Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2018/2394 E. 2019/5682 K. 18.11.2019 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2018/2394 E.  ,  2019/5682 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2018/2394
Karar No : 2019/5682

TEMYİZ EDENLER : I- (DAVACILAR) : 1- …
2- …
3- …
4- …
5- …
… Bankası A.Ş. Genel Müdürlüğü
II- (DAVACI YANINDA MÜDAHİL) : … Barosu Başkanlığı
VEKİLLERİ : Av. …, Av. …

DİĞER DAVACILAR : 1- …
2- …
3- …
4- …
5- …
6- …
7- ..
… A.Ş. Genel Müdürlüğü

DAVACI YANINDA DİĞER MÜDAHİL : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … (…)
VEKİLLERİ : Hukuk Müşaviri …,
Hukuk Müşaviri …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onbirinci Dairesinin 01/02/2018 tarih ve E:2017/2063, K:2018/548 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş. Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirliğinde avukat olarak görev yapan davacılar tarafından, 28/07/2010 tarih ve 27655 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2010/1 sayılı Devlet Personel Başkanlığı Tebliği eki 21/07/2010 tarih ve 2010/T-28 sayılı Yüksek Planlama Kurulu Kararı’nın 2. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “vekalet ücreti” ibaresinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onbirinci Dairesinin 01/02/2018 tarih ve E:2017/2063, K:2018/548 sayılı kararıyla;
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 30/03/2015 tarih ve E:2012/1326, K:2015/1020 sayılı bozma kararına uyularak;
4456 sayılı Türkiye Kalkınma Bankası Anonim Şirketinin Kurulması Hakkında Kanunun 1. maddesinde, bu Kanun ile düzenlenen hususlar dışında özel hukuk hükümlerine tabi ve anonim şirket şeklinde, tüzelkişiliğe sahip, bir kalkınma ve yatırım bankasının kurulduğu; 15. maddesinin 1. ve 2. fıkralarında, banka hizmetlerinin gerektirdiği görevlerin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve diğer kanunların sözleşmeli personel hakkındaki hükümlerine tabi olmayan sözleşmeli personel eli ile yürütüleceği, banka personelinin hizmete alınmalarının, görev ve yetkilerinin, niteliklerinin, atanma, ilerleme, yükselme, görevden alınma şekillerinin, disiplin esaslarının, yükümlülüklerinin, unvan ve sayılarının Devlet Personel Başkanlığının görüşü üzerine Bakanlar Kurulu Kararı ile çıkarılacak yönetmelik ile düzenleneceği, 3. fıkrasında, banka personelinin ücret ile diğer mali ve sosyal hakları ile sözleşme esaslarının; Genel Müdürün teklifi ve Yönetim Kurulunun onayı alındıktan sonra Devlet Personel Başkanlığının uygun görüşü üzerine Bakanlar Kurulu Kararı ile belirleneceği, ayrıca Banka personeline çalıştığı günlerle orantılı olarak Ocak, Nisan, Temmuz ve Ekim aylarında birer aylık ücret tutarında ikramiye ödeneceği, ancak, aylık ücret, her türlü sosyal yardımlar, zam, tazminat, ödenek veya diğer adlar altında yapılan bütün ödemelerin (ikramiyelerden bir aya isabet eden miktar dahil, yönetim kurulu üyeliği ücreti hariç) aylık ortalamasının Yüksek Planlama Kurulunca Banka için tespit edilecek üst sınırı aşamayacağı, banka personelinin, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine tabi olduğu, hizmet sürelerinin değerlendirilmesinin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 5434 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılacağı kurallarına yer verildiği;
Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları ile 22/1/1990 tarih ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin kapsamı dışında kalan ve 15/11/2000 tarih ve 4603 sayılı Kanun’a tabi olmayan kamu bankalarında çalışan kapsam dışı ve sözleşmeli personel ile bu kuruluşlar ve iştiraklerinin yönetim kurulu başkan ve üyeleri, denetim ve tasfiye kurulu üyeleri ile denetçilerine 2010 yılında uygulanacak ücretlerin tespitine ilişkin 21/07/2010 tarih ve 2010/T-28 sayılı Yüksek Planlama Kurulu Kararının “Sözleşmeli ve kapsam dışı personel ücretleri” başlıklı 2. maddesinin 2. fıkrasında; sözleşmeli ve kapsam dışı personele; aylık ücret, her türlü sosyal yardımlar, zam, tazminat, ödenek, vekalet ücreti, temettü, prim, ikramiyelerden bir aya isabet eden miktar ve diğer adlar altında yapılan ödemelerin (yönetim kurulu üyeliği ücreti ve ek ödemesi, harcırah, doğum ve ölüm yardımları hariç) brüt aylık ortalamasının, a) Hiç bir şekilde 1.183- TL’den düşük, b) Türkiye Kalkınma Bankası A.Ş. ve Türkiye İhracat Kredi Bankası A.Ş. Genel Müdürlüklerinde, genel müdürler için 7.040- TL’den, genel müdür yardımcıları için 6.488- TL’den, diğer personel için 5.389- TL’den yüksek olamayacağının kurala bağlandığı;
Anılan kanuni düzenlemelerden, idari hizmet sözleşmesi ile istihdam edilen Banka personelinin ücret ve diğer mali haklarının 4456 sayılı Kanun’da öngörülen esas ve usullere göre Bakanlar Kurulu Kararı ile belirleneceği, hizmet sürelerinin değerlendirilmesi konusunda ise 657 ve 5434 sayılı Kanunlara tabi olduklarının anlaşıldığı; banka personelinin sözleşme ücretlerinin ve diğer mali haklarının aylık ortalamasının Yüksek Planlama Kurulunca Banka için tespit edilecek üst sınırı aşamayacağının açık olduğu;
Dava konusu 2010/T-28 sayılı Yüksek Planlama Kurulu Kararı’nın 2. maddesinin 2. fıkrası ile personelin ücretlerinin alt ve üst sınırları belirlenirken vekalet ücretlerinin de bu sınırlar içine dahil edilmesi nedeniyle bakılmakta olan davanın açıldığının anlaşıldığı;
Kamu kurum ve kuruluşlarında idare hukuku ilkelerine göre istihdam edilen ve görevleri kurumun taraf olduğu davalarda vekil sıfatı ile kurumu temsil etmek olan kamu avukatlarına ödenen vekalet ücretinin genel, düzenli ödeme niteliğinde olmayan prim, ikramiye vb. ödemelerden herhangi bir farkı bulunmadığı gibi, 4456 sayılı Kanun’un 15. maddesinde vekalet ücreti ayrıca belirtilmemekle birlikte diğer adlar altında yapılan bütün ödemeler denilmek suretiyle kapsamın genişletildiği, istisnaların yer aldığı parentez içi hükümde de vekalet ücretinin sayılmadığı anlaşılmakta olup, 4456 sayılı Kanun’a istinaden çıkarılan dava konusu 21/07/2010 tarih ve 2010/T-28 sayılı Yüksek Planlama Kurulu Kararı’nın kamu personeli arasında ücret dengesini sağlamak amacıyla personel sözleşme ücretlerinin alt ve üst sınırlarının belirlendiği ve bu sınırlar içerisine diğer ödemeler yanında vekalet ücretinin de dahil edildiği 2. maddesinin 2. fıkrasında mevzuata aykırılık görülmediği;
Öte yandan, Kalkınma Bankası A.Ş. Vekalet Ücreti Dağıtım Yönetmeliği’nin 6. maddesinde yer alan yıllık vekalet ücretinin personelin bir yılda alacağı net vekalet ücretinin ikramiyeler dahil tazminatlı brüt maaşının bir yıllık tutarının 1/12’sinin 3 katını geçemeyeceğine ilişkin hüküm, vekalet ücretinin dağıtımına ilişkin kendi içinde özel bir düzenleme olduğundan, dava konusu Yüksek Planlama Kurulu Kararı ile personel ücretlerinin alt ve üst sınırları belirlenirken Kalkınma Bankası A.Ş. Vekalet Ücreti Dağıtım Yönetmeliği’nde belirtilen sınırlar dikkate alınarak ödenen vekalet ücretlerinde dikkate alınmasının ikinci bir sınırlama olarak nitelendirilmediği, bu nedenle dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacılar (…, …, …, …, …) tarafından, bozma gerekçesinin yerinde olmadığı; müdahillerden Ankara Barosu Başkanlığı tarafından, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nda vekalet ücretinin avukata ait olduğu düzenlendiğinden, 4456 sayılı Kanun’un 15. maddesinde vekalet ücreti hususunun ayrıca düzenleme içerisinde istisna olarak sayılmasına gerek bulunmadığı, maddede yer alan tüm düzenlemelerin Kalkınma Bankası tarafından ödenmekte iken vekalet ücretinin Bankanın avukatları tarafından takip edilen dava ve icra dosyalarında hükmedilen vekalet ücretlerinden kaynaklandığı ve emanet hesaptan dağıtılan ödemeler olduğundan bahisle, dava konusu düzenlemenin hukuka aykırı olduğu ve iptali gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Onbirinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkün olduğu belirtilmiş; dördüncü fıkrasında, “Danıştayın ilk derece mahkemesi olarak baktığı davaların temyizen incelenmesinde bu madde ile ısrar hariç 50. madde hükümleri kıyasen uygulanır.” denilmiş; 50. maddesinin dördüncü fıkrasında ise Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesinin, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükme bağlanmıştır.
Danıştay Onbirinci Dairesinin temyize konu kararı; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 30/03/2015 tarih ve E:2012/1326, K:2015/1020 sayılı bozma kararında belirtilen gerekçeler göz önüne alınarak verilmiş bir karar olduğundan, usul ve hukuka uygun bulunmakta ve bozulmasını gerektirecek bir hukuka aykırılık taşımamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacılar (…, …, …, … , …) ve müdahillerden Ankara Barosu Başkanlığının temyiz istemlerinin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Onbirinci Dairesinin temyize konu 01/02/2018 tarih ve E:2017/2063, K:2018/548 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/11/2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.