Danıştay Kararı 9. Daire 2022/4767 E. 2023/1198 K. 04.04.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2022/4767 E.  ,  2023/1198 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2022/4767
Karar No : 2023/1198

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, 2018 yılı yasal defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak 2018/Ocak ilâ Temmuz dönemleri için re’sen tarh edilen katma değer vergisi ile kesilen üç kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 2019 yılının Aralık ayında Çin Halk Cumhuriyetinde ortaya çıkan Covid 19 salgını birkaç ay içerisinde tüm dünyaya yayıldığı, bu sebeple Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edilerek salgının önüne geçilebilmesi için ülkeler tarafından sıkı tedbirlere başvurulduğu, 13 Mart 2020 tarihinden itibaren pek çok idari tedbir alındığı, bazı işletmelerin kapatıldığı ve zaman zaman da sokağa çıkma kısıtlamaları getirildiği, kimi yaş grupları için ise sokağa çıkma yasaklarının kesintisiz olarak uygulandığı, ülkemizde ise yargı alanında hak kayıplarının önüne geçilmesi amacıyla tüm sürelerin 13/03/2020 tarihinden 15/06/2020 tarihine kadar durmasına karar verildiği, dolayısıyla 13/03/2020 tarihinden 15/06/2020 tarihine kadar geçen dönem, 213 sayılı Kanunun 13.maddesi kapsamında mücbir sebep kabul edilmesi ve yine anılan Kanun’un 15.maddesi uyarınca da anılan tarihler arasında sürelerin durduğunun kabul edilmesi gerektiği, olayda davacıdan defter-belge istenmesine yönelik … tarih ve … sayılı yazının 16/03/2020 tarihinde usulüne uygun tebliğ edildiği görülmekte ise de; yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri ve açıklamalar uyarınca ibraz süresinin, 15/06/2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar uzadığının kabulü gerektiği, dolayısıyla anılan tarihe kadar davacının ibraz ödevini yerine getirmediğinden bahsedilemeyeceği dikkate alındında, henüz ibraz süresi sona ermeden tanzim edilen vergi inceleme raporuyla katma değer vergisi indirimlerinin reddi üzerine yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu cezalı tarhiyatın kaldırılmasına karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi Kararının hukuka ve usule uygun olduğu belirtilerek davalı idare istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: İstinaf başvuru dilekçesindeki iddialar yinelenerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’ÜN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı adına, 2018 yılı yasal defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediğinden bahisle düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak 2018/Ocak ilâ Temmuz dönemleri için re’sen tarh edilen katma değer vergisi ile kesilen üç kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istenilmektedir.

İLGİLİ MEVZUAT:
2575 sayılı Danıştay Kanunu’nun 40. maddesinin 4. fıkrasında, İçtihatları Birleştirme Kurulu tarafından verilen kararlara, Danıştay daire ve kurulları ile idari mahkemeler ve idarenin uymak zorunda oldukları hüküm altına alınmıştır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinin (b) bendinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1. maddesinde, ticari faaliyet çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi tutulduğu, 20. maddesinde teslim ve hizmet işlemlerinin karşılığını teşkil eden bedelin katma değer vergisi matrahını oluşturduğu, 29. maddesinde, mükelleflerin, vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak, düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri, 34. maddesinin 1. bendinde ise yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait katma değer vergisinin alış faturası veya benzeri vesikalar üzerinde ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 08/02/2019 tarih ve E:2013/3, K:2019/1 sayılı kararında mücbir sebep olmaksızın defter ve belgelerini incelemeye yetkili olan inceleme elemanlarına ibraz etmeyen katma değer vergisi mükellefleri adına yapılan cezalı tarhiyatlara karşı açılan davalarda, davacılar tarafından, vergilendirme dönemine ilişkin yasal defterler ve belgelerin mahkemeye sunulabileceğinin ileri sürülmesi halinde, bu defter ve belgeler davacıdan istenilip, defterlerdeki kayıtlar incelenip bu kayıt ve belgeler hakkında davanın diğer tarafı olan vergi idaresinin görüşü ve saptamaları da alınarak yapılacak hukuki değerlendirmeye göre karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Dosyanın ve aynı davacıya ait Danıştay Dokuzuncu Dairesi’nin E:2022/4745, 4767 ve 2023/143 sayılı dosyaların birlikte incelenmesinden; defter ve belgelerinin istenilmesine ilişkin yazının davacıya 16/03/2020 tarihinde elektronik tebligat yoluyla tebliğ edildiği ve 31/03/2020 tarihine kadar söz konusu defter ve belgelerin ibraz edilmesi gerekirken, davacı tarafından ibraz edilmediği, herhangi bir ek süre talebinde bulunulmadığı, covid-19 kodlu virüs nedeniyle ortaya çıkan salgın kapsamında davacının vergi ödevini yerine getirmemesine ilişkin olarak 65 yaş üzerinde olduğu yahut kronik hastalığı olduğu noktasında bir iddiası bulunmadığı, dava dilekçesinde defter ve belgelerini sunabileceğini belirtmesi ve Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 08/02/2019 tarih ve E:2013/3, K:2019/1 sayılı kararı da dikkate alındığında; defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmemesi re’sen tarh nedeni ise de; re’sen araştırma ilkesi ile vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelenin gerçek mahiyetinin esas olduğuna dair kural gereğince, davacı tarafından defter ve belgelerin incelenmek üzere hazır olduğu, istenmesi halinde ibraz edilebileceği hususunun dava dilekçesinde ileri sürüldüğü görüldüğünden, davacının ibraz edebileceğini belirttiği defter ve belgelerin istenip ibraz edilecek olanlardan vergi idaresi de haberdar edilmek suretiyle, yukarıda değinilen incelemenin yapılıp vergilendirmenin konusunu oluşturan katma değer vergisi indiriminin dayandığı faturalarda bu verginin ayrıca gösterilip gösterilmediği, belgelerin yasal defterlere usûlüne göre kaydedilip kaydedilmediği ve temsil ettiği hukukî muamelenin gerçek olup olmadığına ilişkin inceleme yapıldıktan sonra karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Davalının temyiz isteminin kabulüne,
… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… ssayılı kararının BOZULMASINA,
Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 04/04/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.