Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2020/46 E. 2020/1708 K. 05.10.2020 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2020/46 E.  ,  2020/1708 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/46
Karar No : 2020/1708

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- …
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

2- … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri Av. …

3- … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onikinci Dairesinin 25/06/2019 tarih ve E:2018/9060, K:2019/5341 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Bölge İdare Mahkemesinde 657 sayılı Kanunun 4/C maddesi kapsamında geçici personel olarak görev yapan davacının, … Elektrik Üretim Ticaret A.Ş. Genel Müdürlüğüne elektrik teknisyeni olarak dört kişilik işçi alımına ilişkin duyuru üzerine Türkiye İş Kurumu … İl Müdürlüğüne yaptığı başvurunun, ikâmet adresinin bu ilan için uygun bulunmaması nedeniyle kabul edilmemesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem ve bu işlemin dayanağı olan 09/08/2009 tarih ve 27314 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 01/09/2009 tarihinden itibaren yürürlüğe giren Kamu Kurum ve Kuruluşlarına İşçi Alınmasında Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik”in “Kurumdan İşçi Talebinde Bulunma” başlıklı 6. maddesi ile “İşçi Talebinin İlanı ve İş Başvurusu” başlıklı 9. maddesinin ikinci fıkrasının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onikinci Dairesinin 25/06/2019 tarih ve E:2018/9060, K:2019/5341 sayılı kararıyla;
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 21/10/2015 tarih ve E:2013/4868, K:2015/3642 sayılı bozma kararına uyularak;
Dava konusu Yönetmelik yönünden; Anayasa’nın ”Çalışma ve sözleşme hürriyeti” başlıklı 48. maddesinde, çalışma özgürlüğünün güvenceye bağlandığı, Çalışma özgürlüğünün, kişinin çalışıp çalışmama, çalışacağı işi ve yeri seçme ve çalıştığı işten ayrılma özgürlüğünü kapsadığı,
Anayasa’nın 48. maddesinde, çalışma özgürlüğü için herhangi bir sınırlama nedeni öngörülmediği, bunun hiçbir şekilde sınırlandırılması mümkün olmayan mutlak bir hak olduğu anlamına gelmeyeceği,
Anayasa Mahkemesi kararlarında, özel sınırlama nedeni öngürülmemiş özgürlüklerin de o özgürlüğün doğasından kaynaklanan bazı sınırlarının bulunduğu; ayrıca, Anayasa’nın başka maddelerinde yer alan hak ve özgürlükler ile Devlete yüklenen ödevlerin özel sınırlama sebebi gösterilmemiş hak ve özgürlüklere sınır teşkil edebileceği,
Bu bağlamda, bu hakkın Anayasa’da düzenlenen diğer hak ve özgürlükler veya Devlete yüklenen ödevlerle çatışması durumunda da sınırlandırılabilmesinin mümkün olduğu,
Bununla birlikte Anayasa’nın 13. maddesi uyarınca çalışma hakkına yönelik sınırlamaların ancak yasayla yapılabileceği,
Olayda ise, dava konusu Yönetmelik hükümlerinin, davacının ikamet ettiği ilin sınırları dışında başka il ve ilçeler düzeyinde verilen iş ilanlarına başvurusuna engel teşkil ettiği, bu kapsamda anılan hükümlerin davacının çalışma özgürlüğünü sınırlayıcı nitelikte olduğu;
Dava konusu bireysel işlem yönünden; Dava konusu Yönetmelik hükümlerinin yukarıda aktarılan gerekçelerle hukuka aykırılığına karar verilmiş olduğundan, bu hükümlere dayanılarak tesis edilen … tarih ve … sayılı işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle , dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idareler tarafından, ikamet ettikleri yerler dışında istihdam edilen işçilerin tayin, naklen atama vb. taleplerde bulunmalarının kamu kurum ve kuruluşları nezdinde çeşitli sorunlara, hizmetlerin yürütülmesinde etkinliğin ve verimliliğin düşmesine neden olduğu belirtilerek kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin ikinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulmasının;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkün olduğu belirtilmiş; dördüncü fıkrasında, “Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümleri kıyasen uygulanır.” denilmiş; 50. maddesinin dördüncü fıkrasında ise Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Danıştay Onikinci Dairesinin temyize konu kararı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 21/10/2015 tarih ve E:2013/4868, K:2015/3642 sayılı bozma kararında belirtilen gerekçeler göz önüne alınarak verilmiş bir karar olduğundan, usul ve hukuka uygun bulunmakta ve bozulmasını gerektirecek bir hukuka aykırılık taşımamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarelerin temyiz istemlerinin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Onikinci Dairesinin temyize konu 25/06/2019 tarih ve E:2018/9060, K:2019/5341 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/10/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.