlığının süresinde olmayan temyiz isteminin incelenmesine olanak bulunmamaktadır.
Diğer davalılar ile davacının temyiz talepleri açısından:
Yukarıda içeriğine yer verilen usul düzenlemelerine göre, Danıştay dava dairelerinin, bir başkan ve dört üyenin katılımı ile oluşturulan heyetçe, heyete katılanların salt çoğunluğu ile karar vermesi; ilk inceleme hususlarında veya yargılama usullerine ilişkin meselelerde azınlıkta kalan Daire üyelerinin uyuşmazlığın esası hakkında da oylarını kullanması gerekmektedir.
Uyuşmazlıkta, Danıştay Altıncı Dairesince, başkan vekili ve dört üyenin katılımıyla toplanılarak, salt çoğunluk ile işin esası hakkında bir karar verilmiş ise de; iki üyenin, “Bu durumda, 14/04/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6704 sayılı Kanunun 25. maddesi ile 6306 sayılı Kanunda yapılan değişiklik uyarınca, 6306 sayılı Kanunun 2. maddesi ile Ek-1. maddesine göre yapılan işlemler yönünden ayrım yapılmadan, riskli alan kararına karşı Resmî Gazete’de yayımı tarihinden itibaren dava açılabileceği, uygulama işlemleri üzerine riskli alan kararına karşı dava açılamayacağı düzenlemesi karşısında, söz konusu değişiklikten sonra alınan riskli alan kararlarına karşı Resmi Gazetede yayımı tarihinden itibaren 30 gün içinde; dava konusu olayda olduğu gibi bu tarihten önceki riskli alan kararlarına karşı ise en geç anılan düzenlemenin yürürlüğe girdiği 14/04/2016 tarihinden itibaren 30 günlük süre içerisinde dava açılması gerekirken, belirtilen süreler içinde açılmayan davanın süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği, işin esasının incelenmesine olanak bulunmadığı görüşü ile çoğunluk kararına katılmadıkları” sonucuna varılarak, 2577 sayılı Kanun’un 15. maddesinde sayılan nedenlere ilişkin meselede azınlıkta kalmalarına rağmen, 2577 sayılı Kanun’un 22. maddesindeki kurala aykırı bir şekilde, davanın esasının incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle, işin esası hakkında oylarını kullanmadıkları ve işin esasının heyete katılan diğer üç Daire üyesinin aynı yöndeki oylarıyla karara bağlandığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, yukarıda belirtilen usuli eksiklik nedeniyle, temyize konu Daire kararında usul ve hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Yüreğir Belediye Başkanlığının temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine,
2.Diğer davalılar ile davacının temyiz istemlerinin kabulüne;
3.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle, Adana ili, Yüreğir ilçesi, …Mahallesi, …ada, … parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak iptaline yönelik Danıştay Altıncı Dairesinin temyize konu 09/11/2022 tarih ve E:2022/346, K:2022/9368 sayılı kararının BOZULMASINA,
4.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Danıştay Altıncı Dairesine GÖNDERİLMESİNE,
5.Kesin olarak, 10/04/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.