Danıştay Kararı 9. Daire 2022/912 E. 2022/6633 K. 22.12.2022 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2022/912 E.  ,  2022/6633 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2022/912
Karar No : 2022/6633

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı-…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacının maliki olduğu İstanbul İli, Kartal İlçesi, … Mahallesi … Mevkii … Ada … no’lu parselde kayıtlı bulunan taşınmazına ilişkin planların iptal edildiği bu nedenle yapılaşma izni verilmediği için kısıtlı olduğundan bahisle, ihtirazi kayıtla fazladan ödenen 2020 yılı birinci taksitine ilişkin emlak vergisinin 554.620,77- TL’lik kısmının iadesi talebiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ve ödenen tutarın yasal faiziyle iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; söz konusu taşınmaz için 13/10/2016 tarihinde re’sen onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile iptal edildiği, 23/08/2017 tarihinde re’sen onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planı değişikliği ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliğinin ise … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararı ile iptal edildiği, bu kararlara yönelik istinaf başvurularının reddedilerek kararların onandığı, bu tarihten itibaren söz konusu taşınmaz için yeni bir imar planı yapılmadığı gibi inşaat izni de verilmediği, bu durumda davacının taşınmazı kullanımının fiili olarak kısıtlılık durumu oluşturduğundan söz konusu taşınmaz bakımından fiili kısıtlılık hükümlerinin uygulanması gerektiği, davacının yapmış olduğu şikayet başvurunun reddine dair işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptali ile davacıdan haksız olarak fazladan tahsil olunan 554.620,77 TL’nin (9/10’luk kısmın) tahsil tarihinden itibaren 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanacak faiz ile birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu, kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Fiilen kısıtlı olan taşınmaza, hukuken kısıtlı taşınmaza ilişkin hükümlerin tatbik edilmesinin verginin yasallığı ilkesine aykırı olduğu, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın görüşünün de bu doğrultuda olduğu, gerçekleştirilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile usul ve yasaya ayırı olan Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY: Davacının maliki olduğu İstanbul İli, Kartal İlçesi, … Mahallesi … Mevkii … Ada … no’lu parselde kayıtlı bulunan taşınmazına ilişkin planların iptal edildiği bu nedenle yapılaşma izni verilmediği için kısıtlı olduğundan bahisle, ihtirazi kayıtla fazladan ödenen 2020 yılı birinci taksitine ilişkin emlak vergisinin 554.620,77- TL’lik kısmının iadesi tlebiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ve ödenen tutarın yasal faiziyle iadesi istemine ilişkindir.

İLGİLİ MEVZUAT:
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 12. maddesinde; Türkiye sınırları içerisinde bulunan arazi ve arsaların bu kanun hükümlerine göre arazi vergisine tabi olduğu, aynı Kanunun 30. maddesinde; Kanunlar veya diğer kamu düzeni koyan mevzuatla tasarrufu kısıtlanan bina, arsa ve arazinin vergisinin, kısıtlamanın devam ettiği sürece 1/10 oranında tahsil olunacağı, 9 ve 19’uncu madde hükümlerinin saklı olduğu, kısıtlamanın kaldırılması halinde, kaldırma tarihini takip eden bütçe yılından itibaren emlakin vergisinin tüm vergi değeri üzerinden ödeneceği, kısıtlamanın devam ettiği sürede tecil edilen verginin 9/10’unun bina, arsa ve arazinin satılması, istimlaki veya hibe yoluyla ahara devir ve temliki halinde, tahsilat zamanaşımına uğramamış olanların muaccel hale geleceği, kanunla ve diğer mevzuatla yapılan kısıtlamaların neler olduğu, süresi, tevsiki ve kısıtlama koyan kamu organlarının görevleri ve sorumlulukları Maliye Bakanlığınca, Milli Eğitim, İmar ve İskan ve İçişleri Bakanlıklarının mütalaaları alınarak hazırlanacak bir yönetmelikle tanzim olunacağı belirtilmiştir.
1319 sayılı Kanunun 30’uncu maddesi uyarınca çıkartılan 17.11.1986 tarih ve 19284 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Tasarrufu Kısıtlanan Bina, Arsa ve Arazi Hakkında Yönetmeliğin 2. maddesinde, ” İmar planlarında, resmi yapılara, tesislere ve okul, cami, yol, meydan, otopark, yeşil saha, çocuk bahçesi, pazar yeri, hal, mezbaha ve benzeri umumi hizmetlere ayrılmış olması sebebiyle üzerinde inşaat yapılmasına izin verilmeyen arsalar ile esaslı değişiklik ve ilaveler yapılmasına izin verilmeyen binaların tasarrufu kısıtlanmış sayılır” denilerek konuya açıklık getirilmiştir.
İmar Kanunun “parselasyon planının hazırlanması” başlıklı (4/7/2019 tarih ve 7181 sayılı Kanunun 9. maddesi ile değişik), 18. maddesi 3. fıkrasında ise umumi hizmetlere ayrılan alanlar yeniden düzenlenerek; ve yol, meydan, park, otopark, çocuk bahçesi, yeşil saha, ibadet yeri ve karakol, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı öğretime yönelik eğitim tesis alanları, Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık tesis alanları,pazar yeri, semt spor alanı, toplu taşıma istasyonları ve durakları, otoyol hariç erişme kontrolünün uygulandığı yol, su yolu, resmî kurum alanı, mezarlık alanı, belediye hizmet alanı, sosyal ve kültürel tesis alanı, özel tesis yapılmasına konu olmayan ağaçlandırılacak alan, rekreasyon alanı olarak ayrılan parseller ve mesire alanları gibi alanlar umumi hizmet alanı olarak sayılmıştır.
01.10.2017 tarihinde yürürlüğe giren (geçici 3. maddesi hariç) “Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nin “Tanımlar ” başlıklı 4. maddesinin yy, hhhh ve ıııı fıkrasında
yy) Konut alanı: İmar planlarında konut kullanımına yönelik olarak planlanan ve ayrıca 19 uncu maddede belirtilen fonksiyonların da yer alabildiği alanlar,
hhhh) Ticaret alanı: İmar planlarında ticaret kullanımına yönelik olarak planlanan ve ayrıca 19 uncu maddede belirtilen fonksiyonların da yer alabildiği alanlar,
ıııı) Ticaret+Konut, Turizm+Ticaret, Turizm+Ticaret+Konut karma kullanım alanları: Tek başına konut olarak kullanılmamak koşuluyla, ticaret, turizm, konut kullanımlarından konut hariç sadece birinin veya ikisinin veya tamamının birlikte yer aldığı alanlar, olarak tanımlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bir imar planının yargı yerince iptal edilmiş olması durumunda önceki imar planının kendiliğinden yürürlüğe girmeyeceği, iptal kararının gerekleride gözönüne alınarak yeniden imar planı yapılması zorunlu olduğu Danıştay kararları ile müstekar hale gelmiştir. Nitekim Danıştay 6. Dairesinin 10/11/2014 tarih ve E: 2014/555, K:201476978 sayılı kararı da bu doğrultudadır.
Dosyanın ve davacıya ait Dairemizin E:2021/2967 sayılı dosyasının birlikte incelenmesinden, davalı idareye bağlı Plan ve Proje Müdürlüğü’nün … tarih ve … sayılı taşınmazın planlama sürecine ilişkin bilgilendirme yazısında; davaya konu taşınmazın 19.04.2013 tarihinde onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planında “şehir parkı” alanında kalmakta iken, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 13.10.2016-20.03.2017-23.08.2017 tarihlerinde onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişiklikleri ile kısmen “Ticaret+Konut Alanı” kısmen de “Raylı Toplu Taşıma İstasyonu” alanına ayrıldığı, bu planlara karşı açılan davalar neticesinde planların iptaline karar verildiği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 15.10.2020 tarihinde onaylanan 1/5000 ölçekli nazım imar planı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ile “Ticaret+Konut Alanı” olarak ayrıldığı planların 19.10.2020 tarihinden itibaren bir ay süreyle askıda kalarak, yapılan iki itirazın kabul görmediği ve planların kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Yukarda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; “konut-ticaret” alanında kalan parsellerin, mevzuatta belirlendiği şekliyle çok fonksiyonlu ve karma yapılaşmaya açık olduğu, yapılaşma yasağı bulunmadığı, bu alanların umumi hizmetlere ayrılan alanlardan sayılamayacağı, dolayısıyla tasarrufunun kısıtlı olmadığı açık olup, Tasarrufu Kısıtlanan Bina, Arsa ve Arazi Hakkında Yönetmeliğin 2. maddesinde tek tek sayılan ve benzeri umumi hizmet alanlarına ayrılmış olma sebebi dışındaki diğer hallerde, yani somut uyuşmazlıktaki gibi umumi hizmet alanı olarak ayrılmamış alanlarda imar planlarının iptal edilmiş olmasının, Emlak Vergisi Kanunu uyarınca belirlenen kısıtlılık hali olarak kabul edilmesi mümkün değildir.
Bu durumda, “konut-ticaret” alanında kalan vergisi ihtilaflı taşınmaza ilişkin planların iptal edildiği, bu nedenle inşaat izni verilemediği için fiilen kısıtlı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü yönünde verilen vergi mahkemesi kararına yönelik davalı idarece yapılan istinaf başvurusunun reddine dair Bölge İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1-Davalının temyiz isteminin kabulüne,
2-… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3-Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 22/12/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.