Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2022/1664 E. 2023/77 K. 26.01.2023 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/1664 E.  ,  2023/77 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/1664
Karar No : 2023/77

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Sendikası

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay İkinci ve Onikinci Daireleri Müşterek Kurulunun 23/12/2021 tarih ve E:2016/2815, K:2021/5184 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 17/04/2015 tarih ve 29329 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin; 10. maddesinin 3. fıkrasında yer alan ”… engellilik durumlarının başvurdukları alan itibarıyla öğretmenlik yapmaya elverişli olması gerekir.” ibaresinin, 20. maddesinin 2. fıkrasının b/4 bendinde yer alan ”Görevin gerektirdiği diğer mevzuat” ibaresinin, 48. maddesinin 2. fıkrasında yer alan ”… öğretmen ihtiyacı bulunan ilçe gruplarındaki eğitim kurumlarına valiliklerce resen yapılır.” ibaresinin, aynı maddenin 6. fıkrasında yer alan ”8 yıllık görev süresinin hesabına; aynı eğitim kurumunda ikinci görev kapsamında yönetici olarak geçen görev süreleri hariç olmak üzere …” ibaresinin, 49. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay İkinci ve Onikinci Daireleri Müşterek Kurulunun 23/12/2021 tarih ve E:2016/2815, K:2021/5184 sayılı kararıyla;
Anayasa’nın -dava konusu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihteki hâliyle- 124.; 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 43.; 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 37. maddelerine yer verildikten sonra,
Yönetmeliğin, 10. maddesinin 3. fıkrasında yer alan ”… engellilik durumlarının başvurdukları alan itibarıyla öğretmenlik yapmaya elverişli olması gerekir.” ibaresinin iptali istemi yönünden;
657 sayılı Kanun kapsamında personel çalıştıran kurum ve kuruluşların, 657 sayılı Kanun’a göre çalıştırdıkları personele ait kadrolarda % 3 oranında engelli çalıştırmak zorunda olduklarından, dava konusu Yönetmelik hükmünün, engelli çalıştırma sayısının % 3 oranının altına düşürülmesi yönünde bir etkisinin olmayacağı sonucuna varıldığı,
06/05/2010 günlü -mülga- Yönetmeliğin 55. maddesinin 2. fıkrasında, bedensel engellilerin atamaları kapsamında öğretmenliğe atanacaklarda, öğrenim durumu yönünden Talim ve Terbiye Kurulu kararı gereğince mezuniyetinin atanacağı alan öğretmenliğine uygun olması şartının öngörüldüğü, dava konusu Yönetmeliğin 10. maddesinin, daha geniş bir kavram olarak engellilerin atanması şeklinde düzenlendiği ve engelli olarak öğretmenliğe atanacakların, öğrenim durumu yönünden mezuniyetinin atanacağı alan öğretmenliğine uygun olması gerektiği şartına yer verildiği,
Bu durumda, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu, 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu, 652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Devlet Memurlarının Yer Değiştirme Suretiyle Atanmalarına İlişkin Yönetmelik hükümleri kapsamı ve sınırları çerçevesinde, bu üst hukuk normlarının uygulanmasına yönelik olarak, ikincil bir düzenleme yapıldığının anlaşıldığı, dava konusu olan düzenlemede, kamu yararına, hizmet gereklerine ve üst hukuk normlarına aykırılık görülmediği,
Yönetmeliğin, 20. maddesinin 2. fıkrasının b/4 bendinde yer alan ”Görevin gerektirdiği diğer mevzuat” ibaresinin iptali istemi yönünden;
Dava konusu Yönetmeliğin 20. maddesinde, yazılı sınav konularının üç ana başlıkta öngörüldüğü ve bu ana başlıklar için %20, %30 ve %50 oranında puan ağırlığı belirlendiği, %30 olan (b) bendinin de dört alt başlığı bulunması nedeniyle “görevin gerektirdiği diğer mevzuat” alt başlığının puan ağırlığı %7,5 oranına tekabül ettiği, maddede sayılan mevzuat dışında kalan ve göreviyle ilgili olan mevzuat için %7.5 oranında diğer mevzuata yer verildiğinin anlaşıldığı,
Bu durumda, 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu hükümleri kapsamı ve sınırları çerçevesinde, bu üst hukuk normlarının uygulanmasına yönelik olarak, ikincil bir düzenleme yapıldığının anlaşıldığı, dava konusu olan düzenlemede, kamu yararına, hizmet gereklerine ve üst hukuk normlarına aykırılık görülmediği,
Yönetmeliğin, 48. maddesinin 2. fıkrasında yer alan ”… öğretmen ihtiyacı bulunan ilçe gruplarındaki eğitim kurumlarına valiliklerce resen yapılır.” ibaresinin, aynı maddenin 6. fıkrasında yer alan ”8 yıllık görev süresinin hesabına; aynı eğitim kurumunda ikinci görev kapsamında yönetici olarak geçen görev süreleri hariç olmak üzere …” ibaresinin iptali istemi yönünden;
Anayasa’nın 124. maddesinde; yönetmeliklerin, kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla çıkarılacağının belirtildiği, bu nedenle, idareler tarafından çıkarılan yönetmeliklerin üst hukuk normuna aykırı olmamasının gerektiği, üst hukuk normunun ise, yönetmeliğin dayanağı olan hukuki düzenlemeler olduğu,
Normlar hiyerarşisinde anayasal ve yasal düzenlemelerden sonra gelen idari düzenlemelerin bir kanun hükmüne dayalı olarak hazırlandığı ve kanun hükümlerine açıklık getirilmesi suretiyle bu kanun hükümlerinin uygulamaya geçirilmesinin amaçlandığı, idarelerin düzenleme yetkisinin, yasalarla getirilen hükümleri aşacak veya daraltacak bir biçimde kullanılamayacağının da idare hukukunun en temel ilkelerinden olduğu, mevzuat belirleme tekniği açısından da, idarenin yasayla kendisine verilmiş olan görevleri idari metinlerle düzenlerken, bu görevlerin gerektirdiği teknik detayların belirlenmesi noktasında takdir yetkisine sahip olduğu,
Yurdun çeşitli hizmet bölgelerinde görev yapmaları zorunlu olan öğretmenlerin, hizmet puanı, hizmet bölgeleri, ihtiyaçlara göre bölgelerarası yer değiştirme esasları ve atamalarında uyulacak temel ilkeler ile hizmet alanları gibi hususların, Kanunun verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan yönetmelikte düzenlendiği,
Bu durumda, kamu hizmetinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesinin sağlanmasına yönelik olarak, rotasyon uygulamaları kapsamında tercihlerine atanamayanlar ile tercih yapmayanların atamalarının, aynı eğitim kurumundaki görev süresi en fazla olandan başlamak üzere alanlarında öğretmen ihtiyacı bulunan ilçe gruplarındaki eğitim kurumlarına valiliklerce resen yapılmasına yönelik dava konusu olan düzenlemede, kamu yararına, hizmet gereklerine ve üst hukuk normlarına aykırılık bulunmadığı,
Diğer taraftan, öğretmenlerin aynı eğitim kurumunda 8 yıllık azami çalışma süresinin hesabında, rotasyonun öğretmenler hakkında uygulanması nedeniyle, aynı eğitim kurumunda ikinci görev kapsamında yönetici olarak geçen görev sürelerinin hariç tutulmasında, hukuka aykırılık görülmediği,
Yönetmeliğin, 49. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin iptali istemi yönünden;
Dava konusu Yönetmeliğin “Mazeret ve engellilik durumuna bağlı yer değiştirmeler” başlıklı 49. maddesinde, öğretmenlerin, aile birliği, sağlık, can güvenliği mazeretlerine veya engellilik durumuna bağlı yer değiştirmelerine ilişkin şartlara yer verilmiş olmakla birlikte, kamu hizmetinin düzenli ve istikrarlı bir şekilde yürütülebilmesi için, öğretmenlerin mazerete bağlı yer değiştirmeleri ile kamu hizmetinin ihtiyaçları arasında adil bir denge kurulması gerektiği, aile birliği mazeretine bağlı yer değiştirmelerin, her iki eşin de öğretmen olması ve bu kapsamda yer değiştirmek istedikleri yerlerde alanları itibarıyla öğretmen ihtiyacı bulunmaması durumunda, istemeleri hâlinde her ikisinin de alanları itibarıyla öğretmen ihtiyacı bulunan ile/ilçeye atanmaları suretiyle gerçekleştirilebileceğine yönelik dava konusu düzenlemede, kamu yararı ve hizmet gerekleri ile üst hukuk normlarına aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava konusu Yönetmeliğin farklı tarihlerde dört kez değiştirildiği, bu durumda dava konusu edilen düzenlemenin hukuksal geçerliliğinin ve uyuşmazlığın esasının incelenmesinde hukuki yararın kalmadığı, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine gerek bulunmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Müşterek Kurul kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Öte yandan, davacı Sendika tarafından dava konusu Yönetmelikte çeşitli tarihlerde değişiklikler yapıldığından bahisle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği ileri sürülmüş ise de, temyize konu karar tarihi itibarıyla Yönetmeliğin dava konusu edilen kısımlarının yürürlükte olması sebebiyle Müşterek Kurulca davanın esasının incelenerek karar verilmesi yerinde olduğundan davacı tarafın bu iddiasına itibar edilmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Yukarıda özetlenen gerekçeyle davanın reddine yönelik Danıştay İkinci ve Onikinci Daireleri Müşterek Kurulunun 23/12/2021 tarih ve E:2016/2815, K:2021/5184 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 26/01/2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.