Danıştay Kararı İdari Dava Daireleri Kurulu 2014/3348 E. 2016/1004 K. 23.03.2016 T.

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU         2014/3348 E.  ,  2016/1004 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2014/3348
Karar No : 2016/1004

Temyiz Eden (Davacı) :
Karşı Taraf (Davalı) :
Vekili :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:…sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması, davacı tarafından istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İdare Mahkemesince verilen ısrar kararının usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile ısrar kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca dosya incelendi gereği görüşüldü:
Dava, …, … İlçesi, …. Mahallesi, …ada, … sayılı parselde bulunan gecekondu için düzenlenen15/05/1986 günlü, 1774 sayılı tapu tahsis belgesinin iptaline ilişkin 20/02/2007 günlü, R-2374 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin …. günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının tapu tahsis belgesinin iptal edilmesine ilişkin 20/02/2007 günlü, R-2374 sayılı işlemin tebliğ tarihi belirtilmemekle beraber; davacı aleyhine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanılğı tarafından tahakkuk ettirilen ecrimisil alacağının tahsili amacıyla 23/01/2007 tarihinde İstanbul ….Asliye Hukuk Mahkemesinin …Esas sayısı ile açılan davada yapılan yargılama sonucu .. günlü, … sayılı kararında davacının tapu tahsis belgesi bulunmadığı hususu belirtildiğinden, bu tarih itibariyle davacının tapu tahsis belgesinin iptal edildiğinden haberdar olduğu hususunun açık olduğu, dolayısıyla tapu tahsis belgesinin iptali yolundaki işlemi en geç 18/10/2007 tarihinde öğrendiğinin kabulü gerektiği, buna göre davacının bu tarihinden itibaren 60 gün içinde doğrudan dava açması ya da aynı süre içinde idareye başvurulması ve verilen cevaba göre kalan süre içinde dava açması gerekirken bu süreler geçirildikten sonra açılan davanın süre aşımı nedeniyle esasının incelenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın süre aşımı yönünden reddine karar verilmiştir.
Anılan karar Danıştay Ondördüncü Dairesinin 14/03/2013 günlü, E:2011/7776, K:2013/1813 sayılı kararıyla; …l İli, … İlçesi, …Mahallesi, …ada, …sayılı parselde bulunan gecekondu için düzenlenen tapu tahsis belgesinin 20/02/2007 günlü, 2374 sayılı Başkanlık onayı ile iptal edildiği, bu kararın davacıya tebliğ edildiğine ilişkin dosyaya herhangi bir bilgi ve belge sunulamadığı, davacı aleyhine ecrimisil alacağının tahsili amacıyla açılan davada verilen …Asliye Hukuk Mahkemesinin … günlü, E:…, K:…sayılı kararında ise, “davacı idare tarafından verilmiş tapu tahsis belgesi bulunmadığı gibi, davalının kiracı da olmadığı” tespitine yer verildiği, ancak; tapu tahsis belgesinin iptal edildiğine ilişkin bir bilgiye yer verilmediği, bu durumda davalı idare tarafından tebliğ edilmediği anlaşılan işleme karşı açılan davanın süresinde olduğunun kabulü gerektiğinden, uyuşmazlığın esasının incelenmesi suretiyle karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuş ise de; İdare Mahkemesince, herne kadar davacıya tapu tahsis belgesinin iptal edildiğine ilişkin işlem ile sonraki aşamalarda davacının bu işleme yönelik itirazları üzerine verilen cevabi işlemlerin davacıya tebliğ edildiğine ilişkin dosyada belge bulunmamakta ise de; davacının Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Teknik Uygulama ve Araştırma Genel Müdürlüğüne vermiş olduğu 26/08/2008 tarihli dilekçede, tapu tahsis belgesinin iptal edildiği hususunun davalı belediyece kendisine bildirildiğinin açıkça beyan edilmesi karşısında, davacının tapu tahsis belgesinin iptali işlemini en geç 26/08/2008 tarihli dilekçenin Bakanlık kayıtlarına girdiği tarih olan 02/09/2008 tarihinde öğrendiğinin kabülü gerektiği, buna göre davacı tarafından 02/09/2008 tarihinden itibaren 60 gün içinde doğrudan dava açılması ya da aynı süre içinde idareye başvurulması ve verilen cevaba göre kalan süre içinde dava açılması gerekirken bu süreler geçirildikten sonra 24/09/2009 tarihinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle esasının incelenme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle bozma kararına uyulmayarak davanın süre aşımı yönünden reddi yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.
Davacı, … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı ısrar kararını temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedir.
Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden; … İdare Mahkemesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, davacının temyiz isteminin reddine, … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA, kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/03/2016 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

K A R Ş I O Y

X- Dava, 15/05/1986 günlü, 1774 sayılı tapu tahsis belgesinin iptaline ilişkin 20/02/2007 günlü ve R-2374 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 24. maddesinin (e) fıkrasında, kararın dayandığı hukuki sebepler ile gerekçesinin belirtileceği hükmüne yer verilmiştir. Ayrıca, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından temyiz incelemesi yapılabilmesi için idare mahkemelerinin ısrar kararlarından, Danıştay bozma kararlarına neden ısrar edildiğinin açıkça anlaşılması gerekmektedir.
Uyuşmazlıkta, …İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:…sayılı kararıyla; tapu tahsis belgesinin iptali yolundaki işlemi en geç … Asliye Hukuk Mahkemesinin …günlü, …sayılı karar tarihinde öğrendiğinin kabulü gerektiğinden davanın süre aşımı yönünden reddine karar verildiği, anılan kararın Danıştay Ondördünce Dairesince, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin anılan kararında tapu tahsis belgesinin iptal edildiğine ilişkin bir bilgiye yer verilmediği, bu durumda davalı idare tarafından tebliğ edilmediği anlaşılan işleme karşı açılan davanın süresinde olduğu gerekçesiyle bozulduğu, İdare Mahkemesince davanın süre aşımı yönünden reddine ilişkin ilk kararında ısrar edildiği ancak bu kararın gerekçesinin ilk karardan farklı olarak davacının tapu tahsis belgesinin iptali işlemini en geç 26/08/2008 tarihli dilekçenin Bakanlık kayıtlarına girdiği tarih olan 02/09/2008 tarihinde öğrendiği hususuna dayandığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, Danıştay Ondördüncü Dairesince, Asliye Hukuk Mahkemesi kararında tapu tahsis belgesinin iptal edildiğine ilişkin bir bilgiye yer verilmediği ve dava konusu işlemin davacıya tebliğ edilmediği gerekçesiyle …. İdare Mahkemesinin verdiği karar bozulmuş olmasına rağmen, Mahkemece, bu hususta bir değerlendirme yapılmadan, farklı bir gerekçeye dayanılarak aynı yönde verilen “ve mahkeme tarafından hiç bir gerekçe taşımamasına rağmen” ısrar olarak nitelendirilen kararda hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkemenin ısrar kararının bozulması gerektiği oyuyla, karara katılmıyorum.