Danıştay Kararı 9. Daire 2021/3862 E. 2023/1110 K. 30.03.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/3862 E.  ,  2023/1110 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/3862
Karar No : 2023/1110

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av….

KARŞI TARAF (DAVACI) : …İletişim Hizmetleri Anonim Şirketi

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı tarafından, ihtirazi kayıtla verilen 2011/Ocak dönemi beyannamesine istinaden tahakkuk ettirilen ve 28/02/2011 tarihinde ödenen 579.977,33-TL damga vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davanın lehine kesinleşmesi üzerine, ödenen vergi için bu tarihten mahkeme kararı uyarınca iadenin gerçekleştiği tarihi olan 30/07/2015 tarihine kadar 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun uyarınca faiz işletilmesi suretiyle hesaplanan 230.815,09-TL zararın tazmini ile bu tutarında 30/07/2015 tarihinden tahsil tarihine kadar işletilecek yasal faizle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı tarafından ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerine tahakkuk ettirilmesi üzerine 30/07/2011 tarihinde ödenen damga vergisinin yargı kararıyla kaldırılması sonucunda, bu verginin 30/07/2015 tarihinde davacıya iade edildiği, hukuka aykırılığı yargı kararıyla saptanan idari işlemden kaynaklanan zararın idarece tazmin edilmesi gerektiğinden, yoksun kalınan 579.977,33-TL için maddi zarar olarak 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun uyarınca 230.815,09-TL yasal faiz hesaplandığı, taleple bağlı kalınarak 230.815,09-TL maddi zararın davacıya iadesi gerektiği, bulunan tazminat miktarının faiz niteliğinde olmadığı, davacı şirket açısından idarenin hukuka aykırı işleminden kaynaklanan maddi zarar niteliğinde olduğu, hesaplanan bu zarar miktarı üzerinden faiz yürütülmesine de herhangi bir engel durumun bulunmadığı, bu zarar üzerinden faiz hesaplanmasının, faize faiz yürütülemeyeceği yönündeki genel ilkeyle belirtilen şekildeki kabule aykırılık teşkil etmeyeceğinden, tazminat miktarı olarak belirlenen 230.815,09-TL’nin, taleple bağlı kalınarak 30/05/2015 tarihinden Mahkemenin işbu kararına göre iadesi tarihine kadar geçen süre için 3095 sayılı Kanuna göre işletilecek yasal faizle birlikte davacıya iadesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, 230.815,09-TL tazminatın 30/07/2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuna göre hesaplanacak yasal faizle birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın usul ve hukuka uygun olduğu, kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı hakkında tesis edilen idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olmadığından davanın usul yönünden reddi gerektiği, fazla ve yersiz alınan bir vergiden bahsedilemeyeceği, hesaplanan faiz miktarının yasal dayanaktan yoksun olduğu, hesaplanan faize faiz talep edildiği, mahkeme kararında davacı lehine faize hükmedilmediği iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı tarafından, ihtirazi kayıtla verilen 2011/Ocak dönemi beyannamesine istinaden tahakkuk ettirilen ve 28/02/2011 tarihinde ödenen 579.977,33-TL damga vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davanın lehine kesinleşmesi üzerine, ödenen vergi için bu tarihten mahkeme kararı uyarınca iadenin gerçekleştiği tarihi olan 30/07/2015 tarihine kadar 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun uyarınca faiz işletilmesi suretiyle hesaplanan 230.815,09-TL zararın tazmini ile bu tutarında 30/07/2015 tarihinden tahsil tarihine kadar işletilecek yasal faizle birlikte iadesi istenilmektedir.

İLGİLİ MEVZUAT :
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 121/3. maddesinde temerrüt faizine, ayrıca temerrüt faizi yürütülemeyeceği, 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanunun 2.maddesinde bir miktar paranın ödenmesinde temerrüde düşen borçlu, sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça, geçmiş günler için 1 inci maddede belirlenen orana göre temerrüt faizi ödemeye mecbur olduğu, 3. maddesinde ise kanuni faiz ve temerrüt faizi hesaplanırken mürekkep faiz yürütülemez kurallarına yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Bölge İdare Mahkemesi kararının, ödenen vergi için bu tarihten mahkeme kararı uyarınca iadenin gerçekleştiği tarihi olan 30/07/2015 tarihine kadar 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun uyarınca faiz işletilmesi suretiyle hesaplanan 230.815,09-TL zararın tazminine ilişkin hüküm fıkrası usul ve hukuka uygun olup, davalının dilekçesinde ileri sürdüğü temyiz nedenleri kararın belirtilen kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının, 230.815,09-TL üzerinden 30/07/2015 tarihinden tahsil tarihine kadar işletilecek yasal faizin iadesine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik davalı idarenin temyiz istemine gelince;
Yukarıda yer alan mevzuatın değerlendirilmesinden temerrüt faizine faiz yürütülmesinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, paranın sahibinden başkası tarafından kullanılmasının neden olduğu zarar “faiz” adı altındaki ödemelerle karşılandığından ve olayda hüküm altına alınan zararın hukuki niteliğinin temmerrüt faizi olduğu anlaşıldığından; ödenen vergi için bu tarihten mahkeme kararı uyarınca iadenin gerçekleştiği tarihi olan 30/07/2015 tarihine kadar 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun uyarınca faiz işletilmesi suretiyle hesaplanan 230.815,09-TL üzerinden 30/07/2015 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuna göre hesaplanacak yasal faizin de davacıya iadesine ilişkin Vergi Mahkemesi hüküm fıkrasına yönelik istinaf başvurusunun reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Davalının temyiz isteminin kısmen reddine, kısmen kabulüne,
… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; …-TL zararın tazminine ilişkin kısmının ONANMASINA, …-TL üzerinden 30/07/2015 tarihinden tahsil tarihine kadar işletilecek yasal faizin iadesine ilişkin kısmının BOZULMASINA,
Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 30/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.