Danıştay Kararı 9. Daire 2021/817 E. 2023/829 K. 21.03.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/817 E.  ,  2023/829 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/817
Karar No : 2023/829

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Tur. Taş. Elek. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin 431.572,04-TL’lik kısmının iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının 2012 yılı hesap ve işlemlerinin pos tefecilik ve kısmen sahte fatura düzenleme yönünden incelenmesine yönelik vergi tekniği raporuna dayanılarak düzenlenen vergi inceleme raporları uyarınca düzenlenen ihbarnamelerin 26/10/2017 tarihinde tebliği üzerine, 6736 sayılı Yasa uyarınca 2011-2015 yıllarına ilişkin matrah ve vergi artırımında bulunulması nedeniyle yapılan tahakkukların terkin edilmesi işleminin … Vergi Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında davaya konu edildiği, Mahkemece verilen dilekçe ret kararının ardından yenilenen dilekçe ile … sayılı esası aldığı, bu dava devam ederken 2012 yılına ilişkin vergi incelemesi sonucu yapılan cezalı tarhiyatların Mahkemelerinde açılan davalara konu edildiği, ancak idarece tarhiyatların terkin edilmesi üzerine bu davaların konusuz kalmasından dolayı Mahkemelerinin … tarih ve E:…, …, …, K:…,…,… sayılı kararları ile karar verilmesine yer olmadığı kararının verildiği, davalı idarece aynı konuda düzenlenen 07/12/2017 tarihli ihbarnamelerin ikinci kez 12/12/2017 tarihinde tebliği üzerine söz konusu ihbarnamelerin yasal süresinde dava konusu edilmediği, davacının 2011-2015 yıllarına ilişkin 6736 sayılı Yasa kapsamındaki tahakkukların terkini işlemine karşı açtığı davada, … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kabule ilişkin kararı ile bu karara karşı idare tarafından yapılan istinaf başvurusunun … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı reddine ilişkin kararın davalı idareye tebliğ edildiği, ikinci kez tebliğ edilen ihbarnamelerin terkini istemiyle idareye başvuruda bulunulduğu, davacı tarafından, …Vergi Mahkemesinin kararı üzerine 7143 sayılı Yasaya göre yapılandırmanın iptal edilmesiyle 6736 sayılı Yasa kapsamındaki matrah artırımlarının kabul edildiği, ancak ihbarnamelerin terkini isteminin kabul edilmediği, ihbarnamelerin kesinleştiği ileri sürülerek dava konusu ödeme emirlerinin tebliğ edildiği; davacının 2011-2015 yıllarına yönelik 6736 sayılı Kanun kapsamındaki matrah artırımı başvurusu üzerine yapılan tahakkukların, terkin edilmesi işleminin iptaline ilişkin … Vergi Mahkemesi kararının 20/11/2018 tarihinde davalı idareye tebliği üzerine, davacının 2012 yılı hesap ve işlemlerinin pos tefecilik ve kısmen sahte belge yönünden incelenmesi sonucu düzenlenen vergi tekniği raporuna dayalı yapılan tarhiyatların kapsamı ve niteliği ile mahkeme kararında belirtilen hususlar göz önüne alınmak suretiyle, takibe konulan alacakların kesinleşip kesinleşmediği yönünde bir değerlendirme yapılarak işlem tesis edilmesi, idarenin mahkeme kararlarının gereklerine göre işlem tesis etme zorunluluğunun sonucu olduğundan, ihbarnamelerin anılan mahkeme kararının verildiği tarihten önce tebliğ ile kesinleştiğinden bahisle düzenlenen ödeme emrinin dava konusu edilen kısmında hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle davanın kabulüne, ödeme emrinin dava konusu edilen kısmının iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi Kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Yapılan işlemin hukuka uygun olduğu iddiasıyla kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Yedinci ve Dokuzuncu Dairelerinin 2575 sayılı Danıştay Kanunu’na 3619 sayılı Kanunla eklenen Ek-1 maddesi uyarınca birlikte yaptığı toplantıda gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde yer alan bozma sebeplerinden birinin varlığı halinde mümkündür.
Bölge İdare Mahkemesi kararının, dava konusu ödeme emrinin vergi ziyaı cezalı banka ve sigorta muameleleri vergisi dışında kalan kısmına yönelik davalı idarece ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı idarenin, dava konusu ödeme emrinin vergi ziyaı cezalı banka ve sigorta muameleleri vergisine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik temyiz istemine gelince;
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 15 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 58. maddesinde de kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı iddiası ile tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait davalara bakan vergi mahkemesi nezdinde dava açabileceği düzenlenmiştir.
Davacı adına 2012 yılına ilişkin sahte fatura düzenleme fiili nedeniyle düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak düzenlenen vergi ziyaı cezalı; kurumlar vergisi, banka ve sigorta muameleleri vergisi, geçici vergi ve özel usulsüzlük cezası içerikli ihbarnamelerin dava konusu edildiği, Mahkeme tarafından, idarece tarhiyatın terkin edildiği gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği, anılan karar tebliğ edilmeden aynı konu ve miktara ilişkin ikinci kez ihbarname düzenlenerek tebliğ edildiği, davacının işlemin mükerrer olduğu düşüncesiyle ihbarnamelere süresinde dava açmadığı, davacı tarafından 2012 yılına ilişkin vergi ziyaı cezalı; kurumlar vergisi, banka ve sigorta muameleleri vergisi, geçici vergi ve özel usulsüzlük cezasının terkini talebiyle idareye başvurulduğu, idarece başvurunun 13/03/2019 tarihinde reddedildiği, davacı adına 28/10/2019 tarihinde dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği, davacının tarh edilen vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi, geçici vergi, özel usulsüzlük cezası ve banka ve sigorta muameleleri vergisinin terkin edilmesi talebinin reddine ilişkin düzeltme şikayet başvurusunun reddine dair işlemin iptali istemiyle açılan davada; … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile işlemin iptaline karar verildiği, bu karara yönelik davalı idarece yapılan istinaf başvurusunun … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile kısmen kabulüne, Vergi Mahkemesi kararın vergi ziyaı cezalı banka ve sigorta muameleleri vergisi kısmının kaldırılmasına, banka ve sigorta muameleleri vergisinin 6736 sayılı Kanun kapsamında yapılandırmaya konu edilen vergiler içinde olmadığı ve uyuşmazlığın bu kısmının hukuki ihtilaftan kaynaklandığı, düzeltme şikayet kapsamında incelenemeyeceği gerekçesiyle davanın bu kısmının reddine karar verildiği, anılan karara yönelik davacı tarafından yapılan temyiz başvurusunun ise, Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 21/03/2023 tarih ve E:2021/1553, K:2023/827 sayılı kararıyla reddedilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının onandığı görülmüştür.
Dava konusu ödeme emri içeriğinde yer alan banka ve sigorta muameleleri vergisinin 6736 sayılı Kanuna göre yapılandırmaya konu edilmediği ve dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan ihbarnamelere karşı süresinde dava açılmadığı anlaşılmış olup; dava konusu ödeme emri düzeltme şikayet başvurusunun reddi sonrasında düzenlenmişse de, ödeme emrinin dayanağını davacıya tebliğ edilen ve dava konusu edilmeyerek kesinleşen 07/12/2017 tarihli ihbarnamelerin oluşturduğu sonucuna varılmıştır.
Bu durumda; davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin 431.572,04-TL’lik kısmının iptali istemiyle açılan davada, 6183 sayılı Kanun’un 58. maddesi kapsamında ödeme emrine karşı ileri sürülebilecek nedenler dikkate alınmak suretiyle yapılacak incelemeye göre bir karar verilmesi gerekirken; Vergi Mahkemesince davacının 6736 sayılı Kanun kapsamındaki matrah arttırımı üzerine yapılan tahakkukun terkin edilmesi işleminin iptaline ilişkin Vergi Mahkemesi kararının davalı idareye tebliği üzerine yapılan tarhiyatların kapsamı ve niteliği ile mahkeme kararında belirtilen hususlar göz önüne alınarak, takibe konulan alacakların kesinleşip kesinleşmediği yönünde bir değerlendirme yapılarak işlem tesis edilmesi, idarenin mahkeme kararlarının gereklerine göre işlem tesis etme zorunluluğunun sonucu olduğundan, ihbarnamelerin mahkeme kararının verildiği tarihten önce tebliğ ile kesinleştiğinden bahisle düzenlenen ödeme emrinin dava konusu edilen kısmı yönünden hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle davanın kabulü yolunda verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararının bu kısmında isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Davalının temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine,
… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının dava konusu ödeme emrinin vergi ziyaı cezalı banka ve sigorta muameleleri vergisi dışında kalan kısmının ONANMASINA, ödeme emrinin vergi ziyaı cezalı banka ve sigorta muameleleri vergisine ilişkin kısmının BOZULMASINA,
Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 21/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.