Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2022/422 E. 2023/385 K. 07.03.2023 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/422 E.  ,  2023/385 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/422
Karar No : 2023/385

TEMYİZ EDENLER :I- (DAVALI):… Bakanlığı
VEKİLİ: Huk. Müş. …
II- (DAVALI YANINDA MÜDAHİLLER):
1-… Toplu Konut İnş. A.Ş.
VEKİLİ:Av. …
2-… A.Ş.
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av….

İSTEMLERİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ankara ili, Çankaya ilçesi, …Mahallesi, … ada, … ve … parsel sayılı (eski … parsel) taşınmazlara ilişkin olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 07/07/2015 tarihinde onaylanan 1/25.000 ve 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişiklikleri ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;
Dosyanın ve yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen raporun birlikte değerlendirilmesinden, alana ilişkin daha önce onaylanan imar planı değişikliklerinin yargı yerince iptaline karar verildiğinden, planlama yapılmasını zorunlu kılan gerekçe bulunmakta ise de; söz konusu plan değişikliklerine ilişkin işlemlerin iptaline neden olan hukuka aykırılıkların giderilmediği, 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planında öngörülen “korunan alan” öngörüsü ile davaya konu nazım ve uygulama imar planı değişikliklerinin çeliştiği, alana ilave nüfus getirildiği, ancak ilave nüfusun ihtiyacı olan ve mevzuatla belirlenen standartlardaki asgari teknik altyapı ve sosyal donatı alanlarının ayrılmadığı, yapılaşma koşullarının E:2,30’dan E:2,25’e çekilmesine karşın kaldırılan kullanım yerine yine bir sosyal donatı alanı belirlenmesi gerektiğine dair hususun dikkate alınmadığı, bu nedenlerle dava konusu edilen imar planı değişikliklerinin kamu yararına, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına, imar mevzuatına ve hukuka aykırı olduğu,
Öte yandan, Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği hükümleri gereği, yoğunluk arttıran veya kentsel ulaşım sistemini etkileyen imar planı değişikliklerinde, kentsel teknik altyapıya yönelik etkilerin belirlenmesi ve gerekli önlemlerin alınması amacıyla ayrıca kentsel teknik altyapı etki değerlendirme raporu ve analizi hazırlanması gerekirken, bu yönde bir çalışma yapılmadığından, dava konusu işlemde bu yönüyle de hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;
Uyuşmazlık konusu alana ilişkin olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından, 1/25000, 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planlarına yönelik 2016 yılında yapılan değişiklik ile davanın konusuz kaldığı ileri sürüldüğünden, Dairelerinin 30/03/2017 tarihli ara kararı ile davalı idareden, uyuşmazlığa konu parsellerin, yürürlüğe giren yeni imar planlarıyla kullanım kararlarında değişikliğe gidilip gidilmediğinin sorulması üzerine, ara kararına davalı idarece verilen cevap ve eki plan paftaları ve plan açıklama raporunun incelenmesinden; yapılaşma koşullarının E:2,25’ten E:2,23’e çekildiği, planlama alanına ilişkin “konut + ticaret alanı” olan kullanım kararlarında değişiklik yapılmadığı, yapı yaklaşma mesafeleri ile plan notlarında değişiklik yapıldığının anlaşıldığı,
Davanın konusuz kaldığından söz edebilmek için … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla iptaline karar verilen imar planlarının iptal gerekçelerine uygun ve davacının, yargı kararının gereğinin yerine getirilmediği iddiasını ortadan kaldıracak şekilde, bir imar planı değişikliğinin söz konusu olması gerektiğinden, yürürlüğe konulan yeni imar planı değişikliklerinin bakılmakta olan davayı konusuz bırakmadığı sonucuna varıldığı,
Ayrıca, yapı ruhsatının dava konusu yapılmadığı halde, imar planına uygun olarak inşaatın yapıldığı dolayısıyla inşaata ilişkin kazanılmış haklarının bulunduğu yönündeki davalı idare yanında davaya katılan … Toplu Konut İnşaat Anonim Şirketi’nin iddiasına gelince; bu hususun yapı ruhsatı ya da 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32. maddesi kapsamındaki idari işlemlere yönelik uyuşmazlıklarda incelenme kabiliyeti olabileceğinden, bu davanın hukuki neticesini değiştirebilecek bir yönü bulunmadığı gerekçesiyle,
İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare ile davalı yanında müdahiller tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 17/09/2020 tarih ve E:2017/5335, K:2020/7801 sayılı kararıyla;
Uyuşmazlığa konu taşınmazı kapsayan alanda yaptırılan keşif bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, sadece dava konusu taşınmazlar üzerinde parçacıl bir değerlendirme yapıldığı, plan değişiklikleri ile belirlenen yoğunluğa rağmen çevre taşınmazların yapılaşma eğilimi ve taşınmaza komşu olan diğer taşınmazlarla ilgili bir değerlendirme yapılmadığı,
Bu durumda, dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgenin genel karakteri, komşu taşınmazların durumu dikkate alınarak uyuşmazlığa konu alan ve yakın çevresinin bir bütün olarak değerlendirilmesi suretiyle, plan değişikliklerinin plan bütünlüğüne etkisinin ortaya konulması, ayrıca yoğunluk hesaplamaları yapılarak incelenmesi için yeni bilirkişi heyeti oluşturularak mahallinde yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasından sonra dava hakkında yeniden bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi …İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;
Bozma kararı üzerine, bozma kararına uyulması yahut karara uyulmayarak ısrar edilmesi yönünde Dairelerince bir karar verilebilmesi için bir kısım bilgi ve belgelere ihtiyaç duyulması üzerine verilen 03/11/2021 tarihli ara kararına cevaben ekli belgeler incelendiğinde; çevre parsellere göre dava konusu parsele ayrıcalıklı ve çevresi ile uyumsuz bir şekilde E:2,23 Yençok:32 kat şeklinde yapılaşma koşulu sağlandığı görüldüğünden, dava konusu planlama kararında, bu yönüyle de şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davalı idare tarafından, planların kademeli birlikteliği ilkesine uygun hareket edildiği, çevre ile uyumlu olacak şekilde yapılaşma imkanı tanındığı, daha önce “belediye başkanlık sarayı” olarak belirlenen kullanımın sosyal donatı niteliğinde olmadığı ve eşdeğer alan ayrılması gerekmediği, …A.Ş.’e ait söz konusu arsanın değerlendirilmesi ile elde edilecek gelirin tamamının kamu yararına kullanılacağından, söz konusu taşınmazların bulunduğu alanla ilgili olarak sunulan imar planlarının, mülga 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümleri ve 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 9. maddesi uyarınca kamu yararı kapsamında değerlendirilerek ve 6107 sayılı İller Bankası Anonim Şirketi Hakkında Kanun’un ilgili hükümleri de dikkate alınarak Bakanlıklarınca onaylandığı, … A.Ş.’nin hukuki statüsü, görev ve yetkilerini dikkate almadan yapılan değerlendirmenin, plan onaylama işleminin kamu yararı açısından değerlendirilmesinde eksik kanaat oluşturacağı ileri sürülmektedir.
Davalı idare yanında müdahil … Toplu Konut İnş. A.Ş. tarafından, dava konusu planların, davalı Bakanlıkça hazırlanan ve onaylanarak yürürlüğe giren yeni plan tadilatları ile ortadan kalktığı bilinmesine rağmen, gerek Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda, gerekse Mahkeme kararında, yeni planlar hakkında değerlendirme yapılmamasının usul ve yasaya aykırı olduğu, davanın konusuz kaldığı, plan değişikliklerinin nüfusu, nüfus yoğunluğunu, trafik yükünü artırmadığı, sosyal ve teknik alt yapıyı yetersiz kılmadığı, planların kademeli birlikteliği ilkesine aykırı bir durum yaratmadığı, yapı yoğunluğu ile uyumlu olduğu,
Davalı idare yanında müdahil … A.Ş. tarafından, üst ölçekte “korunan alan” gösterimli alanda kalan taşınmazın, genel kullanım kararları itibarıyla, yoğun konut ve ticaret dokusunun bulunduğu bir alan içerisinde yer aldığı, hazırlanan plan değişikliği işleminin alandaki yapı yoğunluğu ile de uyumlu olduğu, özellikle Dikmen Vadisinin güneybatı çeperlerinde, Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından onaylanmış ve yürürlükte olan sayısız imar planı değişikliğinin mevcut olduğu, “başkanlık sarayı veya belediye hizmet alanı” gibi kullanımları içeren resmi kurum alanlarının, Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin asgari sosyal ve teknik altyapı alanlarına ilişkin standartları gösteren Ek-2 Tablosu dışında tutulduğu, sosyal donatı dengesinin bozulmadığı, bu nedenle temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, temyiz istemlerinin reddine karar verilmesi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile ısrar kararının aynen onanmasına karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra ve dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Uyuşmazlığa konu taşınmazların mülkiyeti Çankaya Belediye Başkanlığına ait iken, 15/03/2013 tarihli resmi senet ile … A.Ş. ile takas edilmiş, bunun üzerine alanda ilk olarak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın … tarih ve … sayılı kararı ile 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişiklikleri kabul edilerek “belediye başkanlık sarayı” kullanımında olan taşınmaz, kısmen “park” kısmen de “konut+kentsel servis alanı” olarak belirlenmiş, yapılaşma koşulları ise E:2,30, Hmax:Serbest olarak öngörülmüştür.
Bu işlemin iptali istemiyle açılan davada, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile, imar planı değişikliklerinin iptaline karar verilmesi nedeniyle, … A.Ş. tarafından yeni bir plan teklifi hazırlanarak davalıya sunulmuş, bu defa alan, 1/25.000 ölçekli nazım imar planında “TİCK”, 1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarında kısmen park, kısmen de konut+ticaret kullanımlarına ayrılarak, yapılaşma koşulları E:2.25, TAKS=0.45, Yençok:32 kat olarak belirlenmiştir.
Bunun üzerine, temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanunu’nun dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan haliyle 5. maddesinde, “nazım imar planı”, varsa bölge veya çevre düzeni planlarına uygun olarak halihazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plan şeklinde ifade edilmiştir.
Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinde ise nazım imar planı; mevcut ise çevre düzeni planının genel ilke, hedef ve kararlarına uygun olarak, arazi parçalarının genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, çeşitli kentsel ve kırsal yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, kentsel, sosyal ve teknik altyapı alanlarını, ulaşım sistemlerini göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere, varsa kadastral durumu işlenmiş olarak 1/5.000 ölçekte, büyükşehir belediyelerinde 1/5000 ile 1/25.000 arasındaki her ölçekte, onaylı halihazır haritalar üzerine, plan notları ve ayrıntılı raporuyla bir bütün olarak hazırlanan plan olarak tanımlanmıştır.
Anılan Yönetmeliğin “Mekânsal planlama kademeleri ve ilişkileri” başlıklı 6. maddesinde, “(1) Mekânsal planlar kapsadıkları alan ve amaçları açısından Mekânsal Strateji Planları, Çevre Düzeni Planları ve İmar Planları olarak hazırlanır. Buna göre planlama kademeleri, üst kademeden alt kademeye doğru sırasıyla; Mekânsal Strateji Planı, Çevre Düzeni Planı, Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından oluşur.
(2) Mekânsal planlar, plan kademelenmesine uygun olarak hazırlanır. Her plan, planlar arası kademeli birliktelik ilkesi uyarınca yürürlükteki üst kademe planların kararlarına uygun olmak, raporu ile bütün oluşturmak ve bir alt kademedeki planı yönlendirmek zorundadır…” hükmüne, “İmar planı değişiklikleri” başlıklı 26. maddesinde, “(1) İmar planı değişikliği; plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü, sosyal ve teknik altyapı dengesini bozmayacak nitelikte, kamu yararı amaçlı, teknik ve nesnel gerekçelere dayanılarak yapılır.
(2) İmar planlarında sosyal ve teknik altyapı hizmetlerinin iyileştirilmesi esastır. Yürürlükteki imar planlarında öngörülen sosyal ve teknik altyapı standartlarını düşüren plan değişikliği yapılamaz…” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İmar planlarının, planlanan yörenin bugünkü durumunun, olanaklarının ve ilerideki gelişmesinin gerçeğe en yakın şekilde saptanabilmesi için coğrafi veriler, beldenin kullanılışı, donatımı ve mali bilgiler gibi konularda yapılacak araştırma ve anket çalışmaları sonucu elde edilecek bilgiler ışığında, çeşitli kentsel işlevler arasında var olan ya da sağlanabilecek olanaklar ölçüsünde en iyi çözüm yollarını bulmak, belde halkına iyi yaşama düzeni ve koşulları sağlamak amacıyla, kentin kendine özgü yaşayış biçimi ve karakteri, nüfus, alan ve yapı ilişkileri, yörenin gerek çevresiyle ve gerekse çeşitli alanları arasında olan bağlantıları, halkın sosyal ve kültürel gereksinimleri, güvenlik ve sağlığı ile ilgili konular göz önüne alınarak hazırlanması gerekmektedir.
Anılan ölçütlere göre hazırlanan imar planları, zamanla, planlanan alandaki koşulların zorunlu kıldığı hallerde ve kanunlarda öngörülen yöntemlere uygun olarak değiştirilebilir. Plan değişikliklerinin, plan bütünlüğü göz önünde bulundurularak, mer’i mevzuat düzenlemelerine uygun bir şekilde ve kamu yararı amacına dayalı olarak yapılması gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden; uyuşmazlığa konu alanın, 2007 yılında onaylanan 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planında, “K” notasyonlu “korunan alan” olarak belirlendiği, plan notlarında ise, “…”K” ile gösterilen yoğunluk ve yapı düzeni korunacak yerleşme alanları, planlı gelişen bölgeler olup, bu alanlarda imar planındaki yoğunluk ve yapı düzeni korunacaktır. Bu alanlarda sosyal ve teknik altyapı ve fiziki çevreyi iyileştirmek amacı dışında plan revizyonu ve değişikliği yapılamaz…” hükmüne yer verildiği anlaşılmaktadır.
Dava konusu edilen 1/25.000 ölçekli nazım imar planı değişikliği plan notlarında ise, plan ve plan notlarında belirtilmeyen hususlarda 1/25.000 ölçekli 2023 Başkent Ankara Nazım İmar Planı hükümlerinin geçerli olacağı belirtilmektedir.
Alt kademesindeki planlara mekânsal nitelikte hedef koyan, yol gösteren ve ilke belirleyen üst kademe plan niteliğindeki 1/25.000 ölçekli nazım imar planında, uyuşmazlığa konu alan açısından nüfus ve yapı yoğunluğunun arttırılmayacağı hususu hükme bağlandığından, anılan planın bütünlüğü ve sürekliliğine aykırı şekilde, parsel bazında yapılan ve parçacıl nitelikteki 1/25.000 ölçekli nazım imar planı değişikliğinde, imar mevzuatına ve kamu yararına uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Hukuka aykırılığı ortaya konulan üst ölçekli imar planı değişikliğine dayalı olarak onaylanan alt ölçekli imar planı değişikliklerinde de, bu yönüyle hukuka uyarlık görülmemiştir.
Bu itibarla, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi ısrar kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalı idare ile davalı yanında müdahillerin temyiz istemlerinin reddine,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… ısrar kararının yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3.Kullanılmayan … TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davalı idare yanında müdahil …Toplu Konut İnş. A. Ş.’ye iadesine,
4.Bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 07/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.