Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2019/2890 E. 2020/1916 K. 21.10.2020 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2019/2890 E.  ,  2020/1916 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/2890
Karar No : 2020/1916

TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
2-(DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …
DİĞER DAVALI : … Birliği
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Davacı ve davalı idarelerden Sivas Valiliği tarafından Danıştay Sekizinci Dairesinin 28/03/2019 tarih ve E:2016/2179, K:2019/2345 sayılı kararının aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin 03/11/2014 tarih ve 75 sayılı Genelgesi’nin (E) maddesinin 1. fıkrasında yer alan “ikamet ettiği köy/mahallelerin (seçim çevresinin) sandığında delege seçimine aday veya seçmen olarak katılabilir” düzenlemesi ile bu düzenleme uyarınca Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerine yapılan itirazın reddine dair Sivas İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile Sivas Merkezdeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerinin iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 28/03/2019 tarih ve E:2016/2179, K:2019/2345 sayılı kararıyla;
6964 sayılı Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanunu’nun 1/A, 4., 5., 6., 7., 8. ve 44. maddeleri ile anılan Kanun uyarınca yürürlüğe konulan 04/09/1959 tarih ve 10297 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Nizamnamesi’nin 5., 6., 7., 8., 10., 17., 18. ve 19. maddelerine yer verilerek;
Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin 03/11/2014 tarih ve 75 sayılı Genelgesi’nin (E) maddesinin 1. fıkrasında yer alan ibare yönünden;
Dava konusu Genelge’nin, Türkiye Ziraat Odaları Birliği tarafından, ziraat odaları genel kurul delege seçimlerini düzenlemek üzere çıkarıldığı; iptali istenilen (E) maddesinin 1. fıkrasında, “Bir ziraat odasının birden fazla seçim çevresinde çiftçilik faaliyeti bulunan veya ikametgahı ile çiftçilik faaliyetinin bulunduğu seçim çevresi farklı olan üye: ikamet ettiği köy/mahallelerin (seçim çevresinin) sandığında veya çiftçilik yaptığı köy/mahallelerden (seçim çevrelerinden) herhangi birinin sandığında delege seçimine (aday veya seçmen olarak) katılabilir.” düzenlemesine yer verildiği;
Genelge maddesinin devamında, bir üyenin birden fazla seçim çevresinde oy kullanamayacağı, ikametgahı ile çiftçilik yaptığı seçim çevresi farklı olan veya birden fazla seçim çevresinde çiftçilik faaliyetinde bulunan üyeden, hangi seçim çevresini tercih ettiği hususunda yazılı beyanına dayalı olarak oy kullanacağı yerin belirleneceği ve seçmen kaydının da o seçim çevresine ait seçmen listesinde yer alacağı düzenlemesinin bulunduğu;
Davaya konu Genelge’den sonra yürürlüğe giren Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin 26/10/2018 tarih ve 59 sayılı Genelgesi’nin “5.2.2. İkamet Ettiği Seçim Çevresi ile Çiftçilik Faaliyetini Yürüttüğü Seçim Çevresi/Çevreleri Farklı Olan Üyelerin Seçim Çevrelerinin Belirlenmesi” başlığı altında, ikametgah ettiği seçim çevresi ile çiftçilik faaliyetini yürüttüğü seçim çevresi/çevreleri (köy/mahalle) farklı olan üyelerin, ikamet ettiği seçim çevresinin (köy/mahallelerin) sandığında veya çiftçilik yaptığı seçim çevrelerinden (köy/mahallelerden) herhangi birinin sandığında delege seçimine (aday veya seçmen olarak) katılabileceği, üyelerin seçim çevrelerinin değiştirilmesini talep etmeleri halinde iki şarttan en az birini sağlıyor olmasının aranacağı, bu şartlardan ilkinin, üyenin delege seçimlerinde seçmen/aday olarak katılmayı talep ettiği seçim çevresinde çiftçilik faaliyetini yürütüp yürütmediğinin tespit edilmesi olduğu, ikinci şartın ise seçim çevresinde ikamet edilmesi olduğu düzenlemesinin yer aldığı;
6964 sayılı Kanun ve Nizamname hükümlerinde çiftçilik faaliyetinde bulunan ve çiftçilik belgesine sahip olan kimselerin ziraat odası delege seçimlerinde oy kullanacakları “seçim çevreleri”nin belirlenmesinde ikamet adresinin mi yoksa tarımsal faaliyette bulunulan yerin mi esas alınacağı yönünde açık bir düzenleme bulunmadığı; bu nedenle, delege adayının bir tercih yaparak sadece yerleşim yeri veya sadece zirai faaliyette bulunduğu yerde seçime girmesine yönelik bir engel bulunmadığı; ancak, çiftçilik mesleği ve çiftçilik mesleğinin nitelikleri göz önünde bulundurulduğunda tarımsal faaliyetlerin yürütüldüğü yerde oy kullanılması gerektiği sonucuna ulaşılmakta olup, dava konusu Genelge ile bu konuda seçimlik hak verilmesinde hukuka uygunluk görülmemekle birlikte, davaya konu Genelge’nin Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin 26/10/2018 tarih ve 59 sayılı Genelgesi ile yürürlükten kaldırılması nedeniyle, karar tarihinde yürürlükte bulunmayan Genelge hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği;
Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerine davacı tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin Sivas İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi yönünden;
Aktarılan mevzuat hükümlerine göre Ziraat Odaları delege seçimlerinde oy kullanabilmek için ziraat odası azası (üyesi) olmanın zorunlu tutulduğu; Ziraat Odalarına üyeliğin ve üyelikle ilgili işlemlerin nasıl ve ne şekilde olacağı hususlarının gerek 6964 sayılı Kanun’un 5. maddesinde gerekse bu Kanun’a dayanılarak çıkarılan Tüzüğün 1 ila 8. maddelerinde açıkça düzenlendiği; Tüzüğün 8. maddesinde de azalık durumları kesinleşenlere ziraat odası tarafından bir azalık karnesi verileceği, 13. maddesinde ise azalık cetvelinde ismi bulunmamakla birlikte azalık karnesini ibraz edenlerin cetvele ilave olunacağı ve seçime iştirak ettirileceğinin kurala bağlandığı; 6964 sayılı Kanun’un 5. maddesi ile, muhtarlar, üyelik durumlarında meydana gelecek değişiklikleri yılda bir defa, Tüzük’te gösterilecek bir zamanda odalara bildirmekle yükümlü tutulmak suretiyle üye kayıtlarının diğer bir ifade ile seçmen listelerinin güncellenmesinin amaçlandığı ve listeler güncel olmasa dahi azalık karnesi ile oy kullanılabileceği;
Diğer yandan, Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Nizamnamesi’nin 19. maddesi uyarınca ilgililer tarafından Valiliklere ve Kaymakamlıklara yapılacak şikayet veya itiraz başvurularının kapsamının, ancak sandık başı işlerinden dolayı sandık kurullarına yapılacak itiraz sonucu sandık kurulları tarafından verilen kararlar ve bu süreçte sandık kurulu tarafından düzenlenecek sandıkbaşı tutanağı ile ilgili olması gerektiği ve idare kurulunun ancak bu kapsamda yapılmış şikayet ve başvuruları inceleyebileceği;
Davacı tarafından, Sivas merkez mahallelerde yapılan delege seçimlerine katılan ve seçilen delegelerin, azalık durumlarının kesinleştiği seçim çevrelerinden seçime katılmaları gerekirken 6964 sayılı Kanun ve Nizamname hükümlerine aykırı olarak seçim çevrelerinin dışından farklı seçim çevrelerinden seçime katılmak suretiyle seçildiklerinden, hukuka ve kanuna aykırı olarak seçilen delegelere itiraz ederek ilgili mahallede tarımsal arazisi ve çiftçisi bulunmayan delegeliklerin iptali istemiyle Valiliğe yapılan başvurunun, Valilikçe oluşturulan komisyon raporunun değerlendirilmesi sonucunda dava konusu Genelge gerekçe gösterilerek reddedildiği; davalı idareye yapılan başvurunun içeriğinin, seçim günü sandıkbaşı işlerinden dolayı azalar tarafından yapılan şikayet veya itiraz üzerine sandık kurulu tarafından alınmış bir karara veya seçim günü Tüzüğün 17. maddesi uyarınca hazırlanan tutanakların tanzim işleri aleyhinde olmadığı, üyelerin seçim çevrelerinin tarımsal faaliyet yaptığı yer mi yoksa ikamet ettiği yer mi olması gerektiğine ilişkin ihtilaftan doğduğu, bu haliyle Tüzüğün I. Bölümü kapsamında bulunduğu;
Bu durumda, 6964 sayılı Kanun’un 4. ve 5. maddeleri ile Tüzüğün 1-8. maddelerinin yer aldığı I. Bölümü uyarınca üye cetvellerinin hazırlanması, ilanı ve üyelik kayıtlarına itiraz oda yetkili organlarınca değerlendirilecek bir husus olup bu konuya ilişkin Valilik bünyesinde oluşturulan (mahalli idare kurulu niteliği de taşımayan) Ziraat Odası Delege Seçimi İtirazları İnceleme ve Değerlendirme Komisyonunun bir karar alma yetkisi bulunmadığından tesis edilen işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık görülmediği;
Öte yandan; Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Nizamnamesi’nin 19. maddesi uyarınca ilgililer tarafından kazalarda kaymakamlıklara vilayetlerde valiliklere Sandık kurullarının kararları ve tutanakların tanzim işlemleri aleyhine yapılan şikayetlerin Mahalli İdare Heyetlerince (ilçelerde İlçe İdare Kurulu, illerde İl İdare Kurulu) incelenebileceği;
5442 sayılı İl İdaresi Kanunu’nun İl İdare Kurulunun oluşumunu düzenleyen 57. maddesinde; ”İl idare kurulu, valinin başkanlığı altında hukuk işleri müdürü, defterdar, milli eğitim, bayındırlık, sağlık ve sosyal yardım, tarım ve veterner müdürlerinden teşekkül eder. Vali, idare kuruluna başkanlık etmek üzere vali muavinini görevlendirebilir.” hükmünün yer aldığı;
Olayda, davalı idare tarafından 31/12/2014 tarihli Valilik onayı ile bir komisyon oluşturulduğu ve dava konusu işlemin bu komisyon raporu dikkate alınmak suretiyle tesis edildiği; mevzuat hükümleri uyarınca İl İdare Kurulu tarafından incelenmesi gereken konunun, yetkisi bulunmayan bir komisyon tarafından incelenerek işlem tesis edildiği dikkate alındığında dava konusu işlemde bu yönüyle de hukuka uyarlık görülmediği;
Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerinin iptali istemi yönünden;
Dava dosyasında, Nizamname’nin 8. maddesinde azalık karnesine azanın adı, soyadı, babasının adı, doğum yeri ve tarihi, işi ve hangi seçim çevresinde rey vereceğinin yazılacağı ve ayrıca seçim hanelerinin de bulunacağının belirtildiği, Nizamname’nin 17. maddesinde ise, reylerin sayımı ve neticelerin sayım cetvellerine geçirilmesi biter bitmez, sandık kurulu başkanının neticeleri yüksek sesle ilan edeceği, bundan sonra bir tutanak tanzim edileceği, bu tutanakta ise listede adları bulunmadığı halde azalık karneleri mevcut olduğu için listeye ilave edilenlerin sayısının yer alacağının düzenlendiği, anılan düzenlemelere göre, 2014 yılı Sivas Ziraat Odası delege seçimlerinde azalık belgesinde belirtilen seçim çevresi dışında oy kullanılıp kullanılmadığı, kullanılmış ise buna ilişkin bilgi ve belgelerin gönderilmesi ve azalık belgesinde belirtilen seçim çevresi dışında oy kullanılmasının seçim sonucunu etkileyip etkilemediğinin bildirilmesinin istenilmesine ilişkin Dairelerinin 18/12/2018 tarih ve E:2016/2179 sayılı ara kararı üzerine, Ziraat Odaları Birliğince; gelişen koşullarda Kanun’un değişik tarihlerde hemen hemen tüm maddeleri değişikliğe uğrarken, bu değişikliklere paralel olarak Nizamname’de gerekli değişikliklerin yapılmadığı, bu şekilde Kanun’da azalık karnesi uygulamasının kaldırıldığı, ancak Nizamname’den kaldırılmadığı, bu nedenle halihazırda fiili olarak azalık karnesi uygulamasının sürdürülmediği, azalık karnesi uygulaması sürdürülmemekle birlikte 2014 yılı Aralık ayında yapılan seçimlerde seçim çevresinin dışında oy kullanılmadığı, bu sebeple seçim sonucunun etkilenmesinin de söz konusu olmayacağı belirtilmiş, Sivas Valiliğinin ise, yapılan incelemelerde kesinleşen azalık cetvelleri ile kullanılan oylar kapsamında seçim çevresi dışında oy kullanıldığına dair komisyonca bir tespit yapılmadığı, yine seçim evrakları üzerinden Valilikçe yapılan incelemede Kanun ve Nizamname’ye aykırı seçim çevresi dışında oy kullanıldığına dair sandık kurulu başkanlıkları veya ilgililerce bir itiraz ve şikayet olduğuna dair herhangi bir tutanak ya da bilgiye rastlanmadığını bildirdiği;
Bu durumda, dosyada bulunan bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, davacının iddia ettiği hususlarla ilgili olarak seçim sonucunu etkileyen somut delil bulunmadığından, seçimin iptali isteminin reddi gerekiği gerekçesiyle;
Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin 03/11/2014 tarih ve 75 sayılı Genelgesi’nin (E) maddesinin 1. fıkrasında yer alan “ikamet ettiği köy/mahallelerin (seçim çevresinin) sandığında delege seçimine aday veya seçmen olarak katılabilir” hükmü yönünden karar verilmesine yer olmadığına; Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerine yapılan itirazın reddine ilişkin Sivas İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptaline, Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerinin iptali isteminin reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından, Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin 26/10/2018 tarih ve 2018/59 sayılı Genelgesi’nde dava konusu 03/11/2014 tarih ve 75 sayılı Genelge’nin yürürlükten kaldırıldığına dair bir ibarenin bulunmadığı; Dairenin dava konusu Genelge düzenlemesinin hukuka uygun olmadığını belirttiği, bu nedenle delege seçimlerinin iptal edilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
Davalı idarelerden Sivas Valiliği tarafından, seçimlerin kesinleşen azalık cetveline göre yapılacağı, itirazların Valilik makamına değil, Oda İdare heyetlerine yapılması gerektiği, davacının itirazının gerek başvurulan makam gerekse içerik itibarıyla yersiz olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI :

Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
Davalı idareler tarafından; bir mevzuat düzenlemesinin açık veya örtülü olarak yürürlükten kaldırılabileceği, önceki genelgenin yürürlükten kaldırıldığının açıkça belirtilmemesi ve iki genelgenin çatışması durumunda yeni tarihli genelgenin esas alınacağı, olayda yeni Genelge’nin dava konusu Genelge’yi zımnen yürürlükten kaldırdığı ve delege seçimlerinde mevzuata göre oluşturulan seçim çevrelerinde usulüne uygun olarak oy kullanıldığı belirtilerek davacının temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘IN DÜŞÜNCESİ : Davacının temyiz isteminin kısmen kabulü ile Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 28/03/2019 tarih ve E:2016/2179, K:2019/2345 sayılı kararının, Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerinin iptali istemine yönelik davanın reddine ilişkin kısmının bozulmasına, davacının temyiz isteminin kısmen reddi ile dava konusu Genelge düzenlemesi yönünden karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmın onanmasına; davalı idarelerden Sivas Valiliğinin temyiz isteminin reddi ile Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerine yapılan itirazın reddine ilişkin Sivas İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptaline ilişkin kısmının onanmasına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Davacı tarafından, Sivas merkez mahallelerde yapılan delege seçimlerine katılan ve seçilen delegelerin, üyelik durumlarının kesinleştiği seçim çevrelerinden seçime katılmaları gerekirken 6964 sayılı Kanun ve Nizamname hükümlerine aykırı olarak seçim çevrelerinin dışından farklı seçim çevrelerinden seçime katılmak suretiyle seçildiklerinden, hukuka ve kanuna aykırı olarak seçilen delegelere itiraz edilerek ilgili mahallede tarımsal arazisi ve çiftçisi bulunmayan delegeliklerin iptali istemiyle Valiliğe başvuruda bulunulmuştur.
Valilikçe oluşturulan komisyon raporunun değerlendirilmesi sonunda dava konusu Genelge gerekçe gösterilerek bu başvuru reddedilmiştir.
Bunun üzerine temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT :
6964 sayılı Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 1/A maddesinde; ” (…) Seçim çevresi: Oda genel kurulu için yapılacak seçimlerde her köy; kasaba ve şehirlerde ise mahalle muhtarlığı birer seçim çevresini ifade eder.” kuralına yer verilmiş, 4. maddesinde çiftçilikle iştigal eden gerçek ve tüzel kişilerin ziraat odalarının asli üyesi olduğu, 5. maddesinde; ”4 üncü maddede yazılı asli üyelerden gerçek kişiler hakkında, tüzükte istenen bilgiler köy veya mahalle ihtiyar heyetlerince, cetvel halinde düzenlenip onaylandıktan sonra muhtarlıklar tarafından il merkezlerinde valilere, ilçelerde kaymakamlara verilir. Bu cetveller odalar tarafından onaylanır ve bir ay süre ile ilan tahtasına ve köylerde muhtarlıklar tarafından herkesin görebileceği bir yere asılır. Muhtarlar, üyelik durumlarında meydana gelecek değişiklikleri yılda bir defa, tüzükte gösterilecek bir zamanda odalara bildirmekle yükümlüdür. Diğer asli üyeler, çiftçiliğe başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde şekli Tüzükte gösterilen üyelik beyannamelerini, il merkezlerinde valilere ilçelerde kaymakamlara vermeye mecburdurlar. Üyelik kaydına ilişkin itirazlar, Tüzükte yazılı usule göre oda yönetim kurulunca karara bağlanır. Yönetim kurulu kararına karşı itirazlar, tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde oda meclisine yapılır.” düzenlemelerine yer verilmiş, 6. maddesinde, Oda Genel Kurulu ziraat odalarının organları arasında sayılmıştır.
Kanun’un “Oda Genel Kurulu ve Görevleri” başlıklı 7. maddesinde; “Oda genel kurulu seçim çevresinden gelen delegelerden oluşur. (…) Seçilecek delegelerde aranan özellikler ve seçim usulleri tüzükte gösterilir. (…) ” kuralı getirilmiş, “Genel Kurulları Toplantıya Çağrı ve Organ Seçimlerinin Yapılması” başlıklı 8. maddesinde; Ziraat Odaları ile Ziraat Odaları Birliğinin organ seçimlerinin, yargı gözetimi altında gizli oy ve açık tasnif esasına göre yapılacağı belirtilerek, seçimin nasıl yapılacağı açıklanmış, ilan süresi içinde listeye yapılacak itirazların hakim tarafından inceleneceği ve en geç iki gün içinde kesin olarak karara bağlanacağı, bu suretle kesinleşen listeler ile toplantıya ilişkin diğer hususların, hakim tarafından onaylanarak ilgili Ziraat Odası veya Ziraat Odaları Birliğine gönderileceği, seçimin devamı sırasında yapılan işlemler ile tutanakların düzenlenmesinden itibaren iki gün içinde seçim sonuçlarına yapılacak itirazların, hakim tarafından aynı gün inceleneceği ve kesin olarak karara bağlanacağı, itiraz süresinin geçmesi ve itirazların karara bağlanmasından hemen sonra hakimin, kesin sonuçları ilan edeceği ve ilgili Ziraat Odası ile Ziraat Odaları Birliğine bildireceği, hakimin seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir usulsüzlük veya kanuna aykırı uygulama nedeniyle seçimlerin iptaline karar verdiği takdirde, süresi bir aydan az ve iki aydan fazla olmamak üzere seçimin yenileneceği pazar gününü tespit ederek ilgili Oda veya Ziraat Odaları Birliğine bildireceği düzenlenmiş, 44. maddesinde de; ” Bu kanunun yayımı tarihinden itibaren 6 ay içinde kanunun tatbik suretini göstermek ve kanunun Nizamnameye atfettiği hususları tanzim eylemek üzere Ziraat Odaları temsilcileri ve Ziraat Vekaletince müştereken bir Nizamname hazırlanır.” kuralına yer verilmiştir.
6964 sayılı Kanun uyarınca yürürlüğe konulan 04/09/1959 tarih ve 10297 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Nizamnamesi’nin 5. maddesinde; “Ziraat odalarına yeniden aza kaydedilmeleri veya azalıktan çıkarılmaları lazım gelen veya oda azası iken çiftçilik varlığında değişiklik olan hakiki şahısları, her yıl Eylül ayı içinde oda idare heyetlerine bildirmekle mükelleftirler. Kurumlar, ilk beyannamelerinde malümatta husule gelen değişiklikleri, değişikliğin vuku bulduğu tarihten itibaren bir ay zarfında bir ek beyanname ile azası bulundukları oda idare heyetlerine bildirirler.”, 6. maddesinde; “Azalığa kayıt olunan kurumların ve hakiki şahısların odalarda hususi sicili tutulur. Sicile kayıt keyfiyeti odalarca kurumlara yazı ile bildirilmekle beraber, azalık cetvelinin hususi sütununa da işlenir. Kurumlar, hangi seçim çevresinin azalık cetveline ithal edilmişlerse, o çevrede reye iştirak ederler. Bu husus kendilerine yapılan tebligatta da ayrıca belirtilir. Hakiki şahısların azalığa kayıtları bir cetvel halinde kayda esas teşkil eden beyanname cetvellerini vermiş olan muhtarlığa gönderilir. Bu cetveller, muhtarlıkta 15 gün asılmak suretiyle ilan olunur. İlanın askıya alınması ve askıdan indirilmesi, tarihleri ile birlikte, zabıt varakası ile tesbit edilir. Zabıt varakası muhtar ve ihtiyar heyeti tarafından imzalanır. Bu ilan tebliğ yerine geçer.”, 7. maddesinde “Alakalılar, kayıt muamelesine, yazı ile vaki tebligatta tebliğ tarihinden; ilanla vaki tebligatta, ilan müddetinin hitamı tarihinden itibaren 15 gün zarfında idare heyeti nezdinde itiraz edebilirler. Bu itiraz yazı ile yapılır. İtirazın müstenidatı itiraznameye bağlanır, oda heyeti bu itirazı, lüzumlu tetkikat ve icap ederse tahkikatı yaptıktan sonra ve itiraz tarihinden itibaren üç ay müddet içinde karara bağlar. Kararlar, itirazı yapana karar tarihinden itibaren bir hafta içinde yazı ile bildirilir. İdare heyeti kararına tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde yapılacak itiraz oda meclisince tetkik edilerek kati karara bağlanır. İtiraznameler ya doğrudan doğruya Ziraat Odalarına veya köy ve mahalle muhtarlarına verilir. Muhtarlar müracaat tarihini itirazname üzerinde tesbit ve mühür ve imza ile tasdik ederek derhal oda idare heyeti reislerine gönderirler.”, 8. maddesinde ise; “Azalık durumları katileşenlere Ziraat Odası tarafından bir azalık karnesi verilir. Azalık karnesine azanın adı, soyadı, babasının adı, doğum yeri ve tarihi, işi ve hangi seçim çevresinde rey vereceği yazılır ve ayrıca seçim haneleri de bulunur. Azalık durumları kesinleşen seçim çevrelerine ait kati azalık cetvelleri her yıl oda tarafından o çevre muhtarlığına gönderilir.” düzenlemeleri yer almıştır.
Ziraat Odaları ve Ziraat Odaları Birliği Nizamnamesi’nin II. Bölümünde yer alan 10. maddesinde; “Delege seçimleri, seçim çevreleri içinde yapılır. Oda azaları ancak kendi seçim çevrelerinde reylerini kullanabilirler. Birden fazla seçim çevresinde rey vermek yasaktır.” kuralı, 17. maddesinde; ”Reylerin sayımı ve neticelerin sayım cetvellerine geçirilmesi biter bitmez, sandık kurulu başkanı neticeleri yüksek sesle ilan eder. Bundan sonra bir tutanak tanzim edilerek muhtar ve azalar tarafından imzalanır ve resmi mühürle mühürlenir. Bu tutanakta aşağıda yazılı;
a) Rey vermenin yapıldığı tarih ve gün;
b) Oyların tasnifi için sandığın hangi saatte açıldığı;
c) Muhtarlıktaki listeye göre rey vereceklerin sayısı;
d) Listede adları bulunmadığı halde azalık karneleri mevcut olduğu için listeye ilave edilenlerin sayısı;
e) Rey kullananların sayısı (…);
k) İtiraz edilmiş ve ihtilaflı görülmüş fakat muteber addolunmuş rey puslalarının sayısı;
l) Rey vermede kanuna ve nizamnameye aykırılık bulunduğu haber verilmiş, şikayet veya itirazda bulunulmuş ise, bunların nelerden ibaret olduğu ve kurulca bunun üzerine ne karar verildiği;
m) Seçimi kazanan asıl ve yedek delegelerin adları, soyadları ve aldıkları rey miktarı, hususlar belirtilir, düzenlemeleri, 18.maddesinde; ”Sandık başı işlerinden dolayı sandık kurullarına ilgili ziraat odası azası tarafından yapılacak itiraz veya şikayetler kurulca derhal karara bağlanır ve itirazı yapana sandık başında tefhim edilir. Alakalısı bu karara da itiraz ederse keyfiyet tutanağa geçirilir. Sandık kurullarına, en geç yukarıki maddede yazılı tutanağın tanzimine kadar, şikayet ve itirazda bulunulabilir. İhbar, şikayet veya itirazda bulunan, adını, soyadını ve adresini açıkça bildirmezse müracaatı tetkik edilmez.” kuralına, 19. maddesinde de; ”Sandık kurullarının kararları ve tutanakların tanzim işlemleri aleyhine alakalılar tarafından derhal sandık kurulu vasıtasiyle veya nihayet rey verme gününün ertesi günü saat 17 ye kadar mahalli idare heyetlerince tetkik edilmek üzere sözle veya yazı ile kazalarda kaymakamlıklara vilayetlerde valiliklere şikayet veya itirazda bulunulabilir. (…) İdare heyetlerinin kararları müracaatı yapanlara yazı ile bildirilir veya hazır iseler tefhim olunur.” kuralına yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçesi yukarıda açıklanan Danıştay Sekizinci Dairesi kararının, Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin 03/11/2014 tarih ve 75 sayılı Genelgesi’nin (E) maddesinin 1. fıkrasında yer alan “ikamet ettiği köy/mahallelerin (seçim çevresinin) sandığında delege seçimine aday veya seçmen olarak katılabilir” hükmü yönünden karar verilmesine yer olmadığına; Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerine yapılan itirazın reddine ilişkin Sivas İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptaline ilişkin kısmı, aynı gerekçeler ile Kurulumuzca da uygun bulunmuş olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararın anılan kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Daire kararının Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerinin iptali istemine yönelik davanın reddine ilişkin kısmına gelince;
Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin 03/11/2014 tarih ve 75 sayılı Genelgesi’nin (E) maddesinin 1. fıkrasında; “Bir ziraat odasının birden fazla seçim çevresinde çiftçilik faaliyeti bulunan veya ikametgahı ile çiftçilik faaliyetinin bulunduğu seçim çevresi farklı olan üye: ikamet ettiği köy/mahallelerin (seçim çevresinin) sandığında veya çiftçilik yaptığı köy/mahallelerden (seçim çevrelerinden) herhangi birinin sandığında delege seçimine (aday veya seçmen olarak) katılabilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Her ne kadar Daire kararında, davaya konu Genelge’nin Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin 26/10/2018 tarih ve 59 sayılı Genelgesi ile yürürlükten kaldırılması nedeniyle, karar tarihinde yürürlükte bulunmayan Genelge hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de “… 6964 sayılı Kanun ve Nizamname hükümlerinde çiftçilik faaliyetinde bulunan ve çiftçilik belgesine sahip olan kimselerin ziraat odası delege seçimlerinde oy kullanacakları “seçim çevreleri”nin belirlenmesinde ikamet adresinin mi yoksa tarımsal faaliyette bulunulan yerin mi esas alınacağı yönünde açık bir düzenleme bulunmadığı; bu nedenle, delege adayının bir tercih yaparak sadece yerleşim yeri veya sadece zirai faaliyette bulunduğu yerde seçime girmesine yönelik bir engel bulunmadığı; ancak, çiftçilik mesleği ve çiftçilik mesleğinin nitelikleri göz önünde bulundurulduğunda tarımsal faaliyetlerin yürütüldüğü yerde oy kullanılması gerektiği sonucuna ulaşılmakta olup, dava konusu Genelge ile bu konuda seçimlik hak verilmesinde hukuka uygunluk görülmemekle birlikte, (…)” şeklindeki gerekçeye yer verilmek suretiyle dava konusu düzenlemenin hukuka uygun olmadığı belirtilerek, çiftçilik mesleği ve çiftçilik mesleğinin nitelikleri göz önünde bulundurulduğunda tarımsal faaliyetlerin yürütüldüğü yerde oy kullanılması gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca Daire kararında, delege seçimlerine yönelik itirazın, üyelerin seçim çevrelerinin tarımsal faaliyet yaptığı yer mi yoksa ikamet ettiği yer mi olması gerektiğine ilişkin ihtilaftan doğduğu belirtilmiştir.
Bu bağlamda; Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerinin iptali istemine yönelik yargısal incelemenin de seçim çevrelerinin tarımsal faaliyetin yürütüldüğü yer olarak belirlenip belirlenmediği ve ilgililerin tarımsal faaliyetlerini yürüttükleri yerde oy kullanıp kullanmadıklarıyla ilgili olarak yapılması gerekmektedir.
Danıştay Sekizinci Dairesinin 18/12/2018 tarih ve E:2016/2179 sayılı ara kararında, 2014 yılı Sivas Ziraat Odası delege seçimlerinde azalık belgesinde belirtilen seçim çevresi dışında oy kullanılıp kullanılmadığı, kullanılmış ise buna ilişkin bilgi ve belgelerin gönderilmesi ve azalık belgesinde belirtilen seçim çevresi dışında oy kullanılmasının seçim sonucunu etkileyip etkilemediğinin bildirilmesinin istenilmesi üzerine, Ziraat Odaları Birliği tarafından; gelişen koşullarda Kanun’un değişik tarihlerde hemen hemen tüm maddeleri değişikliğe uğrarken, bu değişikliklere paralel olarak Nizamname’de gerekli değişikliklerin yapılmadığı, bu şekilde Kanun’da azalık karnesi uygulamasının kaldırıldığı, ancak Nizamname’den kaldırılmadığı, bu nedenle halihazırda fiili olarak azalık karnesi uygulamasının sürdürülmediği, azalık karnesi uygulaması sürdürülmemekle birlikte 2014 yılı Aralık ayında yapılan seçimlerde seçim çevresinin dışında oy kullanılmadığı, bu sebeple seçim sonucunun etkilenmesinin de söz konusu olmayacağı belirtilmiş; Sivas Valiliğince de, yapılan incelemelerde kesinleşen azalık cetvelleri ile kullanılan oylar kapsamında seçim çevresi dışında oy kullanıldığına dair komisyonca bir tespit yapılmadığı, yine seçim evrakları üzerinden Valilikçe yapılan incelemede Kanun ve Nizamname’ye aykırı seçim çevresi dışında oy kullanıldığına dair sandık kurulu başkanlıkları veya alakalılarca bir itiraz ve şikayet olduğuna dair herhangi bir tutanak ya da bilgiye rastlanmadığının bildirilmesi üzerine Dairece, davacının iddia ettiği hususlarla ilgili olarak seçim sonucunu etkileyen somut delil bulunmadığı gerekçesiyle, seçimin iptali isteminin reddine karar verilmiştir.
Danıştay Sekizinci Dairesinin bahse konu ara kararında istenilen bilgi ve belgeler ile idarece ara kararına verilen cevabın, delege seçimlerinin iptali istemine yönelik iddiaların karşılanması ve uyuşmazlığın bu kısmının çözüme kavuşturulması noktasında yeterli açıklıkta olmadığı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, Dairece, seçmenlerin tarımsal faaliyette bulundukları yer dışında seçime katılıp katılmadıkları durumunun açıklığa kavuşturulması sağlandıktan sonra karar verilmesi gerekirken, bu yönde yapılmış açık ve somut bir tespit olmaksızın verilen Daire kararının dava konusu delege seçimlerinin iptali istemi yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarelerden Sivas Valiliğinin temyiz isteminin reddine, davacının temyiz isteminin kısmen kabulüne,
2. Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 28/03/2019 tarih ve E:2016/2179, K:2019/2345 sayılı kararının Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerinin iptali istemine yönelik davanın reddine ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Anılan kararın, Türkiye Ziraat Odaları Birliğinin 03/11/2014 tarih ve 75 sayılı Genelgesi’nin (E) maddesinin 1. fıkrasında yer alan “ikamet ettiği köy/mahallelerin (seçim çevresinin) sandığında delege seçimine aday veya seçmen olarak katılabilir” ibaresi yönünden karar verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm fıkrası ile Sivas şehir merkezindeki 62 mahallede yapılan delege seçimlerine yapılan itirazın reddine ilişkin Sivas İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptaline ilişkin kısmının ONANMASINA,
4. Bozulan kısım yönünden yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
5. 21/10/2020 tarihinde, oybirliği ile kesin olarak karar verildi.