Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2022/3008 E. 2023/728 K. 10.04.2023 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/3008 E.  ,  2023/728 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/3008
Karar No : 2023/728

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Burdur ili, Bucak ilçesi, …Mahallesi, …ada, …parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak, …tarih ve …sayılı Bucak Belediye Meclis Kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli Bucak 3. Etap Revizyon Uygulama İmar Planında değişiklik yapılması talebinin reddine dair Bucak Belediye Meclisinin …tarih ve …sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla;
Dosyanın ve yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen raporun birlikte değerlendirilmesinden, Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinde tanımlanan parsel derinlikleri nedeniyle; …ve …parsel sayılı taşınmazların ayrı parseller olarak yapılaşmalarının mümkün olmadığı, plan değişikliği talebinin sadece …parsel sayılı taşınmaza ilişkin farklı bir yapı nizamı ve ön bahçe mesafesi ile parselin tamamında yapılaşma öngördüğü, bunun da yapı adasındaki diğer parsellere göre ayrıcalıklı bir hak oluşturacağı, revizyon uygulama imar planı notuna göre, …sayılı adadaki parsellerin 19.50 metrelik yoldan cephe alacağı, bunun için de …ve …parsel sayılı taşınmazların tevhit edilmeleri gerektiği, aksi takdirde …parsel sayılı taşınmazın mağduriyet yaşayacağı anlaşıldığından davaya konu imar planı değişikliliğinin reddine ilişkin işlemin, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 23/02/2022 tarih ve E:2020/5476, K:2020/2100 sayılı kararıyla;
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda özetle, …parsel sayılı taşınmazın tek başına yapılaşmasının mümkün olmadığı, bu nedenle …parsel sayılı taşınmaz ile tevhit edilmesi gerektiği, aksi halde …parsel sayılı taşınmazın mağduriyet yaşayacağı şeklinde tespitlerin yer aldığı, ancak davacıya ait …parsel sayılı taşınmazın tevhit edilmeden tek başına yapılaşıp yapılaşamayacağı hususunda bir değerlendirme yapılmadığı ve …parsel sayılı taşınmaz üzerinde 3194 sayılı İmar Kanununun geçici 16. maddesinden yararlanılan bir yapının bulunup bulunmadığına ilişkin inceleme yapılmadan karar verildiği,
Bu durumda, Bölge İdare Mahkemesince ek rapor alınarak, parsel derinliği, yapı nizamı ve çekme mesafeleri ve diğer taşınmaza ilişkin yukarıda yer verilen hususlar dikkate alınmak suretiyle, davacıya ait parselin tevhit edilmeden tek başına yapılaşıp yapılaşamayacağı değerlendirilerek dava konusu plan değişikliği talebi hakkında yeniden bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla;
Komşu …(…ada …) sayılı parseldeki yapının, yapı kayıt belgesi olup olmadığı yahut yapı ruhsatı olup olmadığı hususunun bu davanın çözümüne etki eden bir yönü bulunmadığı, mevzuata ve uygulama imar planının ilgili plan notlarına göre komşu parselin derinliği dikkate alındığında, tek başına yapılaşmasının hukuken mümkün olmadığı, tek başına yapılaşabilmesi için Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği hükümlerine göre davacının taşınmazıyla tevhidinin zorunlu olduğu, plan değişikliği talebinin kamu yararı yerine kişiye özgü olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, uyuşmazlığa konu taşınmazın hangi şartlarda, ne zaman ve hangi şekilde tevhit edileceği belirsiz olduğundan mülkiyet hakkının ihlal edildiği, bilirkişi raporunun hükme esas alınabilir nitelikte olmadığı, plan değişikliğinin plan bütünlüğüne, sürekliliğine ve donatı dengesine olumsuz etkisi olmayacağının ortaya konulduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ :
2577 sayılı Kanun’un 10. maddesi uyarınca, plan değişikliği talebiyle ilgili idareye her zaman başvurulabileceği, bu başvuru üzerine idarece tesis edilecek işlemler veya dayanağı imar planları hakkında, 2577 sayılı Kanun’un 7. maddesinde öngörülen altmış günlük süre içerisinde dava açılabileceğinden, temyize konu kararın esasının incelenmesi suretiyle karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Uyuşmazlığa konu taşınmazları kapsayan alanda, Bucak Belediye Meclisinin …tarih ve …sayılı kararı ile Bucak Revizyon İmar Planı 3. Etaba ait 1/5000 ölçekli nazım imar planı, …sayılı karar ile de, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı onaylanmış, anılan planlar 15/03/2016-13/04/2016 tarihleri arasında askıya çıkarılmıştır.
Davacıya ait Burdur ili, Bucak ilçesi, …Mahallesi, …pafta, …ada, …parsel sayılı taşınmaz, 1/1000 ölçekli uygulama imar planında bitişik nizam 5 kat yapılaşma koşulunda ve ticaret alanı kullanımda kalmakta olup, aynı adada yer alan …parsel sayılı taşınmaz ile tevhit koşulu bulunmaktadır.
Uygulama imar planında değişiklik yapılarak tevhit şartının kaldırılması talebiyle, 12/12/2017 tarihinde davalı idareye yapılan başvuru, dava konusu işlem ile reddedilmiştir.
Bunun üzerine, temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Dava açma süresi” başlıklı 7. maddesinde, dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış gün olduğu belirtilmiş, aynı Kanun’un dava konusu işlemlerin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle “Üst makamlara başvurma” başlıklı 11. maddesinde ise; “1. İlgililer tarafından idari dava açılmadan önce, idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması üst makamdan, üst makam yoksa işlemi yapmış olan makamdan, idari dava açma süresi içinde istenebilir. Bu başvurma, işlemeye başlamış olan idari dava açma süresini durdurur.
2. Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır.
3. İsteğin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması halinde dava açma süresi yeniden işlemeye başlar ve başvurma tarihine kadar geçmiş süre de hesaba katılır.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun’un 8. maddesinin birinci fıkrasında, sürelerin tebliğ, yayın veya ilan tarihini izleyen günden itibaren işlemeye başlayacağı, 14. maddesinin üçüncü fıkrasının (e) bendinde, dava dilekçelerinin süre aşımı yönünden inceleneceği; aynı maddenin altıncı fıkrasında, ilk incelemeye ilişkin hususların tespit edilmesi halinde davanın her safhasında 15. madde hükümlerinin uygulanacağı; 15. maddesinde ise süre aşımı bulunduğu tespit edilen davaların reddedileceği kurala bağlanmıştır.
3194 sayılı İmar Kanunu’nun “Planların hazırlanması ve yürürlüğe konulması” başlıklı 8. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ise; “İmar Planları; Nazım İmar Planı ve Uygulama İmar Planından meydana gelir. Mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılır veya yaptırılır. Belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girer. Bu planlar onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tespit edilen ilan yerlerinde ve ilgili idarelerin internet sayfalarında bir ay süreyle eş zamanlı olarak ilan edilir. Bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebilir. Belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planları belediye meclisi onbeş gün içinde inceleyerek kesin karara bağlar.” hükmünü içermektedir.
14/06/2014 tarih ve 29030 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin “Planların ilanı, itirazlar ve kesinleşmesi” başlıklı 33. maddesinde de; “(1) Çevre düzeni planı ve imar planları onaylandığı tarihten itibaren en geç on beş iş günü içinde otuz gün süreyle herkesin görebileceği şekilde idarelerce tespit edilen ilan yerlerinde asılmak suretiyle ve idarelerin internet sayfalarında eş zamanlı olarak ilan edilir.
(2) İmar planlarının nerede ve nasıl görülebileceği mahalli haberleşme araçları ile yerel veya ulusal basında veya ilgili muhtarlıklarda duyurulur.
(3) Planların askıya çıkarıldığına ve askıdan indirildiğine dair tutanaklar ilgili birim amiri dahil iki imzalı olarak düzenlenir.
(4) Planlara itiraz, otuz günlük ilan süresi içinde idareye yapılır ve itirazlar idarece değerlendirilir. İdarenin karar merciince itirazların reddedilmesi halinde, planlar başkaca bir onay işlemine gerek kalmaksızın red kararı tarihinde kesinleşir. İtiraz olmaması halinde planlar askı süresinin sonunda kesinleşir.
(5) İtirazlar; askı süresinin dolduğu tarihten itibaren en geç otuz gün içinde ilgili idare karar merciine gönderilir ve en geç otuz gün içinde karara bağlanarak planlar kesinleşir.
(6) İlan ve askı süresinde yapılan itirazlar üzerine idarelerce, planlarda değişiklik yapılması halinde planın değişen kısımlarına ilişkin olarak yeniden ilan süreci başlatılır.
(7) Onaylanmış planlarda yapılacak revizyon, ilave ve değişiklikler de yukarıdaki usullere tabidir.” düzenlemeleri yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İmar planları; 2577 sayılı Kanun’un 7. maddesinin dördüncü fıkrasında belirtilen “ilanı gereken düzenleyici işlemlerden” olup, aynı madde gereğince dava açma süresi, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlar.
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 8. maddesi ile Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin 33. maddesi gereği, imar planları otuz gün süreyle askıda ilan edilerek duyurulmakta ve bu süre içerisinde imar planlarına yapılan itiraz başvuruları hakkında bir karar verilmek üzere, askı süresinin bitiminden sonra ilgili karar merciine gönderilmektedir.
Bu nedenle, imar planlarına karşı askı süresi içerisinde yapılan itirazların, askı süresi dolduktan sonra, bu itirazlara yönelik idari işlem tesis edilmesi için yetkili mercie gönderildiği hususu ile 2577 sayılı Kanun’un 7. maddesi birlikte ele alındığında, dava açma süresinin başlangıcında, askıda yapılan itiraz tarihi yerine, itirazlar hakkında değerlendirme yapılacak sürecin başladığı askıdan inmeyi takip eden tarihin esas alınması gerekmektedir.
Sonuç olarak, 3194 sayılı Kanun’un 8. maddesi ve 2577 sayılı Kanun’un 7. maddesi ile üst makamlara başvurmayı düzenleyen 11. maddesi hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; imar planlarına karşı, bir aylık askı süresi içerisinde 3194 sayılı Kanunun 8/b maddesi kapsamında başvuruda bulunulması ve idari dava açma süresinin başlangıç tarihi olan ilan-askı süresinin son gününü izleyen günden itibaren 60 gün (2577 sayılı Kanunda yapılan değişiklik ile bu süre 30 güne indirilmiştir) içerisinde bu başvuruya cevap verilmeyerek isteğin reddedilmiş sayılması halinde, zımni reddin oluştuğu bu tarihi takip eden 60 günlük dava açma süresi içerisinde veya ilan-askı süresinin son gününü izleyen 60 gün içerisinde cevap verilmek suretiyle isteğin reddedilmesi halinde, bu cevabın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 60 günlük dava açma süresi içerisinde idari dava açılabileceği; imar planlarına askı süresi içinde bir itirazda bulunulmamış ise davanın, 2577 sayılı Kanun’un 7. maddesi uyarınca, imar planının ilan-askı süresinin son gününü izleyen günden itibaren 60 gün içinde açılması gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Öte yandan, bu süreler geçirildikten sonra yapılacak başvuruların ise, dava açma süresini ihya etmeyeceği açıktır.
Dosyanın incelenmesinden; değişiklik yapılması istenilen 1/1000 ölçekli uygulama imar planının, 15/03/2016-13/04/2016 tarihleri arasında askıya çıkarıldığı, davacı tarafından askı süresi içinde 30/03/2016 tarihinde, imar planına itiraz edilerek, tevhit şartının kaldırılmasının talep edildiği, bu talebin davalı idarece reddedildiği, bunun üzerine, 15/07/2016 tarihinde, davalı idareye başvuruda bulunularak, bağımsız yapılaşabilme imkanı tanınmasının istenildiği, bu talebin de 09/09/2016 tarih ve 575 sayılı belediye meclisi kararı ile reddedildiği, ancak anılan ret işlemlerine karşı herhangi bir dava açılmadığı anlaşılmaktadır.
Son olarak, 12/12/2017 tarihinde yapılan imar planı değişikliği başvurusunun, Bucak Belediye Meclisinin …tarih ve …sayılı kararı ile reddedildiği, bu kararın davacıya 23/03/2018 tarihinde tebliği üzerine dava açıldığı görüldüğünden, davacı tarafından askıda yapılan itirazın reddine dair belediye meclisi kararı üzerine yasal dava açma süresinde dava açılması gerekirken, askı sürecinde yapılan itirazla aynı mahiyetteki, taşınmaza yönelik tevhit şartının kaldırılarak bağımsız şekilde yapılaşma imkanı tanınması yönünde uygulama imar planında değişiklik yapılması talebiyle yapılan ve yeni bir dava açma süresi başlatmasına hukuken olanak bulunmayan, 12/12/2017 tarihli başvurunun reddi üzerine, 21/05/2018 tarihinde açılan davanın, süre aşımı nedeniyle esasının incelenme olanağı bulunmamaktadır.
Bu durumda, davanın reddi yolundaki Daire kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin …İdare Mahkemesi kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı ısrar kararının yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3.Bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın …İdare Mahkemesine gönderilmesine,
4.Kesin olarak, 10/04/2023 tarihinde, oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY
X- 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Dava açma süresi” başlıklı 7. maddesinde, dava açma sürelerinin özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştay ve idare mahkemelerinde altmış gün olduğu belirtilmiş; aynı maddenin dördüncü fıkrasında, “İlanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresi, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlar. Ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililer, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilirler. Düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olması bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmaz.” hükmüne, dava konusu işlemlerin tesisi edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle “İdari makamların sükutu” başlıklı 10. maddesinde ise, “İlgililer, haklarında idari davaya konu olabilecek bir işlem ve eylemin yapılması için idari makamlara başvurabilirler. Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır. İlgililer altmış günün bittiği tarihten itibaren dava açma süresi içinde, konusuna göre Danıştaya, idare ve vergi mahkemelerine dava açabilirler. Altmış günlük süre içinde idarece verilen cevap kesin değilse ilgili bu cevabı, isteminin reddi sayarak dava açabileceği gibi, kesin cevabı da bekleyebilir. Bu takdirde dava açma süresi işlemez. Ancak, bekleme süresi başvuru tarihinden itibaren altı ayı geçemez. Dava açılmaması veya davanın süreden reddi hallerinde, altmış günlük sürenin bitmesinden sonra yetkili idari makamlarca cevap verilirse, cevabın tebliğinden itibaren altmış gün içinde dava açabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından 12/12/2017 tarihinde davalı idare kayıtlarına giren dilekçe ile Burdur ili, Bucak ilçesi, …Mahallesi, …ada, …parsel sayılı taşınmazın, komşu …parsel sayılı taşınmaz ile birlikte yapılaşmasını öngören …tarih ve …sayılı Bucak Belediye Meclis Kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli Bucak 3. Etap Revizyon Uygulama İmar planında değişiklik yapılması ve söz konusu parsellerin bağımsız olarak yapılaşmasına izin verilmesi isteminde bulunulduğu anlaşılmaktadır.
Olayda, imar planları kapsamında uğranıldığı ileri sürülen mağduriyetin giderilmesi amacıyla, 1/1000 ölçekli uygulama imar planında değişiklik yapılmasına yönelik olarak 2577 sayılı Kanun’un 10. maddesi kapsamında yapılan başvuru üzerine, dava konusu işlemin tesis edildiği görülmektedir.
Bu itibarla, 2577 sayılı Kanun’un 10. maddesi uyarınca, işlem tesisi talebiyle her zaman başvurulabileceği açık olup, imar planı değişikliği talebiyle 12/12/2017 tarihinde davalı idareye yapılan başvurunun …tarih ve …sayılı belediye meclisi kararı ile reddedildiği ve bu kararın 23/03/2018 tarihinde davacıya tebliği üzerine, 21/05/2018 tarihinde açılan bu davada süre aşımı bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, temyize konu kararın esası incelenmek suretiyle bir karar verilmesi gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.