Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2019/1304 E. 2020/1846 K. 14.10.2020 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2019/1304 E.  ,  2020/1846 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/1304
Karar No : 2020/1846

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Petrol Ürünleri Nak. İnş. Otom. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onüçüncü Dairesinin 17/12/2018 tarih ve E:2012/964, K:2018/4037 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait akaryakıt istasyonundan 05/09/2011 tarihinde yapılan denetim sonucunda alınan numunenin akredite laboratuvar analizinde, ilgili teknik düzenlemelere aykırı olduğunun tespit edildiği ve bu fiilin 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 4. maddesinin 4. fıkrasının (ı) bendine aykırı olduğundan bahisle, anılan Kanun’un 19. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinin (3) numaralı alt bendi ile aynı maddenin 4. fıkrası uyarınca 61.638,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onüçüncü Dairesinin 17/12/2018 tarih ve E:2012/964, K:2018/4037 sayılı kararıyla;
Uyuşmazlıkta, bayilik lisansı sahibi davacı şirketin akaryakıt istasyonundan alınan numunenin, viskozite ve akma noktaları parametreleri yönünden teknik düzenlemelere aykırı olduğu akredite laboratuvar analizi sonucunda düzenlenen rapor ile tespit edildiğinden, anılan rapora istinaden tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, numunelerin, standartlara uygun şekilde alınmadığı, numune alınması sırasında görevliler tarafından gözle yapılan tespit üzerine işlem tesis edildiği, bu tespit doğrultusunda yapılacak olan incelemenin doğru sonuç veremeyeceği, söz konusu numune alınan tankta bulunan maddenin asfalt birleştirme maddesi olmasına rağmen görevliler tarafından kal-yak olarak nitelendirildiği ve elde edilen numunenin kal-yak olup olmadığının sorulduğu, bu durumda elde edilecek analiz sonuçlarının farklı çıkmasının doğal olduğu, ön araştırma ve soruşturma usulüne uyulmadığı belirtilerek Daire kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu 17/12/2018 tarih ve E:2012/964, K:2018/4037 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 14/10/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.