Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2019/2785 E. 2020/2719 K. 25.11.2020 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2019/2785 E.  ,  2020/2719 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/2785
Karar No : 2020/2719

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı – …
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av…

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onbeşinci Dairesinin 05/02/2019 tarih ve E:2017/900, K:2019/386 sayılı kararının iptale ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 07/03/2017 tarih ve 30000 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin; 3. maddesinin, 6. maddesi ile “deneyim şartı aranmayan sertifika sınıflarında sürücü sertifikasının fotokopisi.” ibaresinin yürürlükten kaldırılmasının, 14. maddesinin, 18. maddesi ile eklenen 3. fıkrasının, 25. maddesi ile eklenen 4. fıkrasının ve 27. madde ile değiştirilen 5. fıkrasının, 22.04.2017 tarih ve 30046 sayılı Resmi Gazete’de Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin; 9. maddesinin, 15/03/2017 tarihinde yayımlanan Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Derslerini İnceleme ve Kontrol ile Direksiyon Eğitimi Dersi Sınav Yönergesi’nin 7. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin, 10. maddesinin ve 11. maddesinin 7. fıkrasının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onbeşinci Dairesinin 05/02/2019 tarih ve E:2017/900, K:2019/386 sayılı kararıyla;
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 42. maddesinde; sürücülerin eğitimleri ve sınavları, eğitimlerin ve sınavların süresi, içeriği ve yapılacağı yerlerin özellikleri, sınav yapıcıların nitelikleri ve eğitimi ile diğer usul ve esaslar İçişleri Bakanlığının uygun görüşü alınarak Millî Eğitim Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirleneceği, 123. maddesinin; 1. fıkrasında; motorlu taşıt sürücüsü yetiştirmek, yetişmiş olanlara sınav sonucu sertifika vermek, trafik ile ilgili öğretim ve eğitim yaptırmak üzere kamu kurumları ile diğer hakiki ve hükmi şahıslara Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığınca ilgili mevzuatına göre sürücü kursları açma izni verileceği, 2. fıkrasında; sürücü kurslarının sürücü belgesi cinslerine göre sınıflandırılması, hangi sınıf kursun kimler tarafından açılabileceği, öğretim ve eğitim konuları ile metodu, kurs süreleri, kurslar için eğitim ve öğretimde kullanılacak bina, araç, gereç ve teçhizatın nitelik ve niceliği, teminat miktarları, sertifika sınavlarının esas ve usulleri, sertifika aranmayacak sürücü belgesi sınıfları ve bunların sınavları İçişleri Bakanlığının uygun görüşü üzerine Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığınca çıkartılan yönetmelikle belirleneceği hükmüne yer verildiği,
Dava konusu 07/03/2017 tarih ve 30000 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin;
3. maddesi yönünden;
Dava konusu düzenleme ile direksiyon eğitimi dersi sınavında kursiyerlerin başarısız olması hâlinde kayıtlı olunan kurslara yaptırım öngörüldüğü, ancak mevzuat kapsamında sınavı değerlendirilen kursiyerin, Direksiyon Eğitimi Dersi Sınav Değerlendirme Formunda (EK-4) belirlenen kriterlere uygun araç kullanamaması durumunda zaten başarısız sayılacağı, ayrıca kurs tarafından kursiyere mevzuata uygun eğitim verilip verilmediği hususunun da davalı idarece denetlenebileceği, nitekim anılan Yönetmeliğin 7. maddesinin 6. fıkrası uyarınca, öngörülen eğitimi vermeyen kurslar için yaptırım uygulanabileceği, kaldı ki özel öğretim kurumu niteliğinde olan motorlu taşıt sürücüleri kursları hakkında 5580 sayılı Kanun, Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği ve sair mevzuat kapsamında, belirlenen kurallara aykırılık hâlinde yaptırım uygulanabileceği,
Motorlu taşıt sürücü kursuna kayıtlı kursiyerlerin direksiyon eğitimi dersi sınavındaki başarı durumunun kursun başarı değerlendirilmesinde bir ölçüt olarak kabul edilebilir ise de, kursun mevzuatta aranan tüm koşulları yerine getirmesine ve gerekli eğitimi vermesine rağmen, kursiyerlerin direksiyon eğitimi dersi sınavında gereken dikkat, özen ve çabayı sarf etmemesinin veya heyecan, stres gibi nedenlerle başarısız olmasının sorumluluğunun, kursiyerle herhangi organik bir bağı bulunmayan eğitim kuruluşuna yüklenmesi yolundaki dava konusu düzenlemede, hukuka ve hakkaniyete uyarlık bulunmadığı, kamu yararı ve hizmet gerekleri ile de bağdaşmadığı,
6. maddesi ile “deneyim şartı aranmayan sertifika sınıflarında sürücü sertifikasının fotokopisi.” ibaresinin yürürlükten kaldırılması yönünden;
Dava konusu düzenleme ile, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliği’nin 11. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde yer alan 6 numaralı alt bendinde yer alan “deneyim şartı aranmayan sertifika sınıflarında sürücü sertifikasının fotokopisi.” ibaresinin yürürlükten kaldırıldığı, sahip olduğu sürücü belgesi dışında başka sınıf sürücü belgesi almak amacıyla sürücü kurslarına kayıt olacaklardan istenecek belgeleri belirleme hususunda davalı idarenin yetkisi bulunduğu, düzenlemede üst hukuk normlarına ve hukuka aykırılık bulunmadığı,
14. maddesi yönünden;
Dava konusu değişiklik ile, kursta görevli eğitim personelinin etkin ve verimli bir şekilde kullanılarak kaliteli bir eğitim verilmesi, usta öğretici tarafından yeterli görülmeyen ya da kendini yeterli görmeyip ilave direksiyon eğitimi dersi alan veya sınavda başarısız olup tekrar sınava girebilmek için ders alan kursiyerlerin başka bir eğitim görevlisinden ders alabilme imkanının sağlanmasının amaçlandığı,
Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliği’nin 7. maddesinde, kurslarca verilmesi gereken en az direksiyon eğitimi ders saati sayısının belirlendiği, maddede belirtilen sürede direksiyon eğitimi verilebilmesi için ise, kursa kayıtlı kursiyer sayısı ile kursta görev yapan eğitim personeli sayısının uyumlu olması gerektiği,
Buna göre, dava konusu düzenlemede kamu yararı, hizmet gerekleri ve hukuka aykırılık bulunmadığı,
18. maddesi ile eklenen 3. fıkrası yönünden;
Dava konusu düzenleme ile, motorlu taşıt sürücü kurslarında sürekli aynı araçların kullanılmasının ve sürekli aynı usta öğreticilerin görevlendirilmesinin önüne geçilerek, kurslarda bulunan farklı araçların ve usta öğreticilerin görev almalarının sağlanması suretiyle, etkin ve verimli çalışmanın sağlanmasının amaçlandığı, dava konusu düzenlemede üst hukuk normlarına aykırılık bulunmadığı,
25. maddesi ile eklenen 4. fıkrası yönünden;
Dava konusu düzenleme ile, mevzuat gereğince vermesi gereken eğitimleri veren özel motorlu taşıt sürücüleri kursları tarafından kursiyerlerden talep edilecek olan taban fiyatın komisyonca belirlenmesi suretiyle sürücü kursları arasındaki haksız rekabetin önlenmesinin ve kursiyerlerden alınacak ücretlerde belirliliğin sağlanılmasının amaçlandığı, belirlenen ücretlerin altında kursiyer kabul etmek suretiyle yönetmelik hükmüne aykırı hareket ettiği tespit edilen kurslara, söz konusu amacı sağlamaya yönelik olarak müeyyide uygulanması yolunda getirilen dava konusu düzenlemede kamu yararı, hizmet gerekleri ve hukuka aykırılık bulunmadığı,
27. madde ile değiştirilen 5. fıkrası yönünden;
Dava konusu düzenleme ile, farklı çalışma saatleri göz önünde bulundurularak direksiyon eğitimlerinin kursiyerin ders programına göre belirlemeye ve kurslara esnek saatler aralığında çalışma imkanı tanınarak yaşanan sorunların engellenmeye çalışıldığı, dava konusu düzenlemede kamu yararı, hizmet gerekleri ve hukuka aykırılık bulunmadığı,
Dava konusu22/04/2017 tarih ve 30046 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 9. maddesi yönünden;
Dava konusu düzenleme ile, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 53. maddesi gereğince kursiyerlerle yapılan kayıt sözleşmesinde belirtilen tüm hizmetleri vereceğini taahhüt eden kursların, 43. maddenin 2. fıkrasında düzenlenen kayıt ücreti haricinde tekrar kursiyerlerden sınav ücreti talep etmelerinin önüne geçilmesinin amaçlandığı,
Söz konusu ücretin, Yönetmeliğin aynı maddesinin 2. fıkrasında komisyonlar tarafından belirlenen ve kursun eğitim maliyeti, kursiyerlerin girebileceği sınav ile sınavda kullanılacak araçların yakıt giderleri ve görevlendirilen usta öğreticinin sınav günündeki ücretini içeren, kursiyerlerin kurslara kayıt esnasında peşinen istenilen ücretten farklı olduğu, düzenlemede kamu yararı, hizmet gerekleri ve hukuka aykırılık bulunmadığı,
Dava konusu 15/03/2017 tarihinde yayımlanan Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Derslerini İnceleme ve Kontrol ile Direksiyon Eğitimi Dersi Sınav Yönergesi’nin 7. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin, 10. maddesinin ve 11. maddesinin 7. fıkrası yönünden;
Dava konusu Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Derslerini İnceleme ve Kontrol ile Direksiyon Eğitimi Dersi Sınav Yönergesi’nin, Milli Eğitim Bakanlığının 29/10/2017 tarih ve 17915267 sayılı Makam Oluru ile yürürlüğe giren Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Derslerini İnceleme ve Kontrol İle Direksiyon Eğitimi Dersi Sınav Yönergesinin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Yönerge ile yürürlükten kaldırıldığı, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer bulunmadığı gerekçesiyle,
Dava konusu 07/03/2017 tarih ve 30000 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin dava konusu;
3. maddesinin iptaline,
6. maddesi ile “deneyim şartı aranmayan sertifika sınıflarında sürücü sertifikasının fotokopisi.” ibaresinin yürürlükten kaldırılması, 14. maddesi, 18. maddesi ile eklenen 3. fıkrası, 25. maddesi ile eklenen 4. fıkrası, 27. madde ile değiştirilen 5. fıkrası ve 22/04/2017 tarih ve 30046 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 9. maddesi yönünden davanın reddine,
15/03/2017 tarihinde yayımlanan Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Derslerini İnceleme ve Kontrol ile Direksiyon Eğitimi Dersi Sınav Yönergesi’nin, dava konusu; 7. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi, 10. maddesi ve 11. maddesinin 7. fıkrası yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, kursiyerin hangi gün ve saatte, hangi araçla ve usta öğretici ile sınava katılacağının sürücü kursları tarafından belirlendiği, sınav gözetmenlerince yapılan değerlendirmenin Yönetmelik ekinde yer alan (EK-3) ve (EK-4) sayılı formlarda belirtilen objektif kriterler gözetilerek yapıldığı, başarı oranının %55’in altında olmasının, o sürücü kursunun kurallara uygun, istikrarlı ve iyi bir eğitim veremediğini gösterdiği, düzenlemenin “B” sertifika sınıfı ile sınırlı tutulduğu, Daire kararının, 07/03/2017 tarih ve 30000 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin dava konusu 3. maddesinin iptaline ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının temyize konu kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
İLGİLİ MEVZUAT :
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Sürücü adaylarının sınavları ile sürücü belgelerinin verilmesi esasları” başlıklı 42. maddesinin 3. fıkrasında, “Sürücülerin eğitimleri ve sınavları, eğitimlerin ve sınavların süresi, içeriği ve yapılacağı yerlerin özellikleri, sınav yapıcıların nitelikleri ve eğitimi ile diğer usul ve esaslar İçişleri Bakanlığının uygun görüşü alınarak Millî Eğitim Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.” ;
Anılan Kanun’un “Sürücü kursları” başlıklı 123. maddesinin 2. fıkrasında ise, “Sürücü kurslarının sürücü belgesi cinslerine göre sınıflandırılması, hangi sınıf kursun kimler tarafından açılabileceği, öğretim ve eğitim konuları ile metodu, kurs süreleri, kurslar için eğitim ve öğretimde kullanılacak bina, araç, gereç ve teçhizatın nitelik ve niceliği, teminat miktarları, sertifika sınavlarının esas ve usulleri, sertifika aranmayacak sürücü belgesi sınıfları ve bunların sınavları İçişleri Bakanlığının uygun görüşü üzerine Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığınca çıkartılan yönetmelikle belirlenir.” hükümlerine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 42. maddesinin 3. fıkrası ile 123. maddesinin 2. fıkrasında; sürücülerin eğitimleri ve sınavları, eğitimlerin ve sınavların süresi, içeriği ve yapılacağı yerlerin özellikleri, sınav yapıcıların nitelikleri ve eğitimi ile diğer usul ve esasların, sürücü kurslarının sürücü belgesi cinslerine göre sınıflandırılması, hangi sınıf kursun kimler tarafından açılabileceği, öğretim ve eğitim konuları ile metodu, kurs süreleri, kurslar için eğitim ve öğretimde kullanılacak bina, araç, gereç ve teçhizatın nitelik ve niceliği, teminat miktarları, sertifika sınavlarının esas ve usulleri, sertifika aranmayacak sürücü belgesi sınıfları ve bunların sınavlarının İçişleri Bakanlığının uygun görüşü üzerine davalı Bakanlık tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirleneceği hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda aktarılan düzenlemeler uyarınca, davalı idarece 07/03/2017 tarih ve 30000 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 3. maddesi ile asıl Yönetmeliğin 7. maddesine eklenen 8. fıkrasına ilişkin düzenleme yapılırken, İçişleri Bakanlığının uygun görüşünün aranmasının yasal bir zorunluluk olduğu görülmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, anılan düzenleme yapılırken … Bakanlığının uygun görüşünün dosyada yer almadığı, Danıştay Onbeşinci Dairesince de bu hususun araştırılmadığı anlaşıldığından, eksik inceleme üzerine verilen temyize konu Daire kararının iptale ilişkin kısmında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda Dairece, 07/03/2017 tarih ve 30000 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 3. maddesi ile asıl Yönetmeliğin 7. maddesine eklenen 8. fıkrasına ilişkin düzenleme yapılırken, … Bakanlığının uygun görüşünün alınıp alınmadığı hususu araştırıldıktan sonra yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
Bu itibarla, temyizen incelenen Daire kararının iptale ilişkin kısmında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın kısmen reddine, kısmen karar verilmesine yer olmadığına, kısmen iptale yönelik Danıştay Onbeşinci Dairesinin temyize konu 05/02/2019 tarih ve E:2017/900, K:2019/386 sayılı kararının temyize konu iptale ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Danıştay Başkanlık Kurulunun 07/03/2019 tarih ve 2019/24 sayılı kararıyla kapatılan Danıştay Onbeşinci Dairesi yerine, aynı tarih ve 2019/25 sayılı Başkanlık Kurulu kararıyla yeniden belirlenen iş bölümü kararı doğrultusunda Danıştay Sekizinci Dairesine gönderilmesine,
4. Kesin olarak, 25/11/2020 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY
X- Çoğunluk kararıyla, dava konusu düzenleme yapılırken … Bakanlığının uygun görüşünün dosyada yer almadığı, Danıştay Onbeşinci Dairesince de bu hususun araştırılmadığı, Dairece, 07/03/2017 tarih ve 30000 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Yönetmelikle Milli Eğitim Bakanlığı Özel Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu Yönetmeliğinde değişiklik öngören düzenleme yapılırken, …Bakanlığının uygun görüşünün alınıp alınmadığı hususu araştırıldıktan sonra yeniden bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Daire kararının iptale ilişkin kısmı hakkında bozma kararı verilmiştir.
Anayasanın 141 inci maddesinde yer alan “Davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması, yargının görevidir.” hükmü uyarınca dava konusu düzenleyici işlem hakkında taslak aşamasında İçişleri Bakanlığının uygun görüşünün alınıp alınmadığı hususunun bir ara kararla davalı idareden sorularak, verilen cevaba göre karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle çoğunluk görüşüne katılmıyorum.