Danıştay Kararı 9. Daire 2022/4007 E. 2023/1290 K. 06.04.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2022/4007 E.  ,  2023/1290 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2022/4007
Karar No : 2023/1290

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, yurt dışında bulunan yabancı şirketten döviz kredisi kullanılmasına yönelik kredi sözleşmesi nedeniyle 2020/Mart dönemi için ödenen damga vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile ödenen tutarın faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, davacı şirket ile … firması arasında 17/03/2020 tarihinde kredi sözleşmesinin imzalandığı ve bu sözleşme nedeniyle ödenen damga vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile ödenen 2.085.600,00-TL damga vergisinin faiziyle iadesinin istenildiğinin anlaşıldığı olayda, kredi veren Almanya mukimi … firmasının “uluslararası kurum” niteliğinde olduğu iddia edilmiş ise de, şirketin bu nitelikte olmadığı gibi banka veya yurt dışı kredi kuruluşu olduğu iddiasının da bulunulmadığı ve bu hususa ilişkin dosyaya herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı bu durumda, damga vergisine konu sözleşmenin bir kredi sözleşmesi niteliğinde olduğu, sözleşmenin tarafı olan dava dışı şirketin banka olmadığı, finansal faaliyette bulunabilmesinin tek başına kredi kurumu olduğunu göstermeye yeterli olmadığı bu nedenle yurt dışı kredi kuruluşu olarak kabul edilemeyeceği, uluslararası kurum niteliği de taşımadığı ve anılan sözleşmenin 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’nda yer alan istisna kapsamında olmadığı görüldüğünden, dava konusu düzeltme ve şikayet başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından … ile imzalanan kredi sözleşmesine ilişkin olarak 2020/Mart dönemi için ödenen 2.085.600,00-TL tutarındaki damga vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile ödenen damga vergisinin yasal faiziyle birlikte iadesinin istenildiğinin anlaşıldığı, 488 sayılı Kanunu’na ekli 2 sayılı Tablo’nun “IV Ticari ve Medeni İşlerle İlgili Kağıtlar” başlıklı kısmının 23 numaralı bendinde “Bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilere ilişkin kağıtlar”ın damga vergisinden istisna olduğunun belirtildiği, söz konusu istisnadan yaralanılabilmesi için kredilerin, bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlardan sağlanmasının yeterli olduğu, uluslararası kurumlardan kullanılan krediler için bu kurumların her hangi bir sınırlamaya ve belirlemeye tabi tutulmadığı dolayısıyla, … firmasının uluslararası kurum olarak tanımlanabileceği görüldüğünden davacı ile anılan firma arasında imzalanan kredi sözleşmesinin damga vergisinden istisna olduğu sonucuna varıldığı, idarenin hukuka aykırı işlemleri nedeniyle ortaya çıkan zararın tazmini açısından tahsil edilen tutarın yasal faiziyle iadesinin şart olduğu bu durumda, davacı tarafından kredi sözleşmesine ilişkin olarak ödenen damga vergisinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 112/4. maddesinde yer alan tescil faiziyle birlikte iade edileceği gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptaline ve ödenen damga vergisinin ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak tecil faiziyle birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: :Dava konusu olayda vergi hatası bulunmadığından 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun düzeltme-şikayet hükümlerinin uygulanamayacağı, dava konusu olayın hukuki yorum gerektirdiği, davacının kredi aldığı şirketin yurt dışı kredi kuruluşu ya da uluslararası kurum niteliğinde olmadığı görüldüğünden yapılan sözleşmenin damga vergisinden istisna olmadığı, idarece faizinin ödenebilmesinin ancak mahkeme kararının idareye tebliğinden itibaren infazın gecikmesi durumunda söz konusu olabileceği iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’na ekli 2 sayılı Tablonun “IV. Ticari ve Medeni İşlemlerle İlgili Kağıtlar” başlıklı kısmının 23. numaralı bendinde “Bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilerin temini ve geri ödenmesi amacıyla düzenlenecek kağıtlar”ın damga vergisinden istisna olduğu belirtilmiş, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından yayımlanan 02/05/2018 tarihli Sermaye Hareketleri Genelgesi’nin 32. maddesinin 2. fıkrasında, söz konusu bentte yer alan yurt dışı kredi kuruluşları ifadesinden; bu kuruluşların mukimi bulundukları ülkenin mevzuatına göre mali kaynak sağlamaya yetkili olan ve esas faaliyet konularından biri kredi vermek olan kuruluşların; uluslararası kurumlar ifadesinden ise … Bankası … Bankası), … Fonu, … Bankası, … Bankası ve gelişmekte olan ülkelerin kalkınmalarının veya bir ülkenin yeniden yapılandırılmasının finansmanının temini amacıyla bu ülkelere kredi veren benzeri kuruluşların anlaşılması gerektiği ifade edilmiştir. Olayda, davacı şirketin kredi aldığı yurt dışında … firmasının kendi ülkesinin mevzuatına göre mali kaynak sağlama yetkisi bulunan ve esas faaliyet konularından biri kredi vermek olan bir şirket veya TCMB genelgesi kapsamında uluslararası kurum niteliği taşımadığı anlaşıldığından ve davacı ile anılan şirket arasında düzenlenen sözleşmenin damga vergisinden istisna olmadığı, dolayısıyla davacı tarafından ödenen damga vergisinde hukuka aykırılık bulunmadığı görüldüğünden, davalının temyiz isteminin kabulü ve Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı şirket tarafından, yurt dışında bulunan yabancı şirketten döviz kredisi kullanılmasına ilişkin kredi sözleşmesi nedeniyle 2020/Mart dönemi için ödenen damga vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile ödenen tutarın faiziyle birlikte iadesi istenilmektedir.

İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 122. maddesinde, mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden isteyebilecekleri; 124. maddesinde de, vergi mahkemelerinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların, şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri açıklanmıştır. Bu maddeler uyarınca düzeltilmesi vergi dairelerinden istenebilecek vergi hatasının tanımı ise aynı Kanun’un 116. maddesinde, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması olarak yapılmış, 117. maddesinde, hesap hataları olarak; matrah hataları, vergi miktarında hatalar ve verginin mükerrer olması; 118. maddesinde de, vergilendirme hataları olarak; mükellefin şahsında hata, mükellefiyette hata, mevzuda hata ve vergilendirme veya muafiyet döneminde hatalar gösterilmiş bulunmaktadır.
488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1.maddesinde; bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olacağı, bu kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalamak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği belirtilmiş, anılan Kanuna ekli 2 sayılı Tablonun “IV. Ticari ve Medeni İşlemlerle İlgili Kağıtlar” başlıklı kısmının 23. numaralı bendinde “Bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilerin temini ve geri ödenmesi amacıyla düzenlenecek kağıtlar ile bu kağıtların temini ve geri ödenmesi amacıyla düzenlenecek kağıtlar ile bu kağıtlar üzerine konulacak şerhler (kredilerin kullanımı hariç)”in damga vergisinden istisna olduğu düzenlemesine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; yurt dışı kredi kuruluşları ile uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilerin temini amacıyla düzenlenecek kağıtların damga vergisinden istisna olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket ile Almanya’da muhkim … firması arasında 17/03/2020 tarihinde kredi sözleşmesinin imzalandığı, aracı bankanın kullanılan kredinin yurt içine gelmesi sonucu, anılan sözleşmeye ilişkin damga vergisinin ödenmesini talep etmesi üzerine, davacı şirket tarafından 2020/Mart dönemi için beyan edilerek ödenen damga vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile ödenen tutarın faiziyle birlikte iadesi istemiyle görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, davacıya kredi veren … şirketinin mukimi bulunduğu ülkenin mevzuatına göre sadece grup şirketleriyle sınırlı olmaksızın mali kaynak sağlama yetkisi bulunan ve esas faaliyet konularından biri kredi vermek olan bir kuruluş niteliği taşımadığı, davacı tarafından banka veya yurt dışı kredi kuruluşu olduğuna ilişkin herhangi bir iddiada bulunulmadığı, bu hususa ilişkin olarak herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı görülmektedir.
Bu durumda, anılan kredi sözleşmesinin yurt dışı kredi kuruluşları ile uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilerin teminine ilişkin kağıtlar kapsamında olmadığı ve damga vergisi istisnasından faydalanamayacağı sonucuna varıldığından, davacı şirket tarafından ödenen damga vergisi ile söz konusu verginin iadesi için yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık aksi gerekçe ile davayı kabul eden Bölge İdare Mahkemesi kararında ise hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Davalının temyiz isteminin kabulüne,
… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 06/04/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.