Danıştay Kararı 9. Daire 2021/981 E. 2023/778 K. 15.03.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/981 E.  ,  2023/778 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/981
Karar No : 2023/778

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı-…
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … Hizmetleri İnşaat San. Tic. Ltd. Şti’ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; asıl borçlu şirket nezdinde yapılan mal varlığı araştırmalarında şirket adına kayıtlı iki adet taşınmazın ve iki adet aracın bulunduğu, taşınmazların ve araçların üzerinde rehin şerhi bulunduğu iddia edilse de, asıl borçlu şirkete ait taşınmaz ve araçlar üzerinde bulunan rehin şerhi ile ilgili olarak davalı idarenin alacaklı banka ile yaptığı yazışmalarda şirket adına kayıtlı araçlar üzerinde herhangi bir rehin şerhinin bulunmadığı, taşınmazlar üzerindeki rehne konu borcun ise 36.317,50 TL olduğunun bildirildiği, hacze konu taşınmazların Aydın İli, Nazilli İlçesi, … Mevkiinde yer alan 5 ve 15 nolu meskenler olduğu ve taşınmazlardan 15 nolu meskenin vergi değerinin 134.253,00-TL olduğu, haczedilen araçların ise 2011 model Nissan marka araçlar olduğu, davalı idare lehine uygulanan hacizlerin devam ettiği, şirket adına kayıtlı bulunan ve davalı idare lehine haciz işlemi uygulanan taşınmazlar ve araçlar satılmadan, şirket hakkındaki takip yollarının usulüne uygun bir şekilde tüketildiğinden söz edilemeyeceği, amme alacağının şirketten kısmen veya tamamen tahsil edilemeyeceğinden bahisle davacı adına şirket ortağı sıfatıyla düzenlenen ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Asıl borçlu şirketten tahsil edilemeyen vergi borcunun tahsili amacıyla ortak sıfatıyla davacı adına ödeme emri düzenlenmesinin hukuka uygun olduğu iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :
… Hizmetleri İnşaat San. Tic. Ltd. Şti’ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla ortak sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmektedir.

İLGİLİ MEVZUAT :
7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un “Kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan amme alacakları” başlıklı 3 üncü maddesinde, bu Kanunun yayımı tarihi itibarıyla ilk derece yargı mercileri nezdinde dava açılmış ya da dava açma süresi henüz geçmemiş olan ikmalen, resen veya idarece yapılmış vergi tarhiyatları ile gümrük vergilerine ilişkin tahakkuklarda; vergilerin/gümrük vergilerinin %50’si ile bu tutara ilişkin faiz, gecikme faizi ve gecikme zammı yerine bu Kanunun yayımı tarihine kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın; bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla vergilerin/gümrük vergilerinin %50’si, faiz, gecikme faizi, gecikme zammı ve asla bağlı olarak kesilen vergi cezaları/idari para cezaları ile bu cezalara bağlı gecikme zamlarının tamamının tahsilinden vazgeçileceği, aynı Kanunun “Ortak Hükümler” başlıklı 9. uncu maddesinin 6’ncı fıkrasında ise, bu Kanuna göre ödenmesi gereken taksitlerin ilk ikisinin süresinde ve tam ödenmesi koşuluyla, kalan taksitlerden; bir takvim yılında iki veya daha az taksitin, süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde, ödenmeyen veya eksik ödenen taksit tutarlarının son taksiti (peşin ödeme seçeneğinin tercih edilmesi hâlinde ilk taksiti) izleyen ayın sonuna kadar, gecikilen her ay ve kesri için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammı oranında hesaplanacak geç ödeme zammı ile birlikte ödenmesi şartıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanılır. İlk iki taksitin süresinde tam ödenmemesi ya da süresinde ödenmeyen veya eksik ödenen diğer taksitlerin belirtilen şekilde de ödenmemesi veya bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi hâlinde matrah ve vergi artırımına ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun hükümlerinden yararlanma hakkının kaybedileceği ifade edilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dosyanın incelenmesinden, davacının ortağı olduğu … Hizmetleri İnşaat San. Tic. Ltd. Şti’nin ödenmeyen vergi borçlarının tahsili amacıyla, davacı adına ödeme emri düzenlendiği, anılan şirket tarafından 2018 yılında vergi dairesine başvurularak 7143 sayılı Yasa uyarınca vergi borçları için yapılandırma talep edildiği görülmüştür.
7143 sayılı Kanun kapsamında yapılan başvuru üzerine söz konusu vergi borçlarının yeniden yapılandırılması halinde anılan Kanun hükümleri ile yeni bir hukuki durum ortaya çıkacağından, 7143 sayılı Kanuna göre belirlenecek ödenmeyen tutarların takip ve tahsil edilebilmesi için öncelikle şirket adına ödeme emri düzenlenmesi, buna rağmen amme alacağının tahsil imkanının kalmadığının saptanması durumunda, sözü edilen Kanundan yararlanılması sırasında şirketi temsile yetkili olan kanuni temsilciye ya da ortaklıktan ayrılmamış ortaklara gidilmesi gerekmektedir.
Olayda, davacının 31/05/2010-26/07/2012 ile 29/05/2013-20/05/2014 tarihleri arasında ortağı olduğu limited şirket tarafından, ortaklıktan ayrıldığı tarihten 4 yıl sonra 2018 yılında 7143 sayılı Yasadan yararlanılması karşısında bu yapılandırma sonucu şirkete ait kamu alacaklarına ilişkin yeni bir hukukî durum ortaya çıkmış olduğundan, yapılandırma sırasında borçlu şirketle ilişkisi bulunmayan davacının söz konusu borçlar nedeniyle sorumlu tutularak takibe alınmasında hukuka uygunluk bulunmadığından, davayı yukarıda gerekçeyle kabul eden Vergi Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 15/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.