Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2019/1998 E. 2020/1797 K. 12.10.2020 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2019/1998 E.  ,  2020/1797 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/1998
Karar No : 2020/1797

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Enerji Elektrik Üretim A.Ş.

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Sekizinci Dairesinin 27/02/2019 tarih ve E:2014/10628, K:2019/1428 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Devlet ormanı üzerinde rüzgar enerji santrali yapılması için, 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 17. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davacı şirkete verilen orman izni nedeniyle toplam 1.346.084,02-TL ilave ağaçlandırma bedeli istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile ihtirazi kayıtla ödediği 1.346.084,02-TL’nin iadesine karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 27/02/2019 tarih ve E:2014/10628, K:2019/1428 sayılı kararıyla; davalı idarenin usule ilişkin süre itirazı yerinde görülmeyerek ve 2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 24. maddesinin (e) bendi uyarınca davanın Danıştayın ilk derece bakacağı davalardan olduğu anlaşılarak işin esasına geçilmiş,
Anayasa’nın 169. maddesi, 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 17. maddesinin 3. fıkrası ile Ek 5. maddesi, 18/04/2014 gün ve 28976 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Orman Kanununun 17/3 ve 18 inci Maddelerinin Uygulama Yönetmeliği’nin 3. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi, 8. maddesinin 1. fıkrası, 9. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi ve Orman ve Su İşleri Bakanlığının 16/07/2013 tarih ve 880 sayılı “Rüzgar Enerji Santralleri, Biokütle Enerji Santralleri ve Termik Santralleri İzinlerinde Ayrıca Alınacak Ağaçlandırma Bedeli” konulu Genelgesi’nde yer alan kurallar aktarılarak,
Davacı şirket tarafından imzalanan ön izin taahhüt senedinin “Özel Hükümler” maddesinde, “Kesin izin aşamasında Tepe kapalılığı %0-10 arasındaki bozuk orman alanlarında 1 kat ilave ağaçlandırma bedeli, tepe kapalılığı %11-40 arasındaki 1 kapalı meşcerelerde 2 kat ilave ağaçlandırma bedeli, tepe kapalılığı %41-70 arasındaki 2 kapalı meşcerelerde 3 kat ilave ağaçlandırma bedeli, tepe kapalılığı %71’den fazla 3 kapalı meşcerelerde 5 kat ilave ağaçlandırma bedeli ödeyeceğimi kabul ve taahhüt ederim” ibaresinin yer aldığı,
Davacı şirket tarafından söz konusu taahhüt senedinin itiraz ileri sürülmeksizin imzalandığı, bu aşamada herhangi bir uyuşmazlık çıkarılmadığı ve söz konusu taahhüt senedinde belirtilen şartlara göre davacı şirkete 18/06/2014 tarihli olur ile kesin izin verildiğinin görüldüğü,
Bu durumda, davacı şirkete izin verilen ormanlık alanın, ilave ağaçlandırma bedeli ödenmesi şartıyla izin verilebilecek özel nitelikte bir yer olduğu, davacı şirkete de ilave ağaçlandırma bedelini ödemeyi taahhüt etmesi nedeniyle izin verildiği, aksi takdirde izin verilmeyeceğinin açık olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde, ilave ağaçlandırma bedeli istenilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 6831 sayılı Kanun’un 17. maddesinin 3. fıkrasında ve Orman Kanununun 17/3 ve 18 inci Maddelerinin Uygulama Yönetmeliği’nde ilave ağaçlandırma bedeline yer verilmediğinden, yasal dayanağı bulunmayan ilave ağaçlandırma bedelinin talep ve tahsilinde hukuka uygunluk bulunmadığı, davalı idarece talep edilen ilave ağaçlandırma bedelinin yatırımın durmaması maksadı ile tazyik altında ödendiği, Daire kararında yer alan davacı şirkete de ilave ağaçlandırma bedelini ödemeyi taahhüt etmesi nedeniyle izin verildiği aksi takdirde izin verilmeyeceğinin açık olduğu şeklindeki gerekçenin de bu durumu açıkça ortaya koyduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Daire kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek gereği görüşüldü:
Üyeler; …, …, …, …, … ve …’ın, davacı şirket tarafından 16/01/2014 tarihinde imzalanan ön izin taahhüt senedinde, ilave ağaçlandırma bedeli ödeneceğinin taahhüt edildiği, bu taahhüt senedi uyarınca davacı şirketten 1.346.084,02-TL ilave ağaçlandırma bedeli istenildiği anlaşılmakta olup, söz konusu taahhüt senedinin özel hukuk alanında tesis edilmiş bir taahhüt olması nedeniyle, bu taahhüt senedinden kaynaklanan uyuşmazlığın görüm ve çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki oylarına karşılık, bakılan uyuşmazlıkta idari yargının görevli olduğuna oy çokluğu ile karar verilerek işin esasına geçildi.

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Balıkesir ili, … ilçesi, … köyü, … ilçesi, … ve … köyleri, Manisa ili, … ilçesi, … köyü ve … ilçesi, … köyü hudutları dahilinde bulunan 613.226,85 m²’lik Devlet ormanı üzerinde, Soma Rüzgar Enerji Santrali Projesi kapsamında; türbin alanı, enerji nakil hattı ve ulaşım yolu yapımı maksadıyla 6831 sayılı Orman Kanunu’nun 17. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davacı şirkete 18/06/2014 tarhinde kesin izin verilmiştir.
Daha sonra, 01/07/2014 tarih ve 1302982 sayılı işlem tesis edilerek, söz konusu orman izni nedeniyle davacı şirketten 1.346.084,02-TL ilave ağaçlandırma bedeli istenilmiştir.
Söz konusu bedel, davacı şirket tarafından 02/07/2014 tarihinde banka hesabına yatırılmış ve 03/07/2014 tarhli ihtirazi kayıt dilekçesi ile birlikte davalı idareye bildirilmiştir.
Bunun üzerine temyizen incelenen dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT :
Anayasa’nın 169. maddesinde, “Devlet, ormanların korunması ve sahalarının genişletilmesi için gerekli kanunları koyar ve tedbirleri alır. Yanan ormanların yerinde yeni orman yetiştirilir, bu yerlerde başka çeşit tarım ve hayvancılık yapılamaz. Bütün ormanların gözetimi Devlete aittir.
Devlet ormanlarının mülkiyeti devrolunamaz. Devlet ormanları kanuna göre, Devletçe yönetilir ve işletilir. Bu ormanlar zamanaşımı ile mülk edinilemez ve kamu yararı dışında irtifak hakkına konu olamaz.
Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez. Ormanların tahrip edilmesine yol açan siyasi propaganda yapılamaz; münhasıran orman suçları için genel ve özel af çıkarılamaz. Ormanları yakmak, ormanı yok etmek veya daraltmak amacıyla işlenen suçlar genel ve özel af kapsamına alınamaz.
Orman olarak muhafazasında bilim ve fen bakımından hiçbir yarar görülmeyen, aksine tarım alanlarına dönüştürülmesinde kesin yarar olduğu tespit edilen yerler ile 31/12/1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş olan tarla, bağ, meyvelik, zeytinlik gibi çeşitli tarım alanlarında veya hayvancılıkta kullanılmasında yarar olduğu tespit edilen araziler, şehir, kasaba ve köy yapılarının toplu olarak bulunduğu yerler dışında, orman sınırlarında daraltma yapılamaz.” hükmü yer almaktadır.

6831 sayılı Orman Kanunu’nun 17. maddesinin 3. fıkrasında, “Savunma, ulaşım, enerji, haberleşme, su, atık su, petrol, doğalgaz, altyapı, katı atık bertaraf ve düzenli depolama tesislerinin; baraj, gölet, sokak hayvanları bakımevi ve mezarlıkların; Devlete ait sağlık, eğitim, adli hizmet ve spor tesisleri ile ceza infaz kurumlarının ve bunlarla ilgili her türlü yer ve binanın Devlet ormanları üzerinde bulunması veya yapılmasında kamu yararı ve zaruret olması halinde, gerçek ve tüzel kişilere bedeli mukabilinde Çevre ve Orman Bakanlığınca izin verilebilir. Devletçe yapılan ve/veya işletilenlerden bedel alınmaz. Bu izin süresi kırkdokuz yılı geçemez. Bu alanlarda Devletçe yapılanların dışındaki her türlü bina ve tesisler iznin sona ermesi halinde eksiksiz ve bedelsiz olarak Orman Genel Müdürlüğünün tasarrufuna geçer. Söz konusu tesisler Orman Genel Müdürlüğü veya Çevre ve Orman Bakanlığı ihtiyacında kullanılabilir veya kiraya verilmek suretiyle değerlendirilebilir. İzin amaç ve şartlarına uygun olarak faaliyet gösteren hak sahiplerinin izin süreleri; yer, bina ve tesislerin rayiç değeri üzerinden belirlenecek yıllık bedelle doksandokuz yıla kadar uzatılabilir. Bu durumda devir işlemleri uzatma süresi sonunda yapılır. Verilen izinler amaç dışında kullanılamaz.” hükmüne yer verilmiştir.
6831 sayılı Kanun’un işlem tarihinde yürürlükte bulunan Ek 5. maddesinde ise, “Bu Kanunun 2, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 25, 26, 27, 31, 32, 33, 35, 40, 57, 63, 84, 112, 113, 114, 115, 116’ncı maddelerinin uygulanmasıyla ilgili şekil, şart ve esaslar ile orman alanlarından her türlü yararlanma karşılığı alınacak bedel miktarlarının tespiti ve tahsiline ilişkin hususlar için Tarım ve Orman Bakanlığınca hazırlanacak yönetmelikler, Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe konulur.” hükmü yer almaktadır.
6831 sayılı Kanun’un 17/3, 18 ve Ek 5. maddelerine dayanılarak hazırlanan ve 18/04/2014 tarih ve 28976 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Orman Kanununun 17/3 ve 18 inci Maddelerinin Uygulama Yönetmeliği’nin 3. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, ağaçlandırma bedeli, izin verilen alan üzerinden bir defaya mahsus alınan bedel olarak tanımlanmış olup; “Alınacak bedeller” başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasında, verilen ön izinlerde ön izin bedeli, kesin izinlerde ise; ağaçlandırma bedeli, arazi izin bedeli, orköy bedeli ve erozyon bedeli alınacağı kuralına yer verilmiş, “Bedellerin tespiti” başlıklı 9. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde ise, ağaçlandırma bedelinin; Genel müdürlükçe, Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından yılın ikinci yarısı için tespit edilen 16 yaşını doldurmuş işçilerin bir günlük normal çalışma karşılığı asgari ücretlerinin 294 gün/hektar katsayısıyla çarpımı sonucu belirlenen ağaçlandırma birim hektar bedelinin, izin alanı ile çarpımı sonucu bulunacağı kurala bağlanmıştır.
Öte yandan; Orman ve Su İşleri Bakanlığının … tarih ve … sayılı “Rüzgar Enerji Santralleri, Biokütle Enerji Santralleri ve Termik Santralleri İzinlerinde Ayrıca Alınacak Ağaçlandırma Bedeli” konulu Genelgesi’nde, Rüzgar Enerji Santrali, Biokütle Enerji Santrali ve Termik Santrali izinlerinde; Uygulama Yönetmeliği gereğince alınan bedellere ilave olarak Orman Amenajman Planlarına göre;
1-Tepe kapalılığı %0-10 arasındaki bozuk orman alanlarında 1 kat ilave ağaçlandırma bedeli,
2-Tepe kapalılığı %11-40 arasındaki 1 kapalı meşcerelerde 2 kat ilave ağaçlandırma bedeli,
3-Tepe kapalılığı %41-70 arasındaki 2 kapalı meşcerelerde 3 kat ilave ağaçlandırma bedeli,
4-Tepe kapalılığı %71’den fazla 3 kapalı meşcerelerde 5 kat ilave ağaçlandırma bedeli alınması, ilave alınacak olan ağaçlandırma bedellerinin ön izin taahhüt senedinde belirtilmesi, kesin izin aşamasında ise, bu bedellerin Orman Genel Müdürlüğü Özel Bütçe Hesaplarına yatırılmasının uygun görüldüğü, ayrıca Rüzgar Enerji Santrali, Biokütle Enerji Santrali ve Termik Santrali izinlerinde uygulamada birlikteliğin sağlanması açısından, ön izin taahhüt senetlerinin özel hükümler bölümüne, “Kesin izin aşamasında Tepe kapalılığı %0-10 arasındaki bozuk orman alanlarında 1 kat ilave ağaçlandırma bedeli, tepe kapalılığı %11-40 arasındaki 1 kapalı meşcerelerde 2 kat ilave ağaçlandırma bedeli, tepe kapalılığı %41-70 arasındaki 2 kapalı meşcerelerde 3 kat ilave ağaçlandırma bedeli, tepe kapalılığı %71’den fazla 3 kapalı meşcerelerde 5 kat ilave ağaçlandırma bedeli ödeyeceğimi kabul ve taahhüt ederim” ibaresinin eklenmesi ve buna uygun taahhüt senedi alınması gerektiği belirtilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlıkta, davacı şirkete verilen orman izni nedeniyle ilave ağaçlandırma bedeli istenilmesine ilişkin dava konusu … tarih ve … sayılı işlemin dayanağını Orman ve Su İşleri Bakanlığının … tarih ve … sayılı “Rüzgar Enerji Santralleri, Biokütle Enerji Santralleri ve Termik Santralleri İzinlerinde Ayrıca Alınacak Ağaçlandırma Bedeli” konulu Genelgesi oluşturmaktadır.
Dava konusu işlemin dayanağını oluşturan … tarih ve … sayılı Genelge’nin iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Sekizinci Dairesinin 15/05/2019 tarih ve E:2014/5896, K:2019/4611 sayılı ve 15/05/2019 tarih ve E:2014/5904, K:2019/4614 sayılı kararları ile söz konusu Genelge iptal edilmiş ve bu kararların iptale ilişkin kısımları temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.
Bu durumda, 6831 sayılı Kanun’un 17. maddesinin 3. fıkrası uyarınca verilen rüzgar enerji santralleri, biokütle enerji santralleri ve termik santralleri izinlerinde, Uygulama Yönetmeliği gereğince alınan ağaçlandırma bedeline ilave olarak ek ağaçlandırma bedeli alınmasını öngören ve dava konusu işlemin dayanağı olan Orman ve Su İşleri Bakanlığının … tarih ve … sayılı Genelgesi’nin Danıştay Sekizinci Dairesi tarafından hukuka aykırı bulunarak iptal edilmiş olması nedeniyle, dava konusu işlemin hukuki dayanağının ortadan kalktığı anlaşıldığından, davanın reddi yolundaki Daire kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 27/02/2019 tarih ve E:2014/10628, K:2019/1428 sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
4. Kesin olarak, 12/10/2020 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY

X- Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; Danıştay Sekizinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun olduğu, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, temyiz isteminin reddi ile temyize konu kararın onanması gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.