Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2022/3448 E. 2023/68 K. 26.01.2023 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/3448 E.  ,  2023/68 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/3448
Karar No : 2023/68

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Kurulu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 25/01/2022 tarih ve E:2017/7640 , K:2022/18 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname’nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun …tarih ve …sayılı kararının iptaline ve bu karar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 25/01/2022 tarih ve E:2017/7640, K:2022/18 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde görülmeyerek işin esasına geçilmiş,
“Maddi Olay ve Hukuki Süreç” ile “İlgili Mevzuat”a yer verilmiş; “Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç”, “FETÖ’ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler”, “Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü”, “Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği” başlıkları altında genel; “Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi” başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda …Ağır Ceza Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 1yıl 10 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi uyarınca davacı hakkında kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamından yapılan inceleme sonucu davacı hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yapılan itirazın reddi üzerine 17/06/2019 tarihinde kesinleştiğinin görüldüğü,
ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen “ByLock Tespit ve Değerlendirme Tutanağı”nın, “ByLock CBS Sorgu Sonucu Raporu”nun ve Ceza Mahkemesi kararında yer alan tespitlerin incelenmesinden; davacının, …ID numarasıyla ve bir kullanıcı adı ve şifre almak suretiyle bu ağa dâhil olduğunun anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacının örgütün içinde yer aldığına, örgüt toplantılarına katıldığına, sınavlara örgütün hakim-savcı sınav çalışma evlerinde hazırlandığına, hakim-savcı adaylığı döneminde örgüt evinde kaldığına, lise döneminde örgüte müzahir liseye gittiğine, üniversite döneminde örgüte ait evlerde kaldığına, sınavlara örgütün hakim-savcı sınav çalışma evlerinde ve örgüte ait yurtta hazırlandığına, hakim-savcı adaylığı mülakatı sürecinde örgütün kendisine yardımcı olduğuna, hakim-savcı adaylığı döneminde örgüt ile irtibatını devam ettirerek toplantılara katıldığına, 2014 yılı HSK seçimlerinde örgütün sözde ”bağımsız” adaylarını desteklediğine, ByLock isimli programın telefonuna yüklendiğine ve diğer hususlara yönelik ifadelerin değerlendirilmesi sonucunda, davacının FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediği,
Dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediğinden davacının bu karar nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine yönelik isteminin de reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Daire kararının Anayasa’ya aykırı olduğu, meslekten çıkarma işlemi ile Anayasa’da yer alan manevi varlığa müdahale edildiği, olağanüstü hal süresi ile sınırlı olan KHK’nın 3. maddesinin 1. fıkrasına dayanılarak işlem tesis edilemeyeceği, savunma alınmadan meslekten sürekli olarak çıkarma cezası uygulanamayacağı, masumiyet karinesinden yararlanma ilkesi uyarınca yasal düzenleme ve KHK ile suçlu ilan edilemeyeceği, Anayasa’da meslekten çıkarmayı gerektiren istisnalar dışında hakim ve savcıların görevlerinden alınamayacağı, ByLock mesaj ve kayıtlarının terör örgütü üyeliği için yeterli görülemeyeceği, makul şüphe seviyesindeki bilgiye dayanılarak meslekten çıkarma gibi ağır bir yaptırım uygulanamayacağı, şüpheli olarak dinlenmiş kişilerin beyanlarının tanık beyanı olarak kabul edilemeyeceği, dava konusu işlemin Anayasa’nın 13. maddesinde belirtilen ölçülülük ilkesine aykırı olduğu, suç ve cezaların geçmişe yürütülemeyeceği, işlemin çekirdek haklara müdahale etmesi nedeniyle iptali gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 25/01/2022 tarih ve E:2017/7640, K:2022/18 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 26/01/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.