DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2016/1932 E. , 2016/2097 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2016/1932
Karar No : 2016/2097
Karar Düzeltme İsteminde
Bulunan (Davalı) :
Vekili :
Karşı Taraf (Davacı) :
İstemin Özeti : …. 2. İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…., K:…. sayılı ısrar kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 15/10/2015 günlü, E:2014/211, K:2015/3498 sayılı kararı ile onanması üzerine bu karara karşı, davalı idare karar düzeltme isteminde bulunmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi :
Düşüncesi : İstemin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, davacının 12/08/2014 tarihinde vefat ettiği anlaşıldığından, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca verilen 15/10/2015 günlü, E:2014/211, K:2015/3498 sayılı onama kararı kaldırılarak, …. 2. İdare Mahkemesi’nin …. günlü, E:…. sayılı ısrar kararına karşı davalı idarenin temyiz istemi yeniden incelendi, gereği görüşüldü:
Dava; emekli öğretmen olan davacının, hususi damgalı pasaport almak amacıyla yetkili makama yapacağı başvuru için gerekli olan üçüncü dereceli kadroda iken emekli olduğuna ilişkin bir belge verilmesi istemiyle yaptığı başvuruya, davacının kadro derecesinin dört olduğu belirtilerek 5682 sayılı Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca pasaport almasının mümkün olmadığının bildirilmesine ilişkin Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğünün 07/08/2008 günlü, 36407 sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
…. 2. İdare Mahkemesinin … günlü, E:…. sayılı kararıyla; davacının, öğretmen olarak görev yapmakta iken 26/02/1982 tarihinde 4. derecenin 3. kademesinden emekliye ayrıldığı, daha sonra Köy Enstitüsü hazırlık sınıfında okuduğu gerekçesiyle aylık derecesinin 3. derecenin 1. kademesine yükseltildiği, davacının, 3. derecenin 1. kademesinde olduğuna dair bir yazı verilmesi istemiyle ne yaptığı 24/06/2008 tarihli başvurusu üzerine İl Milli Eğitim Müdürlüğünün 30/06/2008 günlü, 30139 sayılı yazısıyla kadro derecesinin 4. derece olduğununun davacıya bildirildiği, davacının, hususi damgalı pasaport (yeşil pasaport) alabilmek amacıyla kadro derecesinin 3. derece olduğuna dair tarafına belge verilmesi istemiyle Milli Eğitim Bakanlığına 04/07/2008 tarihinde başvuru yaptığı, Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünün 24/07/2008 günlü yazısıyla, davacıya ait başvuru dilekçesi ve ekleri ne gönderilerek söz konusu dilekçedeki talebin incelenerek davacıya bilgi verilmesinin istenilmesi üzerine, kadro derecesinin 4. derece olduğundan dolayı hizmet damgalı pasaport verilmesinin mümkün olmadığına ilişkin dava konusu işlemin tesis edildiği; 5682 sayılı Pasaport Kanununa göre hususi ve hizmet damgalı pasaportların, talep edenin mensup bulunduğu makamın yetkili amirinin başvurusu üzerine İçişleri Bakanlığınca verileceği, emeklilik veya çekilme sebepleri ile vazifelerinden ayrılmış olanların ise, hususi damgalı pasaport alabilmeleri için durumlarını gösteren belgelerle, doğrudan İçişleri Bakanlığına başvurmaları gerektiği; uyuşmazlıkta ise; emekli olan davacıya hususi damgalı pasaport verme yetkisinin, davacının doğrudan yapacağı başvuru üzerine İçişleri Bakanlığına ait olmasına karşın, davacının, hususi damgalı pasaport alabilmek için gerekli belgelerden birisi olan kadro derecesini gösteren bir belge verilmesi istemiyle yaptığı başvurusunun, davalı idare tarafından yanlış değerlendirilerek kadro derecesinin 4. derece olduğundan dolayı hizmet damgalı pasaport verilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle reddedildiği; bu durumda; davacının başvurusu üzerine, davacının kadro derecesini gösteren bilgi mahiyetinde bir belge verilebilecekken, pasaport verme konusunda yetkili olan İçişleri Bakanlığının yerine geçilerek pasaport verilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davacının başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde yetki yönünden hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Anılan karar Danıştay Onuncu Dairesinin 26/04/2013 günlü, E:2009/7176, K:2013/3775 sayılı kararıyla; idari yargıda iptal davasına konu olabilecek kesin sonuç doğuran ve yürütülmesi zorunlu işlem niteliği taşımadığı anlaşılan işlemin iptali istemiyle açılan davanın, 2577 sayılı Yasanın 15. maddesinin 1/b bendi uyarınca reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası incelenerek iptali yolunda verilen temyize konu idare mahkemesi kararında, usul hükümleri yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle bozulmuş ise de; İdare Mahkemesince, bozma kararına uyulmayarak, dava konusu işlemin iptali yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.
Davalı idare, … 2. İdare Mahkemesinin …. günlü, E:…. sayılı ısrar kararını temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 26. maddesinin 1. bendinde, “Dava esnasında ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik ve niteliğinde değişiklik olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar; gerçek kişilerden olan tarafın ölümü halinde, idarenin mirasçılar aleyhine takibi yenilemesine kadar, dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar verilir. Dört ay içinde yenileme dilekçesi verilmemiş ise, varsa yürütmenin durdurulması kararı kendiliğinden hükümsüz kalır.” kuralı yer almış, aynı maddenin 2. bendinde, yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçelerin iptal edileceği belirtilmiştir.
Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; dava devam ederken davacının 12/08/2014 tarihinde vefat ettiği dosyada bulunan nüfus kayıt örneğinden anlaşılmakta olup, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca verilen 15/10/2015 günlü, E:2014/211, K:2015/3498 sayılı onama kararının tebliğine ilişkin alındıda da davacının vefat ettiğinin eşi tarafından beyan edildiği ve kararın tebliğ imkansızlığı nedeniyle iade edildiği, davalı idarenin karar düzeltme dilekçesinin de tebliğinin sağlanamadığı görülmektedir.
Bu durumda, Mahkemece, yukarıda alıntısı yapılan 2577 sayılı Yasanın 26. maddesinin 1. fıkrası uyarınca işlem yapılması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, …. 2. İdare Mahkemesince verilen …. günlü, E:…. sayılı ısrar kararının BOZULMASINA, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 26. maddesinin 1. fıkrası uyarınca işlem yapılmak üzere dosyanın Adana 2. İdare Mahkemesine gönderilmesine, 18/05/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.