Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2019/3215 E. 2020/1518 K. 21.09.2020 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2019/3215 E.  ,  2020/1518 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/3215
Karar No : 2020/1518

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı

VEKİLİ : …

İSTEMİN KONUSU :Danıştay Onuncu Dairesinin 04/03/2019 tarih ve E:2014/2362, K:2019/1698 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, aile danışmanı unvanı verilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem ile bu işlemin dayanağı olan 04/09/2012 tarih ve 28401 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Gerçek Kişiler ve Özel Hukuk Tüzel Kişileri ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca Açılacak Aile Danışma Merkezleri Yönetmeliği’nin 14. ve 15. maddelerinin iptali istenilmiştir.

Daire kararının özeti:Danıştay Onuncu Dairesinin 04/03/2019 tarih ve E:2014/2362, K:2019/1698 sayılı kararıyla;
Gerçek Kişiler ve Özel Hukuk Tüzel Kişileri ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca Açılacak Aile Danışma Merkezleri Yönetmeliği’nin 16. maddesinde, “aile danışmanının görev ve yetkilerinin”; anılan Yönetmeliğin 17. maddesinde, “merkez elemanının görev ve yetkilerinin” ayrı ayrı gösterildiği; iptali istenilen 14 ve 15. maddelerinde ise aile danışmanı ve meslek elemanının eğitim ve niteliklerinin belirlendiği,
Yönetmeliğin 16. maddesinde düzenlenen aile danışmanlığının görevleri incelendiğinde; aile danışmanlığının, aile içi psiko-sosyal sorunların çözümü konusunda uzmanlık gerektiren, aile bireylerinin içinde geliştikleri veya işlevlerini yerine getirdikleri aile sistemini veya ilişkide bulundukları diğer sosyal çevreleri değerlendirmeye dayanan ve bu anlayıştan yola çıkarak bireylere, çiftlere veya ailelere sorunlarının çözümüne dönük değişim ve gelişime yönelik özel teknik ve stratejileri içeren hizmeti ifade ettiği,
… Üniversitesi bünyesinde bulunan Aile ve Tüketici Bilimleri Bölümünün amacının; kişi, aile, kurum ve dolayısıyla toplumun yerel, ulusal ve evrensel düzeyde arzulanan yaşam kalitesine ulaşmasını sağlamaya yardımcı olmak amacıyla, kişi ve ailelerin sahip olduğu insansal ve materyal kaynakların yönetimi ve geliştirilmesini bilen, konu ile ilgili problemlere çözüm yolları üreten, kurumların amaçlarına ulaşması için kaynakların planlanması, kontrol edilmesi, değerlendirilmesi ve verimliliğin arttırılmasına katkı veren, tüketicileri rasyonel tüketici davranışları, sorunları ve çözüm yolları konusunda aydınlatan, tüketici tercihlerini üreticilere ileten nitelikli elemanlar yetiştirmek, araştırma, eğitim ve hizmet alanlarındaki üretimini toplum yararına sunmak olduğunun belirtildiği,
Bu durumda, aile danışmanı tarafından verilen danışmanlık hizmetinin, aile içindeki ilişki ve iletişim sorunları ve bu kapsamda zorlu yaşam koşulları ve krizlerle başa çıkma yollarını, ebeveyn çocuk ilişkilerinin güçlendirilmesi, evlilik öncesi ve evlilik süresince rehbelik ve danışmanlık gibi daha çok aile içi psiko-sosyal sorunların çözümü konusunda uzmanlık gerektirdiği dikkate alındığında; temel amacı, hane içi kaynakların ve tüketici davranışlarının verimli kullanılması olan ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesine bağlı olarak tüketici bilimlerine yönelik eğitim verdiği anlaşılan Aile ve Tüketici Bilimleri Bölümü’ne dava konusu Yönetmeliğin 14. maddesinde yer verilmemesinde hukuka aykırılık görülmediği,
Öte yandan, aile danışma merkezlerinde yardımcı ve destekleyici hizmetleri yürütmek üzere ”Meslek elemanı” unvanlı personel çalıştırılmasının öngörülmesinde, bir başka ifadeyle aile danışma merkezlerinde istihdam edilecek personelde ”Aile danışmanı” ve ”Meslek elemanı” şeklinde ayrıma gidilmesinde üst normlara ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığından Yönetmeliğin 15. maddesinde de hukuka aykırı bir yön görülmediği,
Ayrıca, Gerçek Kişiler ve Özel Hukuk Tüzel Kişileri ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca Açılacak Aile Danışma Merkezleri Yönetmeliği’nin 14 ve 15. maddelerinde hukuka aykırılık bulunmadığından, Aile ve Tüketici Bilimleri Bölümü mezunu olduğu anlaşılan davacının, aile danışmanı olma istemiyle yaptığı başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde de hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davaya konu Yönetmelik maddelerinin Anayasa’nın 2. ve 5. maddeleri ile dayanak kanunlara aykırı olduğu; davacının aile danışmanı olma şartlarına haiz olduğu ve mezun olduğu bölüm olan “Aile Tüketici Bilimleri” bölümünün verdiği eğitimin de bu yönde olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Onuncu Dairesinin temyize konu 04/03/2019 tarih ve E:2014/2362, K:2019/1698 sayılı kararının ONANMASINA,
3.Kesin olarak, 21/09/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.