Danıştay Kararı 9. Daire 2022/4666 E. 2023/861 K. 22.03.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2022/4666 E.  ,  2023/861 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2022/4666
Karar No : 2023/861

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR):
1- … Ağır Sanayi İnşaat ve Taahhüt A.Ş.
2-… İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.
3-… İnşaat Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: T.C. Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü tarafından ihale edilen ve davacıların oluşturduğu iş ortaklığının uhdesinde kalan “Başpınar-Gaziantep-M Yavuz İstasyonları Arasının Yeniden İnşa edilmesi Altyapı ve Üstyapı (GAZİRAY) yapım işi” nedeniyle ödenen ihale kararı damga vergisinin iadesi talebiyle yapılan düzeltme – şikayet başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile ödenen tutarın tecil faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli I ve II sayılı cetvellerde genel ve özel bütçe kapsamındaki kamu idareleri sayılmış olup, uyuşmazlığa konu ihaleyi yapan T.C. Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü bu idareler içinde yer almadığı gibi, bu kurumun, damga vergisi yönünden resmi daire sayılacağı ya da muaf olduğu yönünde bir başka Kanun ya da Kanun Hükmünde Kararnamede düzenleme bulunmadığı, dolayısıyla, uyuşmazlığa konu ihaleyi yapan kurumun 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 8. maddesinde belirtilen resmi daire sıfatını haiz olmadığı ve damga vergisinden muaf tutulmadığı, bu nedenle, söz konusu ihale kararına ilişkin damga vergisinin mükellefi, anılan işe ilişkin ihaleyi yapan ve ihale kararında imzası bulunan T.C. Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğü olduğu anlaşıldığından, 488 sayılı Kanunun 24. maddesi marifetiyle mükellef ve sorumlu tutulamayacak davacı şirketten bu ihale kararı nedeniyle damga vergisi tahsil edilmesinde hukuka uyarlık görülmediği ve hukuka aykırı olarak tahsil edildiği anlaşılan dava konusu verginin 213 sayılı Kanunun 112/4. maddesi uyarınca verginin tahsil edildiği tarihten düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için 6183 sayılı Kanuna göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanacak faizi ile birlikte iadesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptaline, ödenen damga vergisinin tahsil tarihinden düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edileceği tarihe kadar geçen süre için hesaplanacak tecil faiziyle birlikte iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davalının istinaf dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin mahkeme kararının kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği; davacıların istinaf istemine gelince, uyuşmazlığa konu yapım işinin, ihale tarihinde cari yıl yatırım programında yayımlanan yatırımlardan olduğunun görüldüğü, bahse konu işe ilişkin olarak düzenlenen idari şartnamenin 8. maddesinde, ihalenin yeterlik kriterlerini taşıyan yerli ve yabancı isteklilere açık olduğunun belirtildiği, 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun ek 2. maddesi ve 492 sayılı Harçlar Kanununun ek 1. maddesi ile bu düzenlemelere istinaden yayımlanan İhracat ve Diğer Döviz Kazandırıcı Faaliyetlerde Damga Vergisi ve Harç İstisnası Uygulama Genel Tebliği kapsamında ”Vergi, Resim, Harç İstisnası Belgesi” ile döviz kazandırıcı faaliyetleri teşvik etmek amacıyla ihale ve ihale kapsamında üstlenilen işe ilişkin olarak vergi, resim harç istisnasının uygulanmasının amaçlandığının sabit olduğu, bununla birlikte, Anayasa Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı sonrasında, vergilendirmeye tabi tutulan işin, cari yıl yatırım programında yer alan bir yatırım olması ve bu yatırımın uluslararası ihaleye çıkarılmış olması şartlarının birlikte gerçekleşmiş olması halinde, damga vergisi yönünden yasa ile getirilen istisna hükmü ile aranan koşulların gerçekleştiğinin, dolayısıyla istisnaya tabi iken damga vergisi tahsil edilmesinin açık bir vergilendirme hatası kapsamında bulunduğunun kabulünün gerektiği, uyuşmazlıkta, davacılar tarafından üstlenilen uyuşmazlığa konu işin cari yıl yatırım programında yer aldığı ve ihalesinin yerli ve yabancı isteklilere açık olması nedeniyle damga vergisi yönünden yasa ile getirilen istisna kapsamında olduğu ve uyuşmazlığa konu damga vergisinin istisna kapsamında olmasına rağmen tahsil edilmesinin açık bir vergilendirme hatası olduğu sonucuna varıldığından dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği, 213 sayılı Kanunun 112/4. maddesi uyarınca, haksız yere alınan vergi nedeniyle yoksun kalınan tutarın ödeme yapıldığı tarihten düzeltme fişinin davacılara tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için hesaplanacak tecil faizi ile birlikte iadesi gerektiği gerekçesiyle davalı idarenin istinaf isteminin reddine, davacı istinaf isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptaline, ödenen tutarın ödeme tarihinden itibaren işleyecek tecil faizi oranında hesaplanacak faiziyle birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği, kaldı ki Anayasa Mahkemesinin iptal kararının vergi,resim, harç istisna belgesi uygulamasının iptaline ilişkin bir karar olmadığı, olayda herhangi bir vergi hatası bulunmadığından 213 sayılı Vergi Usul Kanununun düzeltme hükümlerinin tatbikinin mümkün olmadığı, davacı şirket adına düzenlenmiş, uyuşmazlığa konu sözleşmenin imzalandığı tarihte geçerli olan Vergi Resim Harç İstisna Belgesinin ibraz edilmediği, yargıya intikal eden vergilendirme işlemlerinde faiz ödenebilmesinin ancak kararın idareye tebliğinden itibaren infazın gecikmesi durumunda söz konusu olabileceği iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 22/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.