Danıştay Kararı 9. Daire 2022/4805 E. 2023/722 K. 14.03.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2022/4805 E.  ,  2023/722 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2022/4805
Karar No : 2023/722

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, vekalet ücretine yönünden temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacının, mirası reddeden kardeşinin mükellefiyetinden kaynaklı kişisel borçlarından dolayı vefat eden babalarından intikal edecek olan ancak henüz veraseten intikali yapılmayan taşınmaz hissesi üzerine uygulanan hacizlerin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava konusu hacizlerin dava açılmadan önce 19/04/2022 tarihinde terkin edildiği anlaşıldığından, davanın açıldığı tarih itibariyle ortada idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülebilir bir işlem bulunmadığından, davanın esasının incelenmesine olanak bulunmadığı, öte yandan; dava konusu hacizlerin kaldırıldığının dava tarihinden önce davacıya bildirildiğine dair herhangi bir tebliğ evrakının sunulmamış olması sebebiyle, bakılan davanın açılmasına davalı idare tarafından sebebiyet verildiğinden yargılama giderinin tamamının davalı idare üzerinde bırakılması hakkaniyet olduğu gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddine, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına ve davacı lehine vekalet ücreti ödenmesine hükmedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Olayda, davacı tarafından kardeşinin şahsi borçlarından dolayı ve yine sadece kardeşinin hissesi üzerine konulan haciz işlemlerine karşı dava açılmış ise de; söz konusu taşınmaz hissesi üzerine tatbik edilen hacizlere karşı ancak kişisel, meşru ve güncel bir menfaati ihlal edilenler tarafından dava açılmasının mümkün olduğu, dolayısıyla taşınmaz hissesine tatbik edilen hacizlerin davacının menfaatini etkilediğinden bahsedilemeyeceği sonucuna ulaşıldığından, davanın ehliyet yönünden reddi gerekirken, hacizlerin kaldırıldığı gerekçesiyle davanın incelenmeksizin reddi yönünde verilen Mahkeme kararında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun kabulüne, Vergi mahkemesinin kaldırılmasına ve davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davanın ilk aşamasından bu yana vekil ile takip edildiği, istinaf başvurusunun kabul edilerek davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmesine rağmen davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla kararın bu yönden bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden temyiz kararında açıklandığı şekilde düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun’un 22. maddesiyle değişik “Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde; temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştayın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
Maddenin gerekçesinde ise, madde ile temyiz incelemesinde sadece maddi hatalarda değil, aynı zamanda yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen eksiklik ya da yanlışlıklarda da düzelterek onama kararı verilmesinin sağlandığı, uygulamada, vekâlet ücretine, yargılama giderlerine ya da faize hükmedilmesinin unutulması ya da bunların yanlış hesaplanması gibi, kararın asli olmayan unsurlarında görülen bir kısım eksiklik ya da yanlışlıklar nedeniyle bozma kararları verildiği, bunun mahkeme tarafından tekrar karara bağlandığı ve yine bu kararlara karşı yeniden kanun yollarına başvurulabilmesi nedeniyle hem zaman hem de emek kaybına neden olunduğunun görüldüğü, bu suretle esasa etkili olmayan konularda Danıştayın kesin karar vermesi sağlanarak uyuşmazlığın hızla sonuçlandırılmasının amaçlandığı hususlarına yer verilmiştir.
Olayda, davalı idare vekilinin Vergi Mahkemesince verilen davanın incelenmeksizin reddi ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı idare üzerine bırakılmasına ilişkin kararına karşı verdiği istinaf başvuru dilekçesi üzerine istinaf başvurusunun kabul edilerek davanın ehliyet yönünden reddine karar verildiği, dolayısıyla kararın verildiği 16/09/2022 tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı idarenin vekalet ücretine hak kazandığı, buna rağmen kararda idare lehine vekalet ücretine hükmedilmediği anlaşılmıştır.
Bu hususlar, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan düzeltilmesi mümkün eksiklik olarak görüldüğünden hüküm fıkrasına “kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 5,500,00 TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idareye ödenmesine” ibaresinin eklenmesi şeklinde düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda belirtildiği şekilde düzeltilerek ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 14/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.