Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2022/1620 E. 2022/4005 K. 26.12.2022 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/1620 E.  ,  2022/4005 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/1620
Karar No : 2022/4005

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

DAVALI YANINDA MÜDAHİL : … A.Ş.
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onüçüncü Dairesinin 15/02/2022 tarih ve E:2021/4449, K:2022/404 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Yap-İşlet-Devret (YİD), Yap-İşlet (Yİ) ve İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi (İHD) kapsamında faaliyette bulunan santrallere yönelik olarak, üretime ilişkin sistem kullanım bedeli için … tarih ve … sayılı Makam Olur’u ile belirlenen uygulamanın sürdürülmesine, tüketime yönelik sistem kullanım bedelinin ödenmesine ve teminat mektubunun verilmesinin ilgili şirketler tarafından yerine getirilmesine ve TEİAŞ Genel Müdürlüğü ile ilgili şirketler arasında sistem kullanım anlaşmalarının imzalanmasına ve anlaşma kapsamındaki yükümlülüklerin şirketler tarafından ifa edilmesine ilişkin 19/08/2013 tarih ve 5884 sayılı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Olur’u ile söz konusu Olur’un bildirimine ilişkin … tarih ve … sayılı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdürlüğü işleminin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onüçüncü Dairesinin 15/02/2022 tarih ve E:2021/4449, K:2022/404 sayılı kararıyla;
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 01/07/2021 tarih ve E:2020/1265, K:2021/1378 sayılı bozma kararına uyularak; dava konusu Olur ile, yap işlet devret, yap işlet ve işletme hakkı devir sözleşmeleri kapsamında faaliyette bulunan şirketlerce ödenmesi kararlaştırılan tüketime yönelik sistem kullanım bedelinin, üretim santrallerinin iç ihtiyaçları için tükettiği elektrik nedeniyle iletim sisteminin kullanılması karşılığında ödenen tutar olduğu, bu hâliyle, üretim santrallerinin iç ihtiyaçları için tükettiği elektrik nedeniyle iletim sisteminin kullanılması kapsamında getirilen tüm yükümlülüklerin İmtiyaz Sözleşmesinin 18. maddesiyle eki tarife tablolarında yer alan işletme gideri mahiyetinde bulunduğu gözetildiğinde; işletme giderlerinin davacı şirket ile davalı Bakanlık arasında akdedilen İmtiyaz Sözleşmesine ekli tarife kapsamında yer alması ve bu işletme giderlerinin her yıl ABD tüketici endeksinde meydana gelen artış oranında güncellenmesi karşısında, anılan yükümlülüklerin İmtiyaz Sözleşmesinin 29. maddesi uyarınca sözleşme ve tarife revizyonunu gerektiren maliyet unsurları niteliğinde olmadığı sonucuna varıldığı, bu itibarla, dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, … Termik Santralinin (TES) faaliyeti ve TES’e ilişkin hak ve yükümlülüklerin imtiyaz sözleşmesi ve eklerine dayandığı, santralde üretilen elektriğin yalnızca …’a satılabildiği, …’a satılan elektrik fiyatının ise serbest piyasa koşullarına göre değil, sözleşmenin eki tarifede yıllar itibarıyla yer alan sabit fiyatlar üzerinden belirlendiği, 103 sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının sözleşmenin 29. maddesindeki kural uyarınca tarifenin revizyon sebebi olduğu, bu karar nedeniyle şirket aleyhine oluşan mali külfetin tarife revizyonu yapılmaksızın talep edilmesine hukuken imkân bulunmadığı, aynı şekilde 470 sayılı Kurul kararı nedeniyle şirkete yüklenen mali külfetin de (tüketime esas iletim sistemi bedelleri) tarife revizyonu yapılmaksızın talep edilmesine hukuken imkân bulunmadığı, tüketime esas sistem kullanım bedelinin; imtiyaz sözleşmesi ve ekleri, ihale şartnamesi ve fizibilite raporuna aykırı şekilde tarifedeki işletme gideri kalemi altında yer alan iç ihtiyaç olarak değerlendirildiği, oysaki tarifenin belirlenmesinde esas alınan işletme gideri kaleminde iç ihtiyaç nedeniyle tüketilen elektrik enerjisinin yer almadığı, şirket tarafından …’a kesilen enerji faturalarında “teslim edilen enerji”nin baz alındığı, bu enerjinin ise üretilen enerji ile iç ihtiyaç için tüketilen enerjinin farkı olarak hesaplandığı, dolayısıyla iç ihtiyaç tüketiminin ayrı bir fatura kalemi olmadığı, her ne kadar tüketime esas sistem kullanım bedeli, Olurlar ve Uygulama Protokolünden sonraki tarihli bir Kurul kararına dayanmakta ise de, Uygulama Protokolünde, “Protokolün imza tarihinden sonra meydana gelecek mevzuat değişikliklerinin bu protokol ile çelişmesi hâlinde mevzuat değişikliği uygulamaya esas alınacaktır.” kuralının bulunduğu, protokol kapsamında değerlendirilmesi gereken ve protokolle çelişmeyen tüketime esas sistem kullanım bedeli faturalarının, herhangi bir işleme gerek olmaksızın … tarafından TEİAŞ’a ödenmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Onüçüncü Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin ikinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulmasının;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkün olduğu belirtilmiş; dördüncü fıkrasında, “Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümleri kıyasen uygulanır.” denilmiş; 50. maddesinin dördüncü fıkrasında ise Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu kararı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 01/07/2021 tarih ve E:2020/1265, K:2021/1378 sayılı bozma kararında belirtilen gerekçeler göz önüne alınarak verilmiş bir karar olduğundan, usul ve hukuka uygun bulunmakta ve bozulmasını gerektirecek bir hukuka aykırılık taşımamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu 15/02/2022 tarih ve E:2021/4449, K:2022/404 sayılı kararının ONANMASINA,
3.Kesin olarak, 26/12/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.