Danıştay Kararı 9. Daire 2021/693 E. 2023/489 K. 01.03.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/693 E.  ,  2023/489 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/693
Karar No : 2023/489

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü-…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, … Konut Yapı Kooperatifi’nin vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve …-.. sayılı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir..
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava konusu … sayılı ödeme emrinin dayanağı olan kooperatif adına düzenlenen ödeme emirlerinin ilanen tebliğ öncesinde normal ve mutad yollarla tebliğ edilememe durumunun Vergi Usul Kanunu’nda belirtilen usullere uygun olarak tutanak haline getirilmediği, ara kararına rağmen davalı idarece bu hususa ilişkin tevsik edici belge sunulmadığı, dava konusu … sayılı ödeme emrine konu borçların bir kısmına ilişkin kooperatif adına düzenlenen emirlerinin, kooperatifin kanuni temsilcisi olduğundan bahisle …’nin ikamet adresinde 01/11/2013 tarihinde tebliğ edildiği, ancak …’nin yöneticilik sıfatı 19/08/2010 tarihinde sona ermiş olduğundan yapılan tebliğin usulsüz olduğu, bir kısmına ilişkin, asıl borçlu kooperatif adına düzenlenen ödeme emrinin ilanen tebliği öncesinde normal ve mutad tebliğ usullerinin denendiği hususunda tutanak tutulmadığından ilanen tebliğinin usule aykırı olduğu, bir kısmının ise, tebliğ edilememiş olduğu, ara kararına rağmen davalı idarece tebliğe ilişkin olarak tevsik edici belge sunulamadığı, bu sebeple anılan ödeme emirlerine konu borçların usulüne uygun bir şekilde kesinleştirilmediği; dava konusu … sayılı ödeme emrinin dayanağının 21/01/2014 tarihinde verilen beyannameye istinaden düzenlenen tahakkuk fişi olduğu, davacının ise asıl borçlu kooperatifteki yöneticilik görevinin 26/12/2013 tarihinde sona erdiği, dolayısıyla yöneticilik görevinin sona erdiği tarihten sonra verilen beyannameye istinaden tahakkuk eden vergiler sebebiyle davacıya kusur yüklenilmesinin mümkün olmadığı; dava konusu … sayılı ödeme emri yönünden, davacının kanuni temsilcisi olduğu kooperatif adına 2011 ve 2012 yıllarının muhtelif dönemlerine ilişkin olarak salınan vergi ve kesilen cezalara ilişkin olarak düzenlenen vergi ceza ihbarnamelerinin kooperatifin bilinen adresi ile kooperatif kanuni temsilcilerinden …’ın bilinen adresinde 10/02/2017 tarihinde memur eliyle tebliğe çıkarıldığı, ancak kooperatif adresinde muhatabın tanınmadığı ve adresin kapalı olduğu, anılan kanuni temsilcinin adresinde ise muhatabın tanınmadığı ve adresin depo olduğu tespit edilerek tanzim edilen adres tespit tutanaklarının söz konusu vergi-ceza ihbarnameleri ile ilişkilendirilmek suretiyle ilgili mahalle muhtarları ile birlikte tutanak altına alındığı, ancak yapılmaya çalışılan bu tebligatlara ilişkin olarak tanzim edilen tebliğ alındıları üzerine herhangi bir kayıt düşülmediği, söz konusu tebligat işlemlerinin gerçekleştirildiği tarihte asıl borçlu kooperatifin … dışında diğer kanuni temsilcilerine tebligat yapılmaya çalışılmamış olması karşısında, ilanen tebligat koşullarının gerçekleşmediği, dolayısıyla ihbarnamelerin usulsüz tebliği nedeniyle tarh zaman aşımının kesilmeyeceği dikkate alındığında, doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliği gereken 2011 ve 2012 yılına ait vergi ve cezalara ait ihbarnameler, beş yıllık zaman aşımı süresi içinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinden, vergi ve cezaların zaman aşımına uğradığı sonucuna varıldığı; dava konusu … sayılı ödeme emrinin dayanağı olan Ba-Bs bildirim formlarının verilmemesi sebebiyle kesilen özel usulsüzlük cezalarına ilişkin ihbarnamelerin ilanen tebliğ öncesinde normal ve mutad tebliğ usullerine göre tebliğ edilememe durumunun tutanak haline getirilmediği, bu sebeple söz konusu ihbarnamelerin ilanen tebliğinin usulsüz olduğu, ara kararına rağmen davalı idarece bu hususların tevsik ettirilemediği görüldüğünden dava konusu ödeme emirlerinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, ödeme emirlerinin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu ödeme emirlerinin içeriğini oluşturan borçların hepsinin davacının sorumlu olduğu dönemlere ait olduğu iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın …. Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 01/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.