Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2021/1312 E. 2022/3882 K. 21.12.2022 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2021/1312 E.  ,  2022/3882 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/1312
Karar No : 2022/3882

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … A.Ş.
VEKİLLERİ : Av. …, Av. …

KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- … Anonim Şirketi (…) Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
2- … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onüçüncü Dairesinin 25/11/2020 tarih ve E:2018/821, K:2020/3303 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait doğal gaz kombine çevrim santralinin kapasite mekanizmasından yararlandırılması istemiyle yapılan başvurunun TEİAŞ Genel Müdürlüğü tarafından 15/02/2018 tarihinde yayımlanan kapasite mekanizmasından yararlanabilecek tesisler listesinde yer verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlem ile söz konusu işlemin dayanağı olan Elektrik Piyasası Kapasite Mekanizması Yönetmeliği’nin 6. maddesinin 2. fıkrasının (ğ) bendinin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onüçüncü Dairesinin 25/11/2020 tarih ve E:2018/821, K:2020/3303 sayılı kararıyla;
Davacı şirkete, Denizli ili, Sarayköy ilçesinde kurmayı planladığı 209,00 MWm/205,50 MWe gücündeki doğal gaz kombine çevrim santrali için … tarih ve … sayılı üretim lisansı verildiği, santralin GT1 ve GT2 Gaz Türbini ve Generatör Grubunun geçici kabulü 01/08/2012 tarihinde, GT3 Gaz Türbini ve Generatör Grubunun geçici kabulü 15/11/2012 tarihinde, Buhar Türbini-Generatör Grubunun geçici kabulünün 25/05/2013 tarihinde yapıldığı;
Kısmî geçici kabullerin alt ısıl değeri olan 8.335 kCal/m³ üzerinden gerçekleştirildiği ve santralin verimlilik oranının %54,554 olarak hesaplandığı;
Davacı şirket tarafından, doğal gaz kombine çevrim santralinin kapasite mekanizmasından yararlandırılması istemiyle 29/01/2018 tarihinde TEİAŞ Genel Müdürlüğüne başvurulduğu;

Ancak söz konusu başvurunun, TEİAŞ Genel Müdürlüğü tarafından 15/02/2018 tarihinde yayımlanan kapasite mekanizmasından yararlanabilecek tesisler listesinde yer verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlem ile söz konusu işlemin dayanağı olan Elektrik Piyasası Kapasite Mekanizması Yönetmeliği’nin 6. maddesinin 2. fıkrasının (ğ) bendinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı;
Davalı …’ın usule yönelik itirazının geçerli görülmediği;
6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nun 1. maddesi ve 20. maddesinin ikinci fıkrasına yer verilerek;
6446 sayılı Kanun gereğince istikrarlı ve mali açıdan güçlü bir piyasa yapısının oluşturulması için piyasanın yatırımcılara şeffaf ve öngörülebilir bir yatırım ortamı sunması gerektiği, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve sürdürülebilir kılınması için tasarlanmış ve maliyeti iletim tarifesi üzerinden son kullanıcıya yansıyan bir kapasite mekanizmasının piyasadaki belirsizlikleri gidermesi ve yatırım sinyali üretmesi beklendiği, kapasite mekanizmasının bu doğrultuda elektrik üreticilerine nakit enjeksiyonu işlevi gördüğü ve elektrik piyasasının ekonomik olarak sürdürülebilirliğini amaçladığı;
Bu amaç çerçevesinde, Elektrik Piyasası Kapasite Mekanizması Yönetmeliği’nde kapasite mekanizmasına katılım şartlarının belirlendiği, söz konusu Yönetmeliğin 6. maddesinde bu şartların tahdidî olarak sayıldığı ve dava konusu “geçici kabulde belirlenen verimlilik oranı %50’nin altında olan yerli kaynaklara dayalı olmayan santraller (hesaplamada doğal gaz santralleri için üst ısıl değer baz alınır.)” kriterini taşıyan santrallerin kapasite mekanizmasından yararlanamayacağının belirtildiği;
Dava konusu uyuşmazlığın, davacı şirkete ait doğal gaz kombine çevrim santralinin geçici kabulünün alt ısıl değeri üzerinden yapılmasına rağmen, üst ısıl değeri üzerinden verimlilik oranı hesaplanmak suretiyle verimlilik oranının %50’nin altında olması nedeniyle kapasite mekanizmasından yararlandırılmamasının hukuka aykırı olup olmadığına ilişkin olduğu;
Bu noktada, konuyla ilgili olarak, TEİAŞ Genel Müdürlüğü Yük Tevzi Dairesi Başkanlığı Yan Hizmetler Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazısıyla, EPDK’dan, doğal gaz santrallerine ait mevcut geçici kabul tutanakları incelendiğinde, verimlilik oranının genellikle alt ısıl değer baz alınarak belirlendiği ve alt ısıl değerinin de kalorifik olarak her santralde farklılık gösterebildiği, geçici kabul tutanağında verimlilik oranı üst ısıl değeri baz alınarak hesaplanmayan doğal gaz santrallerinin kapasite mekanizmasına başvurularının nasıl değerlendirileceğine ilişkin görüş sorulduğu; Elektrik Piyasası Dairesi Başkanlığının … tarih ve … sayılı cevabî yazısında, geçici kabulünde açık bir biçimde üst ısıl değer üzerinden verimlilik oranı yer almayan doğal gaz santralleri için, geçici kabulde bulunan ve alt ısıl değer üzerinden hesaplanmış verimlilik değerinin geçici kabuldeki hesaplamaya esas doğal gaz alt ısıl değeriyle çarpılması ve doğal gazın referans üst ısıl değeri olan 9.155 kCal/m³’e bölünmesiyle ortaya çıkan yeni verimlilik değerinin baz alınmasının uygun olacağının bildirildiği;
Nitekim, 31/12/2002 tarih ve 24980 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Doğal Gazın Faturalandırmaya Esas Satış Miktarının Tespiti ve Faturalandırılmasına İlişkin Esaslar Hakkında Tebliğ’in 5. maddesinde, doğal gaz perakende satış fiyatının enerji bazından hacim bazına çevrilmesinde doğal gazın referans üst ısıl değeri olarak 9.155 kCal/m³’ün esas alınacağı; 6. maddesinde, üst ısıl değerin doğal gazın içeriğinde bulunan hidrokarbonların ve varsa diğer bileşenlerin kimyasal birleşim yüzdeleri dikkate alınarak ISO 6976 standardına göre hesaplanacağının kurala bağlandığı;
Doğal gaz santrallerinin geçici kabullerinin alt ya da üst ısıl değer üzerinden farklı şekilde yapılmasının, bu santrallerin verimlilik oranı tespiti için ortak bir kriter belirlenmesini zorunlu kıldığı; Tebliğ’de belirtildiği üzere, üst ısıl değerin, ulusal geçerliliği bulunan standarda göre hesaplanarak doğal gazın tüketiciye faturalandırılmasında esas alındığı; bu kapsamda, doğal gaz dağıtım şirketlerinin nihaî tüketiciye sattığı doğal gazın perakende satış fiyatının tespitinde üst ısıl değer esas alındığından, davacı şirketin de aralarında bulunduğu doğal gaz kombine çevrim santrallerinin verimlilik oranlarının hesaplanmasında söz konusu değerin kullanılmasının objektif bir kriter olarak kabul edilebilir nitelikte olduğu;
Diğer taraftan, TEİAŞ’ın üst ısıl değer üzerinden hesapladığı %49,7 verimlilik oranının matematiksel olarak %50’ye yuvarlanması gerektiği ileri sürülmüş ise de elektrik piyasası mevzuatında bu hususa ilişkin herhangi bir kurala yer verilmediği gibi yuvarlama hâlinde bu durumun arz yeterliliği ve sistem güvenliği üzerindeki etkisine yönelik dava konusu düzenleyici işlem uyarınca bir değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığının anlaşıldığı; zira, kapasite mekanizmasından beklenenin, piyasadaki belirsizlikleri gidererek yatırımcıların uzun dönemli yatırım planlarını sağlıklı yapabilmeleri ve sistemde ihtiyaç duyulacak kapasitenin sabit maliyetlerini karşılayarak emre amade kalabilmelerini sağlamak olduğu;
Bu itibarla, doğal gaz santrallerinin geçici kabulünün alt veya üst ısıl değer üzerinden yapılması karşısında ortak bir kriter öngörülmesinin zorunlu olduğu ve söz konusu santrallerin kapasite mekanizmasından yararlanabilmesi için verimlilik oranı hesabında üst ısıl değerin esas alınmasının eşit, taraflar arasında ayrım gözetilmemesi ilkesine uygun olduğu anlaşıldığından, dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı;
Öte yandan, davacının, santralin geçici kabul tarihindeki alt ısıl değeri üzerinden verimlilik oranı %54,5 olmasına rağmen, santralde birçok iyileştirme yatırımı yapıldığı iddiasına ilişkin olarak ise dosya kapsamında söz konusu santralde iyileştirme yapıldığına yönelik herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı gibi 10/11/2018 tarih ve 30591 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Kapasite Mekanizması Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 1. maddesiyle değiştirilen mezkur Yönetmeliğin dava konusu 6. maddesinin 2. fıkrasının (ğ) bendi gereğince, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına başvurulması hâlinde verimlilik performans testinin tekrarlanacağı belirtildiğinden, davacının bu iddiasına itibar edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiği, doğal gaza dayalı elektrik üretim santrallerinin kabul işlemlerinin Elektrik İşlemleri Kabul Yönetmeliği’ne göre yapıldığı, bu Yönetmeliğe göre yapılan geçici kabul işlemlerinde ve diğer tüm işlemlerde verimlilik hesabında üst ısıl değil, alt ısıl değerin esas alındığı, Kapasite Mekanizması Yönetmeliği yayımlanana kadar alt ısıl değerin esas alınması yeterli iken söz konusu Yönetmelik uygulaması ile sınırlı olmak üzere üst ısıl değerin esas alınmasının hukuki bir açıklamasının bulunmadığı, bu usulün somut verilere dayanmadığı; Dairenin, üst ısıl değerin objektif bir kriter olarak kabul edilebilir nitelikte olduğuna ilişkin değerlendirmesinin, kanun koyucu yerine geçilerek yapıldığı, dava açıldıktan sonra Elektrik Mühendisleri Odasına yaptırılan verimlilik hesabı raporunun dosyaya sunulduğu, Bakanlığa başvurulması halinde verimlilik performans testinin tekrarlanacağına ilişkin Yönetmelik değişikliğinin dava açıldıktan sonra yapıldığı, sundukları raporun dikkate alınmadığı ve santrali geçici olarak durdurmak zorunda kaldıkları ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davalı idareler tarafından, Danıştay Onüçüncü Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu 25/11/2020 tarih ve E:2018/821, K:2020/3303 sayılı kararının ONANMASINA,
3. 21/12/2022 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.