Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2022/880 E. 2023/35 K. 23.01.2023 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/880 E.  ,  2023/35 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/880
Karar No : 2023/35

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- … Başkanlığı
VEKİLİ :Av. …
2- … Başkanlığı
VEKİLİ :Av. …

İSTEMİN KONUSU :Danıştay Sekizinci Dairesinin 01/12/2021 tarih ve E:2017/3800, K:2021/5855 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının doçentlik başvuru dosyasındaki iki yayınında “sahtecilik ve insan ve hayvan üzerinde yapılan etik kurallara uymamak” etik ihlalinin yapıldığına ilişkin Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı yazısı ile bildirilen Üniversitelerarası Kurul Sağlık ve Spor Bilimleri Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Komisyonu’nun … tarih ve … sayılı işleminin ve bu işlemin dayanağı Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı toplantısı ile kabul edilen Yükseköğretim Kurulu Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Yönergesi’nin 8. maddesinin 1. fıkrasının “Sahtecilik” başlıklı (b) bendinin tamamı ile “Diğer Etik İhlali Türleri” başlıklı (f) bendindeki “insan ve hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalarda etik kurallara uymamak” ibaresinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 01/12/2021 tarih ve E:2017/3800, K:2021/5855 sayılı kararıyla;
Dava konusu Yükseköğretim Kurulu Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Yönergesi’nin 8. maddesinin 1. fıkrasının “Sahtecilik” başlıklı (b) bendi yönünden;
Yasakoyucunun iradesinin doçentlik unvanının elde edilmesi aşamasında ve sonrasında yapılan her tür bilimsel araştırma ve çalışmaların, Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen esas ve usuller kapsamında değerlendirilmesi yönünde olduğu, yine yayın etiği ve kurullarının oluşumu, görevleri ve çalışmalarına ilişkin usul ve esasların Yükseköğretim Kurulu tarafından çıkarılacak Yönetmelik ile düzenleneceği, bu kapsamda Doçentlik Sınav Yönetmeliği’nde yayın etiğinde aykırılık iddiasına ilişkin işlemlerin Üniversitelerarası Kurul tarafından belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde yapılacağının açık olduğu,
Dava konusu Yönergenin de bu kapsamda yayınladığı, ilgili Yönetmelik ile de bilimsel yayın etiğine ilişkin hususların usul ve esaslar ile düzenlenmesine yetki verildiği, doçentlik unvanına kabulün ön koşulları niteliğindeki, her türlü bilimsel yayının etik yönden incelenmesini ve bu kapsamda hangi fiilin hangi ihlale sebep olduğunu tanımlayan dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığı,
Dava konusu Yönerge’nin 8. maddesinin 1. fıkrasının “Diğer Etik İhlali Türleri” başlıklı (f) bendindeki “insan ve hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalarda etik kurallara uymamak” ibaresi yönünden;
Bilimsel ve teknolojik araştırma faaliyetlerine ilişkin yayınların denetlenmesinin, bu yayınların sonuçlarının bilimsel ve teknolojik gelişmeye katkı sağlayacak nitelikte olmasını temin etmek bakımından zorunluluk arz ettiği; tespit edilen aykırılıklar açısından bu aykırılıkların türüne bağlı olarak caydırıcı bazı yaptırımlar uygulanmasının da aykırılıkların önlenmesi ve tekrarlanmaması bakımından zorunlu ve gerekli olduğu,
Bu durumda, önceki bentlerde yapılan tanıma uymayan ancak bunlara benzeyen araştırma, yayın ve bilim etiği ilkeleri ile bağdaşmayan nitelikteki fiillerin cezalandırılmasının amaçlandığı dava konusu Yönerge maddesinde Kanuna, kamu yararı ve hizmet gerekleri açısından hukuka aykırılık bulunmadığı,
Davacının sahtecilik ve insan ve hayvan üzerinde yapılan etik kurallara uymamak etik ihlali yaptığına ilişkin işlem yönünden;
Davacının doçentlik başvuru aşamasında yayınlarının incelenmesi ve etik ihlal iddiası üzerine uzman görüşü alınması neticesinde etik ihlalde bulunulduğunun tespit edildiği, bu iddialardan A1 numaralı eserde etik kurul onayı alınmadığı ve bu durumun davacı tarafından savunmasında ikrar edildiği, farklı etik kurul onayı belirtilerek yayının yayınlandığı derginin yanıltılması suretiyle “sahtecilik” etik ihlalinin yapıldığı; A3 numaralı eserin hangi yılda yapıldığına dair bir bilginin olmadığı sadece 12 ay sürdüğünün belirtildiği, Bayburt Devlet Hastanesi’nin 3. basamak hastane olmadığı, bu şekilde beyanda bulunmasının yanlış beyan anlamına geldiği ve eylemin Yönerge’nin 8/1-b maddesindeki “sahtecilik” kapsamında olduğu; A4 numaralı eserin tamamlandıktan sonra etik kurul onayı alınmasının Yönerge’nin 8/1-f maddesi kapsamında olduğu kanaatine varıldığı, davacının doçentlik başvuru dosyasındaki üç yayınında “sahtecilik ve insan ve hayvan üzerinde yapılan etik kurallara uymamak” etik ihlalinin yapıldığına ilişkin Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı yazısı ile bildirilen Üniversitelerarası Kurul Sağlık ve Spor Bilimleri Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Komisyonu’nun … tarih ve … sayılı işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu Yönerge hükümlerinin ve bireysel işlemin Danıştay Savcının düşüncesi doğrultusunda iptal edilmesi gerektiği, Yönergenin Üniversitelerarası Kurul tarafından hazırlanması gerektiği, Yükseköğretim Kurulunun bilimsel araştırma ve yayın etiği konusunda yönerge çıkarma yetkisinin bulunmadığı, eserleri yönünden etik ihlalinin oluşmadığı, hukuka aykırı olarak tesis edilen işlemlerin iptali gerekirken aksi yönde davanın reddedilmesinde hukuki isabet bulunmadığı ve temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :
Davalı Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın Savunması :
Yükseköğretim Kurulu tarafından doçentlik sınavını düzenlemek için Doçentlik Sınav Yönetmeliğinin çıkarıldığı, dava konusu Yönerge ile doçentlik sınavı aşamasında Etik Komisyon ve yaptırımları hakkında bir hükmün bulunmasının zorunluluk arz ettiği, Yönerge ile doçentlik başvurusunda bulunanların Üniversitelerarası Kurulu ve jürileri yanıltarak haksız unvan alınmasının önüne geçilmeye çalışıldığı, doçent adayların doçentlik dosyasına koydukları yayınlar nedeniyle yaptırımlarla karşılaşmalarının işin doğası gereği olduğu, bilimsel intihal ve sahtekarlıkların önüne geçilmesi için dava konusu Yönergenin düzenlenmesinin hizmet gerekleriyle kamu yararına uygun olduğu, temyiz isteminin reddi gerektiği ileri sürülmektedir.

Davalı … Başkanlığı’nın Savunması :
Doçentlik Sınav Yönetmeliğinin 7. maddesine uygun olarak tesis edilen işlemlerin hukuka uygun olduğu ve temyize konu kararın onanması gerektiği ileri sürülmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Bilimsel araştırma ve yayınlar bakımından etik ihlali oluşturacak olan etik fiillerin 2547 sayılı Kanunun 65. maddesinde de belirtildiği şekliyle Yönetmelikle düzenlemesi gerektiği düşüncesiyle temyize konu kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 01/12/2021 tarih ve E:2017/3800, K:2021/5855 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 23/01/2023 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY
X- Dava, davacının doçentlik başvuru dosyasındaki iki yayınında “sahtecilik ve insan ve hayvan üzerinde yapılan etik kurallara uymamak” etik ihlalinin yapıldığına ilişkin Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı yazısı ile bildirilen Üniversitelerarası Kurul Sağlık ve Spor Bilimleri Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Komisyonu’nun … tarih ve … sayılı işleminin ve bu işlemin dayanağı Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı toplantısı ile kabul edilen Yükseköğretim Kurulu Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Yönergesi’nin 8. maddesinin 1. fıkrasının “Sahtecilik” başlıklı (b) bendinin tamamı ile “Diğer Etik İhlali Türleri” başlıklı (f) bendindeki “insan ve hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalarda etik kurallara uymamak” ibaresinin iptali istemiyle açılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacının doçentlik başvuru aşamasında yayınlarının incelenmesi neticesinde etik ihlal iddiası ile uzman görüşü alındığı ve buna göre davacının A1, A3 ve A4 numaralı üç yayınında Yükseköğretim Kurulu Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Yönergesi’nin 8. maddesi kapsamında “sahtecilik ve insan ve hayvan üzerinde yapılan etik kurallara uymamak” etik ihlalinde bulunulduğunun tespit edilmesi sebebiyle, davacı tarafından etik ihlal yapıldığına ilişkin Üniversitelerarası Kurul Sağlık ve Spor Bilimleri Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Komisyonu’nun … tarih ve … sayılı işleminin tesis edildiği görülmüştür.
Normlar hiyerarşisi olarak bilinen temel hukuk ilkesine göre, normlar arasında altlık ve üstlük ilişkisi söz konusu olmakta ve her norm geçerliliğini bir üst hukuk normundan almaktadır. Başka bir anlatımla normlar hiyerarşisi, her türlü normun hiyerarşik olarak bir sıra dahilinde sıralanması ve birbirine bağlı olması anlamına gelmekte olup; bunun doğal sonucu olarak, hiyerarşik sıralamada daha altta yer alan bir normun, kendisinden üstte bulunan norma aykırı hükümler içeremeyeceği, bir hakkın kullanımını üst normda öngörülmeyen bir şekilde daraltamayacağı veya kısıtlayamayacağı; dolayısıyla, düzenleyici bir işlemin kendinden önce gelen Kanun ve Yönetmelik hükümlerine aykırı düzenlemeler getiremeyeceği ve kanunla düzenlenmesi açıkça belirtilen ikincil düzenlemenin bir alt normla düzenlenemeyeceği kabul edilmektedir.
3011 sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanacak Olan Yönetmelikler Hakkında Kanunun 1.maddesinde; Başkanlık, bakanlıklar ve kamu tüzelkişilerinin; a) İşbirliğine, yetki ve görev alanlarına ait hükümleri düzenleyen, b) Kamu personeline ait genel hükümleri kapsayan, c) Kamuyu ilgilendiren, Yönetmelikler Resmi Gazete’de yayımlanacağı hükmü yer almıştır.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 11. maddesinin b/3 fıkrasında; Üniversitelerin tümünü ilgilendiren eğitim – öğretim,bilimsel araştırma ve yayım faaliyetleri ile ilgili yönetmelikleri hazırlamak veya görüş bildirmek, görevinin de Üniversitelerarası Kurula ait olduğu, hükmü, 65. maddesinin (a) bendinde; Yükseköğretim Kurulu tarafından çıkarılacak Yönetmelik konuları açıklanırken 14. fıkrasında; Bilimsel araştırma ve yayın etiği kurullarının oluşumu, görevleri ve çalışmalarına ilişkin usul ve esasların sayıldığı, (b) bendinde de; Üniversitelerarası Kurulun (1) Lisansüstü öğretim esasları, (2) Bu Kanunun uygulanması ile ilgili diğer akademik hususların yönetmelikle düzenleneceği ifade edilmiştir.
Dava konusu olayda, davacının doçentlik başvurusu kapsamında değerlendirmeye sunduğu yayınlarının Yükseköğretim Kurulu Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Yönergesine göre incelenerek etik ihlalde bulunduğunun tespit edildiği; anılan Yönergenin de Yükseköğretim Kurulu tarafından hazırlanarak yürürlüğe konulduğu anlaşılmıştır. Diğer bir ifadeyle, bilimsel araştırma ve yayın etik ihlaline ilişkin kuralların davalı idarelerce Yönerge ile düzenlendiği görülmüştür.
Ancak yukarıda metnine yer verilen 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 11. ve 65 maddelerinde, bilimsel araştırma ve yayın faaliyetlerine ilişkin düzenlemelerin, bilimsel araştırma ve yayın etiği kurullarının oluşumu, görevleri ve çalışmalarına ilişkin usul ve esasların davalı idarelerce ancak Yönetmelikle düzenlenebileceği kural altına alınmıştır.
Diğer yandan, 3011 sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanacak Olan Yönetmelikler Hakkında Kanunun amacı ise Kanunun tanıdığı yetki çerçevesinde kamuoyunu ilgilendiren veya bir mesleğin mensuplarını bilgilendirme amacı olan konulardaki düzenlemelerin, Resmi Gazete’de yayımlanması zorunlu kılarak kişilerin getirilecek yükümlülükler konusunda bilgilenmesini sağlamak ve öngörülen yasal engel veya genel düzenlemelerden ortak olarak haberdar olmasını temin etmek esasına dayanmaktadır.
Bu sebeplerle, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 11. ve 65. maddelerinde öngörülen hususların Yönetmelikle düzenleneceği açıkça hükme bağlandığı halde, davalı idarelerce, Yönetmelikle esasları ve çerçevesi belirlenmeden Kanun hükmü gözardı edilerek etik ihlal kurallarının yönerge ile düzenlenmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile davanın reddi yönündeki Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu kararının bozulması gerektiği oyuyla çoğunluk kararına katılmıyoruz.