Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2020/158 E. 2020/155 K. 19.10.2020 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2020/158 E.  ,  2020/155 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/158
Karar No : 2020/155

BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARLARI ARASINDAKİ AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİ HAKKINDA KARAR

… Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulunun … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Ankara Valiliği (Emniyet Müdürlüğü) vekili Av. … tarafından, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararları ile, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararları arasındaki aykırılığın giderilmesinin istenmesi nedeniyle, 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun’un 3/C maddesinin 5. fıkrası uyarınca karar verilmesi için Danıştaya gönderilmesi üzerine, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkimi …’nin açıklamaları dinlendikten sonra konu ile ilgili kararlar ve yasal düzenlemeler incelenerek gereği görüşüldü:
2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun’a 18/06/2014 tarih ve 6545 sayılı Kanun ile eklenen 3/C maddesinin 4. fıkrasının (c) bendinde, “Benzer olaylarda, bölge idare mahkemesi dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında veya farklı bölge idare mahkemeleri dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında aykırılık veya uyuşmazlık bulunması hâlinde; resen veya ilgili bölge idare mahkemesi dairelerinin ya da istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların bu aykırılığın veya uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, istemin uygun görülmesi hâlinde kendi görüşlerini de ekleyerek Danıştaydan bu konuda karar verilmesini istemek” bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun görevleri arasında sayılmış; 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 7. maddesi ile değişik 5. fıkrasında ise, dördüncü fıkranın (c) bendine göre yapılacak istemlerin, konusuna göre İdari veya Vergi Dava Daireleri Kuruluna iletileceği; ilgili dava daireleri kurulunca üç ay içinde karar verileceği; aykırılık veya uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak bu fıkra uyarınca verilen kararların kesin olduğu kurala bağlanmıştır.
Görüldüğü üzere, anılan maddede bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun kesin nitelikli kararlar arasındaki aykırılıkların giderilmesini Danıştaydan istemesi halinde izleyeceği yol belirlenmiş ve başvurunun başkanlar kurulunun kendi görüşlerinin eklenmesi suretiyle yapılacağı açıkça vurgulanmıştır.
Bu kapsamda, … Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulunun … tarih ve E:…, K:… sayılı aykırılığın giderilmesi talebini içeren kararının incelenmesinden; kararda, başvuruya konu olan uyuşmazlıklar yönünden … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi ve … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin kararları ile … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi ve … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin kararları arasında içtihat farklılığı bulunduğu anlaşıldığından, davalı Ankara Valiliği (Emniyet Müdürlüğü) vekilinin talebi kabul edilerek talebin, 2576 sayılı Kanun’un 3/C maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi uyarınca Danıştay Başkanlığına iletilmesi istemi yönünden oybirliği ile, içtihat aykırılığının … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin iptal kararları doğrultusunda giderilmesi yönünden ise oyçokluğu ile karar verildiği, buna karşın, anılan Başkanlar Kurulu Kararında karşı oy kullanan başkan ve üyelere ait muhalefet şerhinin karar ekinde yer almadığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, aykırılığın iptal kararları doğrultusunda giderilmesi yönünden oyçokluğu ile verilen Başkanlar Kurulu Kararı ekinde muhalefet şerhi bulunmayan başvuruya konu dosyanın, … Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, kesin olarak, 19/10/2020 tarihinde, oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY
2576 sayılı Kanunun 3/C maddesinin dördüncü fıkrasının (c) bendinde “Benzer olaylarda, bölge idare mahkemesi dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında veya farklı bölge idare mahkemeleri dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında aykırılık veya uyuşmazlık bulunması hâlinde; resen veya ilgili bölge idare mahkemesi dairelerinin ya da istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların bu aykırılığın veya uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, istemin uygun görülmesi hâlinde kendi görüşlerini de ekleyerek Danıştaydan bu konuda karar verilmesini istemek” bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun görevleri arasında sayılmıştır.
Anılan hükme göre, aynı bölge idare mahkemesi daireleri ya da farklı bölge idare mahkemeleri daireleri tarafından verilen kesin nitelikteki kararlar arasındaki aykırılıkların giderilmesinin Danıştaydan istenebilmesi için bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun “gerekçeli bir kararına” ihtiyaç bulunmamaktadır. Aykırılığın giderilmesi yönündeki bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun istemlerinin yargı kararı niteliği bulunmadığından, anılan istemler hakkında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun “Kararlarda bulunacak hususlar” başlıklı 24. maddesinde belirtilen hususlar -bu arada karşı oylar- aranmayacaktır.
… Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulunun … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı incelendiğinde, kararda belirtilen bölge idare mahkemesi daireleri kararları arasında içtihat aykırılığı bulunduğu ve bu aykırılığın giderilmesi için Danıştay Başkanlığına gönderilmesi yönünde kurulda herhangi bir ayrışık oy bulunmadığı, sadece içtihat farklılığının hangi yönde birleştirilmesi gerektiği düşüncesinde ayrışık oy bulunduğu görülmekte olup, çoğunluk görüşünün dava konusu işlemin iptali yönünde, azlıkta kalan başkan ve daire başkanlarının görüşünün ise aksi yönde -dava konusu işlemin reddi yönünde- oluştuğunda tereddüt bulunmamaktadır.
Bu durumda, azlıkta kalan başkan ve daire başkanlarının muhalefet gerekçesinin bulunmamasının, işin esasına geçilerek aykırılığın giderilmesine engel teşkil etmeyeceği, işin esası değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.