Danıştay Kararı 9. Daire 2021/346 E. 2023/3 K. 18.01.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/346 E.  ,  2023/3 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/346
Karar No : 2023/3

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Vergi Dairesi Başkanlığı (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI): … Paketleme San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, 2018 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde 193 sayılı Yasanın mükerrer 121. maddesi uyarınca hesaplanarak beyan edilen vergi indirim tutarının, vergi borçlarından mahsup edilmesi yolundaki başvurusunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, davacı şirketin 2018 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121. maddesi uyarınca 1.200.000,00-TL vergi indirimine yer verdiği, 31/07/2019 tarihinde söz konusu indirimin 2019/Nisan-Haziran dönemi geçici vergiye mahsubu için davalı idareye başvuruda bulunduğu, bu talebin 2016/Mayıs dönemine ait muhtasar beyannamenin kanuni süresinden sonra pişmanlık talepli olarak verilmesi ve aynı döneme ait tarhiyat yapılması nedeniyle davalı idarenin … tarih ve E. … sayılı işlemi ile reddedilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığının anlaşıldığı, olayda Gelir Vergisi Kanununun mükerrer 121.maddesinden faydalanabilmek için indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş olması gerektiği ayrıca kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannamelerin bu şartın ihlali sayılmayacağı açık olduğundan, davacı tarafından 23/06/2016 tarihinde verilen beyannamede sehven vergi kodunun 0011 olarak girildiği, 28/06/2016 tarihinde 0011 kodunun 0003 kodu ile düzeltilmesinin talep edildiği ve aynı tarihte muhtasar beyannamesini pişmanlık hükümlerine göre beyan ettiği, tahakkuk eden vergilerin ödendiği, 0003 kodu ile muhtasar beyannamenin yasal süresi geçtikten sonra beyan edildiğinden bahisle 213 sayılı Kanun’un 355. maddesi uyarınca 137,00-TL özel usulsüzlük cezası kesildiği ve bu cezanın süresinde ödenmediği anlaşıldığından, kanuni süresi içerisinde verilen 2016/Mayıs dönemine ait muhtasar beyannamede yanlış vergi kodu seçilmesi üzerine pişmanlık talebiyle verilen muhtasar beyannamenin ve bu beyannamenin doğal sonucu olarak kesilen cezanın indirimden yararlanmak için Kanun’un aradığı şartların ihlali sayılamayacağı, tahakkuk eden vergilerin süresinde ödendiği, süresinde ödenmeyen özel usulsüzlük cezasının ise Kanun’un öngördüğü 250,00-TL istisna sınırının altında kaldığının görüldüğü, bu durumda mükerrer 121. maddenin 2/1. bendinde yer alan “…(Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler bu şartın ihlali sayılmaz.)…” düzenlemesi dikkate alındığında beyannameyi süresinde vermekle beraber beyanname içeriğinde eksiklik ya da hata yapan mükelleflerin dahi vergi indiriminden yararlanmasının önünün açıldığı, dolayısıyla esasa etkili olmayan usuli eksikliklerin, yasaların tanıdığı haklardan yararlanılmasına engel olmaması yönünde yorumlanması ve bu hususa ilişkin yasanın getiriliş amacı da göz önünde bulundurularak uygulama alanının daraltılmaması gerektiğinden, vergi yasalarına başkaca bir aykırılığı tespit edilmeyen davacı şirketin, vergiye uyumlu mükellef olarak kabulü , hukuk ve hakkaniyet gereği olup, aksi saikle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 121. maddesinde yer alan vergi indirimininden faydalanılabilmesi için indirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş olması gerektiği, davacı şirketin muhtasar beyannamesini süresinde vermediği bu nedenle vergi indiriminden faydalanabilmesinin mümkün olmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 18/01/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.