Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2022/2671 E. 2023/74 K. 26.01.2023 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/2671 E.  ,  2023/74 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/2671
Karar No : 2023/74

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …vasisi …
VEKİLLERİ : Av. …, Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 25/10/2021 tarih ve E:2017/6870, K:2021/3232 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname’nin, 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 4(8)b maddesi ile değişik 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin aynı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca oluşturulan Komisyonun …tarih ve E:…sayılı kararının iptaline karar verilmesi ve 668 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 4(8)b maddesi ile değişik 3. maddesinin 1. fıkrasının Anayasa’ya aykırı olduğundan bahisle iptali talebiyle Anayasa Mahkemesine başvurulması istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 25/10/2021 tarih ve E:2017/6870, K:2021/3232 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazları yerinde; davacının Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi görülmeyerek işin esasına geçilmiş,
“Maddi Olay ve Hukuki Süreç” ile “İlgili Mevzuat”a yer verilmiş; “Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç”, “667 sayılı KHK Uyarınca Oluşturulan Komisyonun Bağımsızlığı ve Tarafsızlığı”, “FETÖ’nün Askeri Yargı Yapılanmasına İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler”, “Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü”, “Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği” başlıkları altında genel; “Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi” başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda …Ağır Ceza Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararı ile silahlı terör örgütü üyeliği suçundan 10 yıl 15 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamında yapılan inceleme sonucunda anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacı hakkındaki ifadelerden davacının FETÖ ile irtibat ve iltisak içerisinde olduğunun anlaşıldığı,
Sıkıyönetim mahkemesi görevlendirmeleri yönünden, davacının Hava Kuvvetleri Komutanlığı adli müşavirliği görevine devam etmesinin öngörülmüş olmasının, örgüt ile olan iltisak ve irtibatını ortaya koyduğunun değerlendirildiği,
Ankesörlü/sabit hat telefon görüşmesi kaydı yönünden, kararda yer verilen iletişime dair kayıtların incelenmesinden, davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisaklı ve irtibatlı olduğu sonucuna varıldığı,
Diğer hususlar yönünden, davacının, FETÖ/PDY terör örgütünün etkin olduğu dönemde Hava Kuvvetleri Komutanlığında Adli Müşavir olarak görevlendirilmesinin diğer tespitlerle birlikte değerlendirildiğinde, anılan örgütle iltisak ve irtibatına yönelik destekleyici bir unsur olduğu belirtilerek,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, dava konusu kararla özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin AİHS ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir niteliğinde olduğu anlaşıldığından dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 667 sayılı KHK ve 668 sayılı KHK’nın Anayasa’nın 2., 6., 9., 10, 11., 13., 15., 36., 38., 40., 48., 70., 90., 121., 125., 138. ve 139. maddelerine aykırı olduğu, Askeri Hakimler Komisyonunun bağımsız ve tarafsız olmadığı, tanık ifadelerinin örgüt üyeliği ile ilgisinin olduğuna ilişkin bilgi içermediği, ankesör kayıtlarının hukuka aykırı olarak elde edildiği, kayıtların denetlenebilir olmadığı, her aramanın örgüt üyesi olarak kabulü anlamına geleceği, arama kayıtlarının 6,5 yıl öncesine ait olduğu, HTS kayıtlarının tek başına delil olamayacağı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra davacının Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi görülmeyerek gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, UYAP kayıtlarının incelenmesinden, davacının, ceza yargılaması sonucunda silahlı terör örgütüne üyelik suçundan hapis cezası ile cezalandırılmasına yönelik … Ağır Ceza Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun …Bölge Adliye Mahkemesi …Ceza Dairesinin …tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile düzeltilerek reddedildiği, bu kararın temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay … Ceza Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 25/10/2021 tarih ve E:2017/6870, K:2021/3232 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 26/01/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.