Danıştay Kararı 9. Daire 2023/1010 E. 2023/1131 K. 30.03.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2023/1010 E.  ,  2023/1131 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2023/1010
Karar No : 2023/1131

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Petrokimya Holding Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, 2021/Aralık dönemine ilişkin olarak tahakkuk ettirilen ve ihtirazi kayıtla ödenen elektrik ve havagazı tüketim vergisinin kaldırılması ile ödenen tutarın ödeme tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının elektrik üretiminde bulunduğu hususunda tartışma bulunmadığı, üretim tesisinde tüketilen elektriğin 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 36. maddesi uyarınca elektrik ve havagazı vergisinden istisna kılınması karşısında, verginin ihtirazi kayıtla tahakkuk ettirilmesinde hukuka uyarlık görülmediği, hukuka aykırı olarak tahsil edilen verginin tahsil tarihinden işbu karara göre iadesi tarihine kadar geçen süre içerisinde, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’da öngörülen oranda faiz uygulanmak suretiyle davacıya ödenmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu tahakkuk işleminin iptaline ve verginin ödendiği tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizle birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Elektriği kendisi üreten davacı tarafından satın alınan elektrik ve havagazı söz konusu olmadığı için tüketilen elektriğin ve havagazının satış bedelini, dolayısıyla verginin matrahını belirlemeye imkan bulunmadığı, bu durumda, elektrikle havagazının satın alınmayıp üretilmesi halinde matrahın nasıl belirleneceğinin ve elektriği tedarik eden veya havagazını dağıtan kuruluşun, diğer bir deyişle vergi sorumlusunun olmadığı durumlarda verginin nasıl beyan edilerek ödeneceğinin 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nda açık bir şekilde düzenlenmediği, anılan verginin alınması verginin kanuniliği ilkesine açıkça aykırı olduğundan, ihtirazi kaydın kabul edilmemesi suretiyle yapılan tahakkuk işleminde hukuka uyarlık görülmediği, davacı şirketin bir elektrik üretim ve dağıtım müessesesi olmadığı, petrokimya tesisi bulunduğu halde 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 36/4. maddesinde münhasıran doğrudan doğruya elektrik ve havagazı üreten dağıtım ve istihsal müesseseleri için burada yapılan elektrik ve havagazı tüketimi yönünden tanınan istisnaya dair kuralın esas alınması nedeniyle Vergi Mahkemesi kararında gerekçe yönünden isabet görülmediği gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun reddine, kararın gerekçesinin yukarıda anılan şekilde değiştirilmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Vergiyi doğuran olayın elektrik ve havagazının tüketilmesi ile meydana geldiği, üretilen veya satın alınan elektriğin tüketilmesi arasında vergilendirme açısından herhangi bir ayrımın olmadığı, kendi ürettiği elektriği tüketmesi halinde mükelleflerin elektrik ve havagazı tüketim vergisini ödemekle sorumlu olduğu, matrahın mükellefçe elektrik birim maliyeti üzerinden beyan edildiği, haksız veya fazladan tahsil edilen amme alacağının ilgililere mahkeme kararıyla iade edilmesi sırasında faiz ödeneceğine dair açık bir yasal düzenleme bulunmadığı, mahkeme kararının geç infazı halinde ancak idarece faiz ödenebileceği iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik davalının istinaf başvurusunun gerekçeli reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.Temyiz isteminde bulunandan …-TL maktu harç alınmasına,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 30/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.