Danıştay Kararı 9. Daire 2023/1690 E. 2023/2045 K. 31.05.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2023/1690 E.  ,  2023/2045 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2023/1690
Karar No : 2023/2045

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Başkanlığı-…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …Mat. Yay San. ve Tic. Ltd. Şti.

İSTEMİN KONUSU :Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ihale edilen …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …ihale kayıt numaralı “Ücretsiz Olarak Dağıtılan İlköğretim ve Ortaöğretim Ders Kitapları Baskı ve Dağıtımı” işleri uhdesinde kalan davacı tarafından, ihale kararı ve sözleşme nedeniyle ödenen toplam 468.510,15.-TL damga vergisinin iadesi talebiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin …tarih ve …sayılı işlemin iptali ile ödenen verginin amme alacaklarına uygulanan faiziyle birlikte iadesi istemiyle açılan davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararına yönelik davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesince; Milli Eğitim Bakanlığı tarafından davacı şirkete ihale edilen hizmet alımı işleri nedeniyle davacıya damga vergisi istisnası tanınması ve bu hususun vergilendirme hatası kapsamında değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığı gerekçesiyle Danıştay Dokuzuncu Dairesince verilen bozma kararına uyulmayıp ısrar edilmesi üzerine; Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu’nca “davacının uhdesinde kalan işler nedeniyle yapılan giderlerin, 222 sayılı Kanun’un 78. maddesi kapsamında sayılan giderlerden olduğu ve yine aynı Kanun’un 83. maddesi uyarınca damga vergisinden istisna olduğunun kabulünün gerektiği, uyuşmazlıkta, 213 sayılı Kanun’un 118. maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde yer alan “mevzuda hata” olarak değerlendirilebilecek vergilendirme hatasının bulunduğu, bu nedenle, aksi yöndeki gerekçeyle verilen ısrar kararında hukuka uygunluk görülmediği, öte yandan, bozma üzerine verilecek kararda, ihale kararı ve ihale kararı üzerine düzenlenen kağıtlardan doğan damga vergileri ile davacı tarafından iadesi istenilen damga vergilerinin tutarları karşılaştırılarak davacı tarafından iadesi istenilen vergi tutarlarının, anılan kağıtlarda gösterilen tutarlardan hareketle esas alınan matrahlar ve ilgili yıla ait damga vergisi oranlarının üzerinde tahakkuk eden ve kesilen vergiler ile uyumlu olup olmadığı incelenmek ve değerlendirilmek, davacının faiz istemi de ayrıca gözetilmek suretiyle hüküm kurulacağının tabii olduğu” gerekçesiyle verilen bozma kararına uyarak dosyanın yeniden incelenmesi suretiyle; davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasına dava konusu işlemin iptaline, tahsil edilen tutarın ödeme tarihinden itibaren işleyecek tecil faiziyle iadesine, tecil faizini aşan kısım yönünden ise istinaf başvurusunun reddine hükmeden …Bölge İdare Mahkemesi …Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K: …sayılı kararına yönelik davalı tarafından yapılan temyiz başvurusu, Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun 26/04/2023 tarih ve E:2023/391, K:2023/393 sayılı kararıyla bozma kararına uygunluk yönünden reddedilip kararın bozma kapsamı dışında kalan hükümlerine ilişkin temyiz incelemesinin sonuçlandırılması için dosyanın Danıştay Dokuzuncu Dairesine gönderilmesi üzerine, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının esas yönünden temyizen incelenmesine ilişkindir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Milli Eğitim Bakanlığınca sadece yoksul öğrencilere yönelik olmayıp ilköğretim ve ortaöğretim kurumdakiler dahil tüm öğrencilere dağıtmak üzere ihale edilen ve ihale bedeli 222 sayılı Kanun’un 77.maddesindeki özel ödenekten karşılanmayıp genel bütçeden karşılanan ücretsiz ders kitabı ihalelerine ilişkin ihale kararı ve sözleşmenin damga vergisi istisnası kapsamında bulunmadığı iddiasıyla ve re’sen gözetilecek nedenlerle kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Bölge İdare Mahkemesi kararının dava konusu işlemin iptaline ve verginin iadesine dair hüküm fıkrası bozma kararında belirtilen esaslara uyularak verildiğinden, bu kısma yönelik davalının temyiz isteminin reddi gerektiği, davalının faize yönelik temyiz isteminin ise olayda, davacıdan tahsil edilen toplam 468.510,15.-TL damga vergisinin 228.669,12.-TL’lik kısmı 213 sayılı Kanun’un 112/4. maddesinin yürürlüğe girdiği 15/06/2012 tarihinden önce tahsil edildiğinden,15/06/2012 tarihinden önce tahsil edilen damga vergilerinin, tahsil tarihinden 15/06/2012 tarihine kadar 3095 sayılı Kanun’un 2.maddesi uyarınca yasal faiz;15/06/2012 tarihinden iadenin yapılacağı tarihe kadar 213 sayılı Kanun’un 112/4.maddesi uyarınca tecil faizi; oranında hesaplanacak faiziyle iadesi gerektiğinden, istemin kısmen kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının faize ilişkin hüküm fıkrasının, tahsil edilen tutarın tahsil edildiği tarihten 15/06/2012 tarihine kadar geçen süre için tecil faizi oranında hesaplanan tutarın ödenmesine ilişkin kısmının bozulması, tahsil edilen tutarın,15/06/2012 tarihinden, davacıya iade edildiği tarihe kadar geçen süre için tecil faizi oranında hesaplanan faiz tutarının davacıya ödenmesine ilişkin kısma dair temyiz isteminin ise reddedilerek kararın bu kısmının onanması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ihale edilen …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …ihale kayıt numaralı “Ücretsiz Olarak Dağıtılan İlköğretim ve Ortaöğretim Ders Kitapları Baskı ve Dağıtımı” işleri uhdesinde kalan davacı tarafından, ihale kararı ve sözleşme nedeniyle ödenen toplam 468.510,15.-TL damga vergisinin iadesi talebiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin …tarih ve …sayılı işlemin iptali ile ödenen verginin amme alacaklarına uygulanan faiziyle birlikte iadesi istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasa Mahkemesinin 10/02/2011 tarih ve E:2008/58, K: 2011/37 sayılı iptal kararı üzerine, 15/06/2012 tarihli ve 28324 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6322 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla yeniden düzenlenen 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 112. maddesinin 4. fıkrasında “fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerin, fazla veya yersiz tahsilatın, mükelleften kaynaklanması halinde düzeltmeye dair müracaat tarihi, diğer hallerde verginin tahsili tarihinden düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için aynı dönemde 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanan faiz ile birlikte, 120. madde hükümlerine göre mükellefe red ve iade edileceği düzenlenmiştir.
3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un “Kanuni Faiz” başlıklı 1. maddesinde; Borçlar Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’na göre faiz ödenmesi gereken hallerde, miktarı sözleşme ile tespit edilmemişse yıllık, bu Kanun’da belirtilen oranda ödeme yapılacağı kuralı bulunmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Bölge İdare Mahkemesi kararının, dava konusu işlemin iptali ile fazla ve yersiz tahsil edilen tutarın, 15/06/2012 tarihinden, davacıya iade edildiği tarihe kadar geçen süre için tecil faizi oranında hesaplanan faiz tutarının davacıya ödenmesine ilişkin kısmı, usul ve hukuka uygun olup, bu kısma ilişkin ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı idarenin, Bölge İdare Mahkemesi kararının iadesine hükmedilen damga vergisinin tahsil edildiği tarihten 15/06/2012 tarihine kadar geçen süre için tecil faizi oranında hesaplanan tutarın ödenmesine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz istemine gelince;
Mükelleflerden fazla ve yersiz olarak tahsil edilen vergilerin iadesi durumunda, iade edilen tutarlara hangi oranda faiz ödeneceği konusunda açık bir düzenleme bulunmadığından, hukuk yaratma yetkisi kapsamında yerleşik Danıştay içtihatları ile 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun uyarınca hesaplanacak faiz oranının uygulanması öngörülmüş bulunmaktaydı. Ancak, 15/06/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6322 sayılı Kanun ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 112/4. maddesi yeniden düzenlenmiş ve fazla ve yersiz tahsil edilen vergilerin 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faiziyle iade edileceği açıkça düzenlenmiş bulunmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, davacıdan tahsil edilen toplam 468.510,15.-TL damga vergisinin bir kısmının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 112/4. maddesinin yürürlüğe girdiği 15/06/2012 tarihinden önce, bir kısmının ise 15/06/2012 tarihinden sonra tahsil edildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, 213 sayılı Kanun’un yukarıda yer verilen 112/4. maddesinin 15/06/2012 tarihinde yürürlüğe girdiği dikkate alındığında; tahsil tarihinden 15/06/2012 tarihine kadar geçen süre için yerleşik Danıştay içtihatları ile 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun uyarınca hesaplanacak yasal faiz oranında faiz ödenmesi gerekirken, anılan dönem için de tecil faizi ödenmesine hükmeden Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine,
2. …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının fazla ve yersiz tahsil edilen tutarın tahsil edildiği tarihten 15/06/2012 tarihine kadar geçen süre için tecil faizi oranında hesaplanan tutarın ödenmesine ilişkin kısmının BOZULMASINA, diğer kısımlarının ONANMASINA,
3. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 31/05/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.