Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2019/990 E. 2020/1855 K. 14.10.2020 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2019/990 E.  ,  2020/1855 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/990
Karar No : 2020/1855

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Petrol Sanayi ve Ticaret A.Ş.
(Eski Unvanı : … Petrolcülük A.Ş.)

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onüçüncü Dairesinin 04/02/2019 tarih ve E:2017/2406, K:2019/200 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin, depolama lisansı kapsamındaki tesisinden alınan numunenin akredite laboratuvar analizinde teknik düzenlemelere aykırı olduğunun tespit edildiği ve bu fiilin 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (ı) bendine aykırı olduğundan bahisle, anılan Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi uyarınca idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (Kurul) kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onüçüncü Dairesinin 29/01/2013 tarih ve E:2010/1215, K:2013/173 sayılı kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca karar düzeltme aşamasında verilen 20/02/2017 tarih ve E:2014/1570, K:2017/695 sayılı kararla bozulması üzerine, Danıştay Onüçüncü Dairesinin 04/02/2019 tarih ve E:2017/2406, K:2019/200 sayılı kararıyla, bozma kararına uyularak;
Davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda yer alan 1 numaralı tanktan 11/06/2009 tarihinde yapılan denetim sonucu alınan akaryakıt numunesinin, 12/06/2009 tarihinde TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Enerji Enstitüsü’ne teslim edildiği, 05/07/2009 tarihinde analizlerine başlanarak 02/08/2009 tarihinde bitirildiği, yapılan analiz sonucu, alınan numunenin teknik düzenlemelere aykırı olduğunun rapora bağlandığı, bu rapor esas alınarak dava konusu işlemin tesis edildiği,
ODTÜ Petrol Araştırma Merkezi ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Enerji Enstitüsünün konuya ilişkin görüş yazıları göz önünde bulundurulduğunda, akaryakıtın ulusal marker seviyesinin geçerli olması ve yalnızca “Araştırma oktan sayısı” ile “Motor oktan sayısı” parametrelerinin teknik düzenlemelere aykırı çıkması, diğer parametrelerin tamamının uygun bulunması, davacı şirketin numune alınan akaryakıta bir müdahalesinin olmadığının tespit edilmesi ve piyasaya teknik kriterlere aykırı akaryakıt arz ettiğine ilişkin başka bir tespitin de bulunmaması karşısında, davacı şirketin yükümlülüğünü yerine getirmediğinden söz etmeye olanak bulunmadığından, davacı şirket hakkındaki uyuşmazlık konusu Kurul kararında hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı şirkete ait depolama tesisinden alınan numunenin akredite laboratuvar analizi sonucu teknik düzenlemelere aykırı olduğunun tespiti üzerine verilen idarî para cezasının hukuka uygun olduğu, 5015 sayılı Kanun kapsamında petrol piyasasında faaliyet gösteren rafinerici, dağıtıcı ve depolama lisansı sahipleri ile bayilik lisansı sahipleri tarafından piyasaya arz edilen benzin türlerinin Türk Standardları Enstitüsü tarafından hazırlanan “TS EN 228 Otomotiv Yakıtları-Kurşunsuz Benzin-Özellikleri ve Deney Yöntemleri” standardına uygun olması zorunluluğu bulunduğu, otomotiv yakıtlarına ilişkin standartların bu konuda yetkili kuruluşlar ile birlikte belirlendiği, motor üreticileri tarafından üretilen motorların da, kullanılacak olan akaryakıtla ve yakıtın türüyle (oktan sayısıyla) birlikte tasarlandığı, yakıtın standardında belirtilen parametrelerin olması gereken değerin ya da oranın altında veya üzerinde bulunması durumunun yakıtın kalitesini doğrudan etkileyeceği ve teknik düzenlemesine aykırılık teşkil edeceği belirtilerek Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin ikinci fıkrasında, Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulmasının;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkün olduğu belirtilmiş; dördüncü fıkrasında, “Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümleri kıyasen uygulanır.” denilmiş; 50. maddesinin dördüncü fıkrasında ise Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu kararı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 20/02/2017 tarih ve E:2014/1570, K:2017/695 sayılı bozma kararında belirtilen gerekçeler gözönüne alınarak verilmiş bir karar olduğundan, usul ve hukuka uygun bulunmakta ve bozulmasını gerektirecek bir hukuka aykırılık taşımamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu 04/02/2019 tarih ve E:2017/2406, K:2019/200 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/10/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.