Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2022/3318 E. 2023/9 K. 16.01.2023 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/3318 E.  ,  2023/9 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/3318
Karar No : 2023/9

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Birliği
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Sekizinci Dairesinin 02/03/2022 tarih ve E:2018/2566, K:2022/1322 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 19/01/2005 tarih ve 25705 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Organ Seçimleri Hakkında Yönetmelik’in 6. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde yer alan “Türk Ceza Kanunu’nun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile” ve “hapis cezasına mahkum olmamak” ibarelerinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 02/03/2022 tarih ve E:2018/2566, K:2022/1322 sayılı kararıyla;
5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu’nun 83. maddesinin 2. fıkrasında; oda, borsa ve Birlik organlarına seçilebilmek için birtakım şartların sayıldığı, bu şartlar arasında, “Türk Ceza Kanunu’nun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı beş yıl veya daha fazla süreyle ya da devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kaçakçılık, vergi kaçakçılığı veya haksız mal edinme suçlarından hapis cezasına mahkum olmamak” şartının da yer aldığı, dava konusu Yönetmelik’in 6/1-(d) maddesinde de dayanağı Kanun maddesine uygun bir düzenleme yapıldığı anlaşıldığından, dava konusu Yönetmelik maddesinde üst hukuk normuna ve hukuka aykırılık bulunmadığı,
Öte yandan davacının, 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na 19/12/2006 tarih ve 26381 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun’un 38. maddesiyle eklenen 13/A maddesinde yer alan şartları sağlaması koşuluyla yasaklanmış hakların geri verilmesi kararı almasının mümkün olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, … Asliye Ceza Mahkemesince hakkında verilen 1 yıl 6 ay mahkumiyet hükmünün denetime tabi tutulmak suretiyle ertelenmesine karar verildiği ve denetim süresinin sona ermesiyle birlikte ceza infaz edilmiş sayıldığından herhangi bir hak mahrumiyetinin kalmadığı, bununla birlikte dava konusu düzenlemede yer alan iptali talep edilen ibarelerin ömür boyu hak mahrumiyetine sebebiyet verecek nitelikte olduğu, bu durumun Anayasa ve AİHS ile eki protokollerde yer alan seçilme hakkının ihlali sonucunu doğurduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu düzenleyici işlemin 5174 sayılı Kanun’un 83. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi dayanak alınmak suretiyle düzenlendiği, söz konusu maddede yer alan düzenleme ile iptali talep edilen Yönetmelik hükmünde yer alan düzenlemenin aynı olduğu, öte yandan, yürürlükte bulunan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda cezanın infazıyla birlikte tüm yasaklanmış hakların da geri kazanılacağının belirtildiği, ancak Türk Ceza Kanunu dışındaki bazı özel kanunlarda hükümlünün mahkumiyeti nedeniyle bazı hakları kullanmasını engelleyen düzenlemelerin yer aldığı, dolayısıyla hükümlünün bu yasaklılık halinden kurtulmak için mahkemeye başvurarak memnu hakların iadesi kararı alması gerektiği belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun olan Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı, 07/04/2018 tarihinde yapılan Antalya Ticaret ve Sanayi Odası organ seçimlerinde kendi grubundan 44. grup meclis asil üyeliğine seçilerek Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Organ Seçimleri Hakkında Yönetmelik’in 7. maddesi uyarınca adli sicil belgesini süresi içinde Oda Genel Sekreterliğine ibraz etmiş, davacının adli sicil belgesinin incelenmesi üzerine Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Genel Sekreter vekili imzasıyla davacıya gönderilen bila tarihli yazıda; “İbraz edilen adli sicil belgesinde ‘vergi kanunları uyarınca tutulan veya düzenlenen saklama ve ibraz mecburiyeti bulunan defter, kayıt ve belgeleri yok etme veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyma veya hiç yaprak koymama veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleme veya bu belgeleri kullanma’ suçundan hüküm giymiş olduğu tespit edildiğinden, mezkur Yönetmelik’in 6/1-(d) maddesi uyarınca bu suçtan alınan cezanın seçilme şartlarına engel teşkil ettiği gerekçesiyle oda organ üyeliğinin devamının mümkün olmadığı” hususu bildirilmiş, bunun üzerine dava konusu Yönetmelik’in 6. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde yer alan “Türk Ceza Kanunu’nun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile” ve “hapis cezasına mahkum olmamak” ibarelerinin iptali istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu’nun “Oda, borsa ve Birlik organları seçimlerine katılma nitelikleri” başlıklı 83. maddesinde; “Seçim tarihi itibarıyla en az iki yıldır oda veya borsaya kayıtlı, onsekiz yaşını bitirmiş gerçek kişilerle, tüzel kişilerin tescilli ana sözleşmelerinde temsil ve bağlayıcı işlemler yapma yetkisi verilen gerçek kişi temsilcileri, bu Kanun hükümlerine göre oda, borsa ve Birlik organlarının seçimlerinde oy kullanabilirler.
Oda, borsa ve Birlik organlarına seçilebilmek için; (…)
d) (Değişik bend: 23.01.2008 – 5728 S.K/madde 541) Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı beş yıl veya daha fazla süreyle ya da devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kaçakçılık, vergi kaçakçılığı veya haksız mal edinme suçlarından hapis cezasına mahkum olmamak, (…) şartlarını haiz olanlar aday olabilir.
Seçilme yeterliliği bulunmadığı sonradan anlaşılanlar ile seçilme yeterliliğini kaybedenlerin oda, borsa ve Birlik organlarındaki görevleri sona erer.
Organların seçimlerine katılma niteliklerine ilişkin diğer hususlar Birlikçe hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir. (…)” hükmü yer almıştır.
19/01/2005 tarih ve 25705 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Organ Seçimleri Hakkında Yönetmelik’in “Seçilme yeterlilikleri” başlıklı 6. maddesinin 1. fıkrasında; ” Oda ve borsa organlarına seçilebilmek için; (…)
d) (Değişik:RG-9/4/2011-27900) Türk Ceza Kanunu’nun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı beş yıl veya daha fazla süreyle ya da devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kaçakçılık, vergi kaçakçılığı veya haksız mal edinme suçlarından hapis cezasına mahkûm olmamak, (…) gerekir.
Seçilme yeterliliği bulunmadığı sonradan anlaşılanlarla, seçilme yeterliliğini yitirenlerin oda, borsa ve Birlik organlarındaki üyeliği bu tespitin yapıldığı tarihten itibaren kendiliğinden sona erer.” kuralına yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Anayasa’nın 124. maddesinin işlem tarihindeki halinde; Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzel kişilerinin, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabileceği düzenlenmiştir. Bu düzenleme, idarenin özerk ve türev düzenleme yetkisinin anayasal dayanağını oluşturmaktadır.
Normlar hiyerarşisi gereğince, normlar arasında altlık ve üstlük ilişkisi söz konusu olduğu ve her normun geçerliliğini bir üst hukuk normundan aldığı, buna göre düzenleyici bir işlemin kendinden önce gelen Kanun ve diğer üst normlarda yer alan hükümlere aykırı düzenlemeler getiremeyeceği kabul edilmektedir.
Bu kapsamda, 5174 sayılı Kanun’un 83. maddesinin ikinci fıkrasında; oda, borsa ve Birlik organlarına seçilebilmek için birtakım şartların arandığı, bu şartlar arasında “Türk Ceza Kanunu’nun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı beş yıl veya daha fazla süreyle ya da devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kaçakçılık, vergi kaçakçılığı veya haksız mal edinme suçlarından hapis cezasına mahkum olmamak” şartının da yer aldığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Organ Seçimleri Hakkında Yönetmelik’in dava konusu 6. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde de, dayanağı Kanun maddesinde yer alan düzenleme ile aynı düzenlemeye yer verildiği görüldüğünden, dava konusu Yönetmelik maddesinin iptali talep edilen ibarelerinde üst hukuk normuna ve hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu itibarla, davanın reddi yolundaki Daire kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddine ilişkin Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 02/03/2022 tarih ve E:2018/2566, K:2022/1322 sayılı kararının, yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 16/01/2023 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

GEREKÇEDE KARŞI OY
X- Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararda hukuka aykırılık bulunmadığı, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, temyiz isteminin reddi ile Daire kararının aynen onanması gerektiği oyuyla, karara gerekçe yönünden katılmıyoruz.