Danıştay Kararı 9. Daire 2022/1585 E. 2023/806 K. 16.03.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2022/1585 E.  ,  2023/806 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2022/1585
Karar No : 2023/806

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av….

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sanayi Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av….

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, komisyon karşılığı sahte fatura düzenlediği yolunda hazırlanan vergi tekniği raporunu esas alan takdir komisyonu kararına dayanılarak re’sen tarh edilen tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle artırılan üç kat vergi ziyaı cezalı; 2018 yılı kurumlar vergisi ile 2018 yılının tüm dönemlerine ilişkin geçici verginin kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davalı tarafından davanın süre yönünden reddi gerektiği ileri sürülmekteyse de; tarhiyata ilişkin ihbarnamelerin davacının mükellefiyet kaydının resen terkin edilmesi sonrası elektronik adresine tebliğ edildiğinden, davacının öğrenme tarihi dikkate alınarak açılan davanın yasal süresinde açıldığı anlaşıldığından, bu iddiaya itibar edilmeyerek işin esasının incelenmesine geçildiği, takdir komisyonu kararında matrah tayininde esas alınan davacı hakkında düzenlenen … tarih ve … vergi tekniği raporundaki tespitlerle dava dosyasındaki bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden; 18/10/2019 tarihi öncesi yapılan yoklamalarda işyerinde bulunduğu, muhtasar beyannamelerinde çok sayıda işçi bildirimi yaptığı, yoklamalarda işçi çalıştırdığına yönelik tespitlerin olduğu, çalışan işçilerin beyanına başvurulmadığı, karşıt inceleme tespitine ilişkin olarak sadece iki firma yetkilisinin beyanına başvurulduğu, karşıt inceleme tespitinde beyanda bulunanların ise ticari alışverişi doğruladığı, banka hesap hareketlerine ilişkin çalışma yapılmadığı, 2.226,625,94-TL sosyal güvenlik kurumuna, 725.510,57-TL vergi dairesine ödeme yapıldığı, Asliye Ceza Mahkemesinin dava dosyasında alınan bilirkişi raporunda vergi inceleme raporunda çelişkiler bulunduğunun tespit edildiğinden, davacının somut ve tereddütten uzak bir şekilde komisyon karşılığı sahte fatura ticareti yaptığı sonucuna ulaşmanın hukuki dayanağının olmadığı, bu itibarla, davacının sahte fatura düzenleyerek karşılığında komisyon geliri elde ettiği yolunda hukuken geçerli, kesin ve somut deliller içeren yeterli bir vergi incelemesinin yapıldığından söz edilemeyeceği için dava konusu cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu cezalı tarhiyatların kaldırılmasına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davalı idarece davanın süre yönünden reddi gerektiği ileri sürülmekteyse de; tarhiyata ilişkin ihbarnamelerin davacının mükellefiyet kaydının resen terkin edilmesi sonrası elektronik adresine tebliğ edildiğinden, davacının öğrenme tarihi dikkate alınarak açılan davanın yasal süresinde açıldığı için bu iddiaya itibar edilmeyerek işin esasının incelendiği, istinaf başvurusuna konu kararın usul ve hukuka uygun olduğu, istinaf başvurusu dilekçesinde ileri sürülen sebepler ile dosyada mevcut bilgi ve belgeler kapsamında, kararın kaldırılmasını gerektiren nitelikte bir neden bulunmadığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45/3. maddesi uyarınca davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davanın süresinde açılmadığı, tarhiyata dayanak vergi tekniği raporunda somut ve kesin tespitlere yer verildiği, bu tespitler ışığında usul ve yasaya uygun olarak işlemlerin tesis edildiği iddialarıyla beraber ilk savunma ve istinaf başvurusu dilekçelerindeki beyanların yinelenerek kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Dava süresinde açılmadığından, temyiz isteminin kabulü ile temyize konu kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı şirket adına, komisyon karşılığı sahte fatura düzenlediği yolunda hazırlanan vergi tekniği raporunu esas alan takdir komisyonu kararına dayanılarak re’sen tarh edilen tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle artırılan üç kat vergi ziyaı cezalı; 2018 yılı kurumlar vergisi ile 2018 yılının tüm dönemlerine ilişkin geçici verginin kaldırılması istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “Elektronik Ortamda Tebliğ” başlıklı 107/A maddesinde, bu Kanun hükümlerine göre tebliğ yapılacak kimselere, 93 üncü maddede sayılan usullerle bağlı kalınmaksızın, tebliğe elverişli elektronik bir adres vasıtasıyla elektronik ortamda tebliğ yapılabileceği, elektronik ortamda tebligatın, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılacağı, Maliye Bakanlığı’nın, elektronik ortamda yapılacak tebliğle ilgili her türlü teknik altyapıyı kurmaya veya kurulmuş olanları kullanmaya, tebliğe elverişli elektronik adres kullanma zorunluluğu getirmeye ve kendisine elektronik ortamda tebliğ yapılacakları ve elektronik tebliğe ilişkin diğer usul ve esasları belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
Vergi Usul Kanunu’nun 107/A maddesinin 3. fıkrası uyarınca verilen yetkiye dayanılarak 27/08/2015 tarihinde yayımlanan 456 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin “Elektronik Tebligat Sisteminden Çıkış” başlıklı 7. maddesi: “Zorunlu veya ihtiyari olarak elektronik tebligat sistemine dahil olanların aşağıdaki durumlar dışında sistemden çıkmaları mümkün değildir.
Tüzel kişilerde ticaret sicil kaydının silindiği (nevi değişikliği ve birleşme halleri dahil) tarih itibarıyla, elektronik tebligat adresi kapatılır. …” şeklinde düzenlenmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Dava açma süresi” başlıklı 7. Maddesinde, dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu ifade edilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Elektronik tebligat, vergilendirme ile ilgili evrakın Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından e-imzalı olarak muhatabın elektronik tebligat adresine gönderilmesi işlemidir.
Vergi Usul Kanunu’nun 107/A maddesinin ikinci fıkrası uyarınca tebliğ evrakı muhatabın elektronik ortamdaki adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda tebliğ edilmiş sayılacaktır.
Olayda, re’sen mükellefiyet terkin işleminin elektronik tebligat adresinin kapatılmasını gerektiren haller arasında sayılmadığı, ticaret sicil kaydının silinmesi (nevi değişikliği ve birleşme halleri dahil) gibi bir durum olmadığı için davacı şirketin elektronik tebligat adresinin aktif olarak kullanımda olduğu, dava konusu ihbarnamelerin 11/11/2020 tarihinde elektronik ortamda tebliğ edildiği, işbu davanın ise 10/03/2021 tarihinde açıldığı anlaşıldığından, 30 günlük dava açma süresi geçirildikten sonra açılan davanın süre aşımı yönünden reddi gerekirken, yukarıda yazılı gerekçeyle davayı kabul eden Vergi Mahkemesi kararına yönelik davalı tarafından yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Davalının temyiz isteminin kabulüne,
… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 16/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.