Danıştay Kararı 9. Daire 2021/4534 E. 2023/821 K. 21.03.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/4534 E.  ,  2023/821 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/4534
Karar No : 2023/821

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü-…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: … Petrol Ür. Boya Kimya Otom. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti’ye ait vergi borçlarının tahsili için kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin, 2010/Ocak, Şubat dönemlerine ait özel tüketim vergisi ile 2010/Ocak-Mart dönemlerine ait damga vergisine ilişkin kısımlarının iptali istenilmektedir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Dokuzuncu Dairesince verilen bozma kararına uyan Vergi Mahkemesince; davacının kanuni temsilcisi olduğu … Petrol Ür. Boya Kimya Otom. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti’nin vergi borçlarının şirketten tahsiline yönelik yapılan malvarlığı araştırması sonucunda herhangi bir gayrimenkul ve aracın bulunmadığı ve takibatın sonuçsuz kaldığından bahisle, kamu alacağının tahsili için kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına ödeme emri düzenlendiği, ödeme emrinin 2010/Ocak, Şubat dönemlerine ait özel tüketim vergisi ve damga vergisi ile 2010/Ocak-Mart dönemlerine ait damga vergisine ilişkin kısımlarının iptali istemiyle dava açıldığı; davacının 29/02/2008 tarihli ortaklar kurulu kararıyla şirket müdürlüğüne atandığı, bu hususun 07/03/2008 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edildiği, 19/11/2009 tarihli ortaklar kurulu kararı ile de şirket müdürlüğünden azledildiği ve bu hususun 09/02/2010 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edildiği görüldüğünden, 29/02/2008-19/11/2009 tarihleri arasında kanuni temsilci olan davacının, şirkete ait kamu borçlarından anılan tarihler arasında sorumlu tutulması gerekirken, adına düzenlenen ödeme emrinin dava konusu edilen kısmına ilişkin kamu alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği tarihte sorumluluğu bulunmadığından, davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ödeme emrinin dava konusu edilen kısımlarında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, ödeme emrinin dava konusu edilen kısımlarının iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının 04/02/2010 tarihine kadar asıl borçlu şirketin ortağı ve kanuni temsilcisi olduğu, ödeme emri içeriğinde yer alan vergi borçlarının kanuni temsilcilik sıfatına haiz olduğu döneme ilişkin olduğu, bu nedenle tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Vergi mahkemesi kararlarının, Danıştay tarafından bozulması halinde, yeniden verilecek kararlara karşı Danıştaya yapılacak temyiz başvurularının, ancak, mahkemece bozma esaslarına uyulmuş olup olmadığı yönünden incelenmesi mümkün olup, dosyanın incelenmesinden, mahkemenin bozma kararına uyduğu anlaşıldığından, temyiz isteminin reddi ile kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Yedinci ve Dokuzuncu Dairelerinin 2575 sayılı Danıştay Kanunu’na 3619 sayılı Kanunla eklenen Ek-1 maddesi uyarınca birlikte yaptığı toplantıda gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür. Anılan Kanun’un 50. maddesinin 4. fıkrasında, “Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesi, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılır.” hükmü bulunmaktadır.
Bu durumda, mahkeme kararlarının Danıştay tarafından bozulması halinde, mahkemelerce bozmaya ilişkin kararlar üzerine yeniden verilen kararlara karşı yapılan temyiz başvuruları, bozma kararındaki esaslara uyulup uyulmadığı yönünden incelenebilecektir.
Temyiz istemine konu yapılan kararın Dairemizin 24/12/2019 tarih ve E:2016/7752, K:2019/7395 sayılı kararındaki esaslar doğrultusunda verildiği anlaşıldığından, temyiz konusu karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/03/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.