Danıştay Kararı 9. Daire 2021/3929 E. 2023/395 K. 22.02.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/3929 E.  ,  2023/395 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/3929
Karar No : 2023/395

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Müdürlüğü

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Asıl borçlu … İnşaat Gıda Nakliye Turizm ve Tarım Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti’ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve … ilâ … sayılı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının şirket ana sözleşmesi ile (eski unvan: … İnşaat Gıda Nak. Tur. ve Tar. Ür. San. Tic. Ltd. Şti.) münferit imzası ile şirketi her hususta temsil ve ilzama yetkili kılındığı hususunun 10/05/2011 tarihinde tescil ve 18/05/2011 tarihinde ilan edildiği, 28/05/2013 tarihli genel kurul kararı ile davacının müdürlük yetkisinin devamına karar verildiği hususunun 10/06/2013 tarihinde tescil ve 21/06/2013 tarihinde ilan edildiği, 30/11/2016 tarihli genel kurul kararı ile davacının müdürlük yetkisinin sona erdirilmesine karar verildiği hususunun ise 12/12/2016 tarihinde tescil ve 21/12/2016 tarihinde ilan edildiği, dolayısıyla davacının 30/11/2016 tarihi itibariyle şirketi temsil ve imza yetkisinin sona erdiği ve bu tarihten itibaren doğan ve ödenmesi gereken amme alacaklarından kanuni temsilci olarak sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı; dava konusu … tarih ve … sayılı ödeme emri yönünden, davacının 30/11/2016 tarihi itibariyle asıl borçlu şirketteki kanuni temsilcilik sıfatının sona erdiği hususu dikkate alındığında, sözü edilen ödeme emrinde yer alan 2017/Mart, Ağustos dönemlerine ilişkin damga vergilerinin dönem, tahakkuk ve vade tarihleri itibariyle kanuni temsilci olarak sorumlu tutulamayacağı, yine ödeme emrinde yer alan 2016 yılına ilişkin 6736 sayılı Kanunun kurumlar vergisi matrah artırımı borçlarının vade tarihlerinde (30/09/2017 ilâ 31/01/2019 tarihleri arası) davacının kanuni temsilcilikten ayrıldığı, dolayısıyla borçların vade tarihinde kanuni temsilci olmayan davacının borcun doğmasında kusuru bulunmadığından, kanuni temsilci sıfatıyla sorumluluğunun da bulunmadığı, ödeme emrinde yer alan 2016 yılı kurumlar vergisi, 2016/Aralık ve 2016/Ekim-Aralık dönemlerine ilişkin damga vergisi ve gecikme zammı borçlarının ise davacının kanuni temsilcilik sıfatı sona erdikten sonra verilen beyannameler gereğince tahakkuk ettiği, dolayısıyla söz konusu borçların vade tarihlerinde de davacının kanuni temsilci sıfatını haiz olmadığı anlaşıldığından, davacının şirkete ait vergi borçlarının ödenmemesinden sorumluluğunun olmadığı, bu durumda bahse konu ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı; … tarih ve … sayılı ödeme emri ile … tarih ve … sayılı ödeme emrinde yer alan 2016 yılına ilişkin 6736 sayılı Kanun kapsamında kurumlar vergisi matrah artırımı borçlarının mükerrer şekilde dava konusu her üç ödeme emrinde de yer alması ve açıklandığı üzere … tarih ve … sayılı ödeme emri yönünden davacının sorumluluğunun bulunmadığına karar verilmesi karşısında, … tarih ve … sayılı ödeme emri ile … tarih ve … sayılı ödeme emrinde yer alan 2016 yılına ilişkin 6736 sayılı Kanunun kurumlar vergisi matrah artırımı borçlarına ait kısımlarında hukuka uyarlık bulunmadığı; … tarih ve … sayılı ödeme emri içeriğinde bulunan 2016/Temmuz, Ağustos, Ekim-Aralık dönemlerine ilişkin katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi ile 2019/Nisan dönemine ilişkin özel usulsüzlük cezasına ilişkin borçların, asıl borçlu şirketin 2016 yılına ilişkin defter ve belgelerinin 08/04/2019 tarihinde kanuni temsilci olan Gökhan Kargı’dan istendiği ve ibraz edilmemesi nedeniyle katma değer vergisi indirimlerinin reddedilmesinden doğduğu, 2016 yılında kanuni temsilcilikten ayrılmış olan davacının borcun doğmasında kusuru bulunmadığından, bu borç nedeniyle de kanuni temsilci sıfatıyla takibine yasal olanak bulunmadığı, aynı şekilde 2013/Haziran dönemine ilişkin özel usulsüzlük cezası yönünden de tahakkuk ve vade tarihleri itibariyle davacının kanuni temsilcilik sıfatı sona erdiğinden sorumluluğunun olmadığı anlaşıldığından, bahse konu ödeme emrinin yukarda yer alan borçlara ait kısımlarında da hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu ödeme emirlerinin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Eksik inceleme ve araştırma sonucu verilen kararın usul ve esas bakımından hukuka aykırı olduğu, gerçek durumu yansıtmadığı iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NİN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 22/02/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.