Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2022/1387 E. 2023/277 K. 20.02.2023 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2022/1387 E.  ,  2023/277 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2022/1387
Karar No : 2023/277

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Demir ve Çelik A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onüçüncü Dairesinin 25/01/2022 tarih ve E:2016/4178, K:2022/176 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 30/07/2016 tarih ve 29786 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmeliğin 2. maddesiyle değiştirilen, Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliği’nin 20. maddesinin 4. fıkrasının iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onüçüncü Dairesinin 25/01/2022 tarih ve E:2016/4178, K:2022/176 sayılı kararıyla;
Davacı şirkete ait tesisin 380 kV Erzin, 380 kV Hatay ve 154 kV Payas Trafo Merkezleri (TM)/ Enerji İletim Hatlarına (EİH) bağlanması için … ile 31/08/2006 tarihinde bağlantı anlaşması imzalandığı;
Söz konusu anlaşmanın ekinde yer alan Ek-4 Tesis Sözleşmesi’nin 2. maddesinde, tesisin iletim sistemine bağlanmasını teminen 380 kV Erzin TM’den 30 km 380 kV 3B 954 MCM Erzin-İsdemir EİH tesisi ile 380 kV Erzin TM’de 1 adet 380 kV hat fideri donatılması işinin şirket tarafından yapılacağı; 3. maddesinin (8) numaralı alt başlığında, kullanıcı tarafından tesis edilecek varlıklar için kullanıcıya borçlanılan toplam maliyetin, onaylı projeler baz alınarak kesinleştirildikten sonra TL olarak sabitleneceği ve tesis edilen varlığın geçici kabul tarihinde kullanıcıdan peşin alınmış sistem kullanım ücreti olarak değerlendirileceği, geçici kabul tarihindeki sistem kullanım ücretlerinin varlık maliyeti karşılanana kadar değiştirilmeyeceği, borcun tamamı ödeninceye kadar sistem kullanım ücreti alınmayacağı hükmünün yer aldığı;
Davacı şirket tarafından, bahse konu iş kapsamında yapılan mahsuplaşmanın Bağlantı Anlaşması’nın 3. maddesinin (8) numaralı alt başlığında belirtildiği şekilde geçici kabul tarihindeki kullanım bedeli sabitlenerek gerçekleştirilmediği, mahsuplaşmaya konu edilen faturaların düzenlendiği dönemde geçerli olan sistem kullanım bedeli üzerinden yapıldığının tespit edildiğinden bahisle, fazladan mahsuplaşmaya konu edilen 3.061.037,14-TL’nin Temmuz 2016’dan itibaren geçici kabul tarihindeki sistem kullanım bedeli üzerinden mahsuplaşılması talebiyle 15/06/2016 tarihinde …’a başvuruda bulunulduğu;
Bu başvuruya istinaden, Bağlantı Anlaşması’nın 23. maddesine atıfta bulunularak, … adına yapılan kesinleşen yatırım tutarının Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun 26/04/2010 tarih ve 2536 sayılı kararıyla yürürlüğe giren Geri Ödemeye Esas Gerçekleşen Yatırım Tutarı Tespit Metodolojisi çerçevesinde hesaplanması gerekmekteyken, anılan metodoloji yargı kararıyla iptal edildiğinden gerçekleşen yatırım tutarının hesaplanamadığı, yeniden düzenlenen metodolojinin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca onaylanması durumunda gerçekleşen yatırım maliyetlerinin belirlenerek işlemlere başlanılacağının davacı şirkete 15/08/2016 tarihinde bildirildiği;
Geri ödeme tutarından mahsup edilecek sistem kullanım bedelinin hesaplanmasında, aylık iletim faturasının düzenlenme tarihinde yürürlükte olan sistem kullanım tarifesinin kullanılacağına ilişkin dava konusu Yönetmelik değişikliğinin 30/07/2016 tarihinde yapılmasını müteakip …’ın 15/08/2016 tarihli işlem ile davacı şirketin başvurusunu cevaplandırması üzerine, anılan Yönetmelik değişikliğinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı;
Davalı idarenin usule yönelik itirazı ile davanın …’a ihbar edilmesi talebi yerinde görülmediği;
Uyuşmazlık tarihi itibarıyla yürürlükteki hâli ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 8. maddesinin beşinci fıkrasına yer verilerek;
6446 sayılı Kanun’da yeni iletim tesisi ve yeni iletim hatlarının yapılmasının gerekli olduğu hâllerde …’ın yeterli finansmanının olmaması veya zamanında yatırım planlaması yapılamaması durumlarında, bu yatırımların ilgili kullanıcılar tarafından finanse edilebileceği gibi müştereken de yapılabileceğinin öngörüldüğü, yatırım tutarının tesis sözleşmesi ile bağlantı ve sistem kullanım anlaşmaları çerçevesinde geri ödeneceği, konuya ilişkin usul ve esasların yönetmelikle düzenleneceğinin vurgulandığı;
Düzenleyici kurumların, ilgili bulundukları piyasada düzenleme ve denetleme görevi üstlendiği ve bu kurumların temel işlevinin toplumsal ve ekonomik hayatın temel hak ve özgürlükler ile yakından ilişkili alanlarındaki kamusal ve özel kesim etkinliklerini, birtakım kurallar koyarak düzenlemek, konulan kurallara uyulup uyulmadığını izlemek ve denetlemek olduğu, elektrik piyasası ile ilgili olarak düzenlemeler yapma yetkisine sahip olan davalı idare tarafından 6446 sayılı Kanun’un verdiği yetkiye dayanılarak uyuşmazlığa yönelik düzenleme yapıldığı;
Buna göre, Yönetmeliğin 20. maddesinin dördüncü fıkrasında, metodoloji çerçevesinde hesaplanan geri ödemeye esas yatırım tutarının Türk Lirası cinsinden sabitlenerek peşin alınmış sistem kullanım bedeli olarak değerlendirileceği, geri ödemeye esas yatırım tutarı tamamlanıncaya kadar kullanıcının sistem kullanım bedeli ödemeyeceği, geri ödeme tutarından mahsup edilecek sistem kullanım bedelinin hesaplanmasında aylık iletim faturasının düzenlenme tarihinde yürürlükte olan sistem kullanım tarifesinin kullanılacağının belirtildiği;
Dava dilekçesinde, … adına gerçekleştirilen yatırım tutarlarına ilişkin mahsuplaşmanın 2012 yılında tamamlandığı, geçici kabul tarihindeki sistem kullanım tarifesi yerine aylık iletim faturasının düzenlenme tarihinde yürürlükte olan sistem kullanım tarifesi üzerinden mahsuplaşma yapılmasının bağlantı anlaşmasına aykırı olduğunun ileri sürüldüğü;
28/01/2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 20. maddesinin dördüncü fıkrasında, mahsuplaşmaya dair herhangi bir kural bulunmadığı gibi, metodoloji çerçevesinde hesaplanan tutarın … ile yapılacak bir tesis sözleşmesi ile bağlantı ve sistem kullanım anlaşmaları çerçevesinde geri ödeneceğinin düzenlendiği; 30/07/2016 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren dava konusu Yönetmelik değişikliğinin ise, mahsuplaşma yöntemini öngörmek suretiyle aylık iletim faturasının düzenlenme tarihinde yürürlükte olan sistem kullanım tarifesi üzerinden mahsuplaşmanın gerçekleşeceğini belirlediği; oysa, davacı şirketin geri ödemeye esas gerçekleşen yatırım tutarına ilişkin mahsuplaşmanın 31/05/2012 tarihinde tamamlandığı, anılan tarihte dava konusu Yönetmelik değişikliği yürürlüğe girmediğinden … tarafından yapılacak mahsuplaşmaya bu değişikliğin uygulanma imkânının bulunmadığının anlaşıldığı;
Kaldı ki, …’ın 15/08/2016 tarihli işleminde, davacı şirket tarafından yapılan yatırım tutarının yeniden düzenlenecek metodoloji çerçevesinde hesaplanacağı açıkça belirtilmiş olup, dava konusu Yönetmelik değişikliğinin mahsuplaşmaya uygulanacağına yönelik bir beyanda bulunulmadığı;
Bununla birlikte, genel olarak Yönetmeliğin 20. maddesi incelendiğinde, müştereken veya münferiden yapılacak iletim varlıklarının geri ödemeye esas yatırım tutarının tespitine yönelik usul ve esasların belirlendiği ve …’ın yapacağı hesaplamaya dair kuralları kapsadığı, hesaplamanın ise, Geri Ödemeye Esas Gerçekleşen Yatırım Tutarı Tespit Metodolojisi kapsamında yapılarak gerçekleşen yatırım tutarının tespit edileceği;
Bu itibarla, 6446 sayılı Kanun’un iletim varlıklarının geri ödemeye esas yatırım tutarının belirlenmesi hususunda öngördüğü yetkinin üst hukuk kuralına uygun olarak kullanıldığı, davacı şirkete geri ödenecek gerçekleşen yatırım tutarına ilişkin mahsuplaşmanın dava konusu Yönetmelik değişikliğinden önce tamamlandığı ve söz konusu değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra başlatılacak işlemleri kapsadığı anlaşıldığından, dava konusu kuralda hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davanın reddine yönelik Daire kararının kendi içerisinde çelişkili olduğu, henüz dava konusu Yönetmelik düzenlemesi yürürlüğe girmeden sistem kullanım bedeli için mahsuplaşıldığı ancak söz konusu mahsuplaşmanın bağlantı anlaşmasında yazılı olduğu şekilde yapılmaması nedeniyle mağduriyetlerinin doğduğu, bu mağduriyetin giderilmesi için …’a müracaat edildikten sonra dava konusu Yönetmelik düzenlemesi öne sürülerek bağlantı anlaşmasının yok sayıldığı ve kazanılmış haklarının çiğnendiği, geriye yürümezlik ilkesinin ihlal edildiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun olan Daire kararının gerekçeli olarak onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı şirkete ait tesisin 380 kV Erzin, 380 kV Hatay ve 154 kV Payas Trafo Merkezleri (TM)/ Enerji İletim Hatlarına (EİH) bağlanması için … ile 31/08/2006 tarihinde imzalanan bağlantı anlaşmasının ekinde yer alan Ek-4 Tesis Sözleşmesi’nin 2. maddesinde, tesisin iletim sistemine bağlanmasını teminen 380 kV Erzin TM’den 30 km 380 kV 3B 954 MCM Erzin-İsdemir EİH tesisi ile 380 kV Erzin TM’de 1 adet 380 kV hat fideri donatılması işinin şirket tarafından yapılacağı; 3. maddesinin (8) numaralı alt başlığında, kullanıcı tarafından tesis edilecek varlıklar için kullanıcıya borçlanılan toplam maliyetin, onaylı projeler baz alınarak kesinleştirildikten sonra “TL” olarak sabitleneceği ve tesis edilen varlığın geçici kabul tarihinde kullanıcıdan peşin alınmış sistem kullanım ücreti olarak değerlendirileceği, geçici kabul tarihindeki sistem kullanım ücretlerinin varlık maliyeti karşılanana kadar değiştirilmeyeceği, borcun tamamı ödeninceye kadar sistem kullanım ücreti alınmayacağı belirtilmiştir.
Davacı şirket tarafından, yukarıda belirtilen iş kapsamında yapılan mahsuplaşmanın Bağlantı Anlaşması’nın 3. maddesinin (8) numaralı alt başlığında belirtildiği şekilde geçici kabul tarihindeki kullanım bedeli sabitlenerek gerçekleştirilmediği, mahsuplaşmaya konu edilen faturaların düzenlendiği dönemde geçerli olan sistem kullanım bedeli üzerinden yapıldığının tespit edildiğinden bahisle, fazladan mahsuplaşmaya konu edilen 3.061.037,14-TL’nin Temmuz 2016’dan itibaren geçici kabul tarihindeki sistem kullanım bedeli üzerinden mahsuplaşılması istemiyle 15/06/2016 tarihinde …’a başvuruda bulunulmuştur.
Söz konusu başvuruya istinaden, Bağlantı Anlaşması’nın 23. maddesine atıfta bulunularak, … adına yapılan kesinleşen yatırım tutarının Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun 26/04/2010 tarih ve 2536 sayılı kararıyla yürürlüğe giren Geri Ödemeye Esas Gerçekleşen Yatırım Tutarı Tespit Metodolojisi çerçevesinde hesaplanması gerekmekteyken, anılan metodoloji yargı kararıyla iptal edildiğinden dolayı gerçekleşen yatırım tutarının hesaplanamadığı, yeniden düzenlenen metodolojinin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca onaylanması durumunda gerçekleşen yatırım maliyetlerinin belirlenerek işlemlere başlanılacağı hususları davacı şirkete 15/08/2016 tarihinde bildirilmiştir.
Geri ödeme tutarından mahsup edilecek sistem kullanım bedelinin hesaplanmasında, aylık iletim faturasının düzenlenme tarihinde yürürlükte olan sistem kullanım tarifesinin kullanılacağına ilişkin dava konusu Yönetmelik değişikliğinin 30/07/2016 tarihinde yapılmasını müteakip …’ın 15/08/2016 tarihli işlemi ile davacı şirketin başvurusunun cevaplandırılması üzerine, temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT :
Uyuşmazlık tarihi itibarıyla yürürlükteki hâli ile 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 8. maddesinin 5. fıkrasında, üretim ve tüketim tesislerinin sisteme bağlantısı için yeni iletim tesisi ve bu tesisin sisteme bağlanabilmesi için yeni iletim hatlarının yapılmasının gerekli olduğu hâllerde; bu tesislerin yapımı için …’ın yeterli finansmanının olmaması veya zamanında yatırım planlaması yapılamaması durumlarında, söz konusu yatırımların, bu tesise bağlantı talebinde bulunan tüzel kişi veya kişilerce müştereken yapılabileceği veya finanse edilebileceği, yapılan yatırım tutarının ilgili tüzel kişi veya kişiler ile … arasında yapılacak bir tesis sözleşmesi ile bağlantı ve sistem kullanım anlaşmaları çerçevesinde geri ödeneceği, geri ödeme süresinin üretim ve tüketim tesisleri için en fazla 10 yıl olduğu, bu konuya ilişkin usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılan yönetmelikle düzenleneceği kurala bağlanmıştır.
28/01/2014 günlü ve 28896 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliği’nin “İletim varlıkları” başlıklı 20. maddenin 4. fıkrasında; “Metodoloji çerçevesinde hesaplanan tutar, ilgili tüzel kişi veya kişiler ile … arasında yapılacak bir tesis sözleşmesi ile bağlantı ve sistem kullanım anlaşmaları çerçevesinde geri ödenir. Hesaplanan tutara ilişkin geri ödemeler, aylık eşit taksitler hâlinde yapılır. Geri ödemeler, yapılan iletim tesis ve hatlarına ilişkin geçici kabul tutanağının … tarafından onaylandığı ayı takip eden aydan itibaren başlar ve bu tarihten itibaren en fazla on yıl içerisinde tamamlanır.” hükmü yer almakta iken, bu düzenleme, 30/07/2016 tarih ve 29786 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, “Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmeliğin” 2. maddesiyle değiştirilmiş ve “Metodoloji çerçevesinde … tarafından belirlenen geri ödemeye esas yatırım tutarı, Türk Lirası cinsinden sabitlenerek, peşin alınmış sistem kullanım bedeli olarak değerlendirilir. Geri ödemeye esas yatırım tutarı tamamlanıncaya kadar kullanıcı sistem kullanım bedeli (katma değer vergisi hariç) ödemez. Geri ödeme tutarından mahsup edilecek sistem kullanım bedelinin hesaplanmasında, aylık iletim faturasının düzenlenme tarihinde yürürlükte olan sistem kullanım tarifesi kullanılır. Ancak, faturada yer alan katma değer vergisi tutarının tamamı ile diğer kalemler süresi içerisinde kullanıcı tarafından ödenir. Katma değer vergisi hariç fatura tutarı, … tarafından peşin ödenmiş sistem kullanım bedeli olarak kullanıcı adına alacak kaydedilir.” hâlini almış; söz konusu Yönetmeliğin 6. maddesinde ise, anılan Yönetmeliğin yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği kuralı getirilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyize konu Daire kararında davacı şirketin geri ödemeye esas gerçekleşen yatırım tutarına ilişkin mahsuplaşmanın 31/05/2012 tarihinde tamamlandığı belirtilmesine karşılık, davacı şirket tarafından, mahsuplaşmanın Bağlantı Anlaşması’nın 3. maddesinin (8) numaralı alt başlığında belirtildiği şekilde geçici kabul tarihindeki kullanım bedeli sabitlenerek gerçekleştirilmediği, mahsuplaşmaya konu edilen faturaların düzenlendiği dönemde geçerli olan sistem kullanım bedeli üzerinden yapıldığının tespit edildiğinden bahisle, fazladan mahsuplaşmaya konu edilen 3.061.037,14-TL’nin Temmuz 2016’dan itibaren geçici kabul tarihindeki sistem kullanım bedeli üzerinden mahsuplaşılması istemiye 15/06/2016 tarihinde …’a başvuruda bulunulmuştur.
Bu başvuruya istinaden, Bağlantı Anlaşması’nın 23. maddesine atıfta bulunularak, … adına yapılan kesinleşen yatırım tutarının Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun … tarih ve … sayılı kararıyla yürürlüğe giren Geri Ödemeye Esas Gerçekleşen Yatırım Tutarı Tespit Metodolojisi çerçevesinde hesaplanması gerekmekteyken, anılan metodoloji yargı kararıyla iptal edildiğinden, gerçekleşen yatırım tutarının hesaplanamadığı, yeniden düzenlenen metodolojinin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca onaylanması durumunda gerçekleşen yatırım maliyetlerinin belirlenerek işlemlere başlanılacağı davacı şirkete 15/08/2016 tarihinde bildirilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar kapsamında, davacı ile dava dışı … arasındaki mahsuplaşmanın 2012 yılında tamamlandığı yönündeki değerlendirme yerinde olmamakla birlikte dava konusu uyuşmazlık, söz konusu mahsuplaşma işlemine ilişkin değil, 30/07/2016 tarih ve 29786 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmeliğin 2. maddesiyle değiştirilen, Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliği’nin 20. maddesinin 4. fıkrasına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Dosyada yer alan bilgi ve belgelere göre, dava konusu Yönetmelik düzenlemesinin taraflar arasındaki mahsuplaşma işlemine uygulanıp uygulanmadığı ortaya konulamamış olup, söz konusu mahsuplaşmanın hukuka aykırı olarak yapıldığı iddiasının ise ayrı bir davanın konusunu oluşturacağı açıktır.
Bu itibarla, iletim varlıklarının geri ödemeye esas yatırım tutarının tespitine yönelik usul ve esasların belirlendiği ve …’ın yapacağı hesaplamaya dair kuralları kapsayan dava konusu Yönetmelik düzenlemesinde, 6446 sayılı Kanun’un iletim varlıklarının geri ödemeye esas yatırım tutarının belirlenmesi hususunda öngördüğü yetkinin üst hukuk kuralına uygun olarak kullanıldığı ve söz konusu değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra başlatılacak işlemleri kapsadığı anlaşıldığından, dava konusu Yönetmelik düzenlemesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu durumda, davanın reddi yolundaki Daire kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddine ilişkin Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu 25/01/2022 tarih ve E:2016/4178, K:2022/176 sayılı kararının, yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. 20/02/2023 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.