Danıştay Kararı 9. Daire 2021/4792 E. 2023/601 K. 07.03.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/4792 E.  ,  2023/601 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/4792
Karar No : 2023/601

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü-…

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, 2017 yılına ilişkin defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediği yolunda düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak 2017/Ocak-Aralık dönemleri için re’sen tarh edilen katma değer vergisi ile tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle kesilen üç kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; mükelleflerin katma değer vergisi beyannamelerinde indirim konusu yaptıkları vergilerin gerçekten yüklenilip yüklenilmediği, kanuni defterlere yasal süresi içerisinde kaydedilip kaydedilmediği, defterlere kaydedilen vergiler ile indirim hakkı tanınan işlemlere ait vesikalarda bu vergilerin doğru bir şekilde gösterilip gösterilmediği, kanuni defterler üzerinde yapılacak inceleme ile tespit edilebileceği, davacının tutması gerektiği yasal defterlerini inceleme elemanına ve Mahkemeye ibraz etmemesi nedeniyle belirtilen tespitlerin yapılması mümkün olmadığından, ilgili dönemde indirim konusu yapılan katma değer vergilerinin reddi suretiyle davacı adına yapılan tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı,kesilen üç kat vergi ziyaı cezası yönünden yapılan incelemede ise; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun sözü edilen madde hükümlerinde, vergi ziyaı cezasının ziyaa uğratılan verginin kaç katına göre hesaplanacağı, eylemin niteliğine göre tayin edildiği, defter ve belge ibraz etmeme eylemi yukarıda yer verilen 359. madde kapsamında sayıldığından, davacı adına üç kat vergi ziyaı cezası kesilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, vergi ziyaı cezasına uygulanan tekerrür hükmüne gelindiğinde ise, olayda tekerrür uygulanmasına neden olarak, davalı idare tarafından, 2016/Ocak dönemi için kesilen ve 24/08/2016 tarihinde davacıya tebliğ edilen vergi ziyaı cezası gösterildiği, davacı hakkında cezanın kesinleşme tarihini izleyen 2017 yılı başından itibaren beş yıl içerisinde vergi ziyaı cezası kesilmesini gerektiren bir eylemde bulunması halinde tekerrür hükümleri uygulanabileceği, dava konusu vergi ziyaı cezalarının da 2017 yılına ilişkin olarak salınan vergiler nedeniyle kesildiği anlaşıldığından, vergi ziyaı cezasının tekerrür nedeniyle artırılmasında da hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Asliye Ceza Mahkemesinin … sayılı dava dosyasında bulunan 2017 yılına ait yasal defter ve belgeler üzerinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenen, davalı idare tarafından Dairelerine sunulan … tarih ve … sayılı görüş ve öneri raporunda özetle; davacının, bir kısım alışlarını haklarında sahte fatura düzenlemekten vergi tekniği raporu bulunan mükelleflere ait faturalar ile yasal defterlerine kaydettiği, bunlardan yapılan mal ve hizmet alımlarının gerçeği yansıtmadığı, diğer mal veya hizmet alımı yaptığı mükellefler hakkında olumsuz bir tespit yapılmadığı, bahsedilen mükelleflerden yapılan mal veya hizmet alımları haricindeki belgelerin gerçekten alım yaptığı mallara ait alış faturaları olduğu tespitlerine yer verildiğinin görüldüğü, uyuşmazlığın esasının çözümü için söz konusu mükelleflerin düzenlediği faturaların hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu faturaları tanzim edenler hakkında düzenlenen raporun değerlendirildirildiği ve davacı adına düzenlenen faturaların gerçek bir mal veya hizmet teslimine dayanmadığı sonucuna varıldığından söz konusu mükelleflerin davacıya düzenlediği faturalar nedeniyle davacı adına tarh edilen katma değer vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı; tarhiyatın hakkında olumsuz bir tespit bulunmayan mükelleflerden alınan faturalardan kaynaklanan kısmında ise hukuka uyarlık bulunmadığı görüldüğünden, davacının istinaf başvurusunun kısmen yukarıda yazılı gerekçeyle reddine, kısmen kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının hakkında olumsuz tespit bulunmayan mükelleflerden alınan faturalardan kaynaklanan katma değer vergisi ile kesilen üç kat vergi ziyaı cezasına ilişkin kısmının kaldırılmasına, bu husus bakımından davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Defter ve belgelerin ibrazı isteme ilişkin yazısının usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine karşın herhangi bir mücbir sebep bulunmaksızın defter ve belgelerini zamanında incelemeye sunmayan davacı hakkında yapılan tarhiyatın hukuka uygun olduğu iddiasıyla kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 07/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.