Danıştay Kararı 9. Daire 2021/3276 E. 2023/1494 K. 25.04.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/3276 E.  ,  2023/1494 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/3276
Karar No : 2023/1494

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACILAR) : … Mirasçıları
1- …
2- …
3- …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … Organik ve Mikrobiyal Gübre ve Endüstriyel İlaç Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne ait borçların davacının 20/11/2014 tarihli başvurusu üzerine 6552 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılarak ödenmesinden sonra, davacının 2008 yılında hisselerini devrettiği, bu nedenle sorumluluğu bulunmadığından bahisle ödenen tutarın iadesi istemiyle yapılan 10/10/2019 tarihli düzeltme başvurusunun zımnen reddi üzerine mahkemenin merciine tevdi kararı üzerine şikayet başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile ödenen tutarın yasal faiziyle iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesi’nin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararıyla; 6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazıalacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun’un 73’üncü maddesinin 1’inci fıkrasında, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamına giren ve kesinleşmiş olup bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla vadesi geldiği hâlde ödenmemiş olan ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan alacakların ödenmemiş kısmının tamamı ile bunlara bağlı faiz, cezai faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi ferî amme alacakları yerine bu Kanunun yayımlandığı tarihe kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın; ödenmemiş alacağın sadece ferî alacaktan ibaret olması hâlinde ferî alacak yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu maddede belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla alacaklara bağlı faiz, cezai faiz,gecikme faizi, gecikme zammı gibi ferî amme alacaklarının tahsilinden vazgeçileceği; 6’ncı fıkrasında, bu madde hükmünden yararlanmak isteyen borçluların maddede belirtilen şartların yanı sıra dava açmamalarının şart olduğunun hükme bağlandığı, … Organik ve Mikrobiyal Gübre ve Endüstriyel İlaç Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin amme borçlarından davacının ticaret siciline kanuni temsilci olarak tescil edildiği döneme ilişkin kısımlarının 6552 sayılı Kanun kapsamında 20/11/2014 tarihinde dava açılmayacağı taahhüdüyle yapılandırıldığı ve ödendiği görülmüş olup, 6552 sayılı Kanun’un 73/6’ncı maddesi gereğince yapılandırılan alacaklara karşı dava açılamayacağından ve yapılandırılan alacakların düzeltme şikayet hükümleri kapsamında iadesine de yasal olanak bulunmadığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Kanuni temsilcilerin tüzel kişilerin vergi ve buna bağlı borçlarından dolayı sorumlu tutulabilmeleri için, kişilerin borcun ait olduğu dönemde kanuni temsilci olmaları ve sorumluluklarının ise kanuni temsilci oldukları süre ile sınırlı olması gerektiği, (müteveffa) davacının ilgili dönemlerde … Organik ve Mikrobiyal Gübre ve Endüstriyel İlaç San. ve Tic. A.Ş.’nin Ticaret Mahkemesinde dava açtığı, … Ticaret Mahkemesinin kararı ile davacının esas borçlu şirketteki hisselerini 11/11/2008 tarihinde … ‘a devrettiği ve yönetim kurulundan ayrıldığının tespit edildiği ve ticaret siciline tescil ve ilanına karar verildiği, davacı tarafından 6552 Sayılı Kanun kapsamında yapılan başvuruya, o anki hukuki duruma göre, davacının sorumlu olduğu dönemdeki borçları için taksitlendirme tablosu oluşturulduğu, … Ticaret Mahkemesi kararı ile yeni bir hukuki durum oluştuğu ve davacının 11/11/2008 tarihinde şirketteki hisselerini devrederek şirketten ayrıldığı ve kanuni temsilciliğinin de sona erdiği, bu durumun ise ticaret sicil gazetesinde tescil ve ilan edildiği görüldüğünden, şirketin bu tarihten sonraki dönem borçları için müteveffa davacı tarafından yapılan ödemelerin hukuki bir dayanağının kalmadığı, yapılan ödemelerin iadesi gerektiği gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, dava konusu işleminin iptali ile 11/11/2008 tarihinden sonraki borçlar için davacıdan tahsil edilen miktarın, ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile davacıya iadesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Olayda vergilendirme hatası bulunmadığı, amme borçlarının dava açılmayacağı şartıyla 6552 sayılı Kanun kapsamında yapılandırıldığı, yönetim kuruluğu üyeliğindeki değişikliklerin ticaret siciline tescille hüküm doğurabileceği, ticaret sicili kayıtlarına göre davacının ilgili dönemde kanuni temsilci olduğu, şirket varlığından alınamayan amme borçlarından davacının sorumlu olduğu, idare işlemlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:… Organik ve Mikrobiyal Gübre ve Endüstriyel İlaç Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne ait borçların davacının başvurusu üzerine 6552 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılarak ödenmesinden sonra, davacının 2008 yılında hisselerini devrettiği, be nedenle sorumluluğu bulunmadığından bahisle ödenen tutarın iadesi istemiyle yapılan başvurunun zımmen reddine ilişkin işlemin iptali ile ödenen tutarın yasal faiziyle iadesi istenilmektedir.

İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 122. maddesinde, mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden isteyebilecekleri; 124. maddesinde de vergi mahkemelerinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların, şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebilecekleri açıklanmıştır. Bu maddeler uyarınca düzeltilmesi vergi dairelerinden istenebilecek vergi hatasının tanımı ise aynı Kanun’un 116. maddesinde, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması olarak yapılmış, 117. maddesinde, hesap hataları olarak; matrah hataları, vergi miktarında hatalar ve verginin mükerrer olması; 118. maddesinde de vergilendirme hataları olarak; mükellefin şahsında hata, mükellefiyette hata, mevzuda hata ve vergilendirme veya muafiyet döneminde hatalar gösterilmiş bulunmaktadır.
6552 sayılı İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun’un 73’üncü maddesinin 1’inci fıkrasında, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu kapsamına giren ve kesinleşmiş olup bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla vadesi geldiği hâlde ödenmemiş olan ya da ödeme süresi henüz geçmemiş bulunan alacakların ödenmemiş kısmının tamamı ile bunlara bağlı faiz, cezai faiz, gecikme faizi, gecikme zammı gibi ferî amme alacakları yerine bu Kanunun yayımlandığı tarihe kadar Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın; ödenmemiş alacağın sadece ferî alacaktan ibaret olması hâlinde ferî alacak yerine Yİ-ÜFE aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu maddede belirtilen süre ve şekilde tamamen ödenmesi şartıyla alacaklara bağlı faiz, cezai faiz,gecikme faizi, gecikme zammı gibi ferî amme alacaklarının tahsilinden vazgeçileceği; 6’ncı fıkrasında, bu madde hükmünden yararlanmak isteyen borçluların maddede belirtilen şartların yanı sıra Bu madde hükmünden yararlanmak isteyen borçluların maddede belirtilen şartların yanı sıra dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmamalarının şart olduğu düzenlenmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden; … Organik ve Mikrobiyal Gübre ve Endüstriyel İlaç Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin amme borçlarından davacının ticaret siciline kanuni temsilci olarak tescil edildiği döneme ilişkin kısımlarının 6552 sayılı Kanun kapsamında yapılandırılarak ödendiği, davacı tarafından … Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan dava sonucunda, … tarih ve E:… , K:… sayılı karar ile ”davacının … Organik ve Mikrobiyal Gübre ve Endüstriyel İlaç San. ve Tic. A.Ş.’ de yer alan hisselerini 11/11/2008 tarihinde devrettiğinin ve yönetim kuru üyeliğinden ayrıldığının tespit edilerek söz konusu hususların ticaret sicile tescil ve ilanına” karar verildiği, bunun üzerine yönetim kurulu üyesi olunan dönemde şirketin amme borcu bulunmamasına rağmen hatalı şekilde davacı tarafından ödendiğinden bahisle, yapılan ödemelerin yasal faiziyle birlikte iadesi istemiyle vergi dairesi müdürlüğüne başvurulduğu, düzeltme başvurusunun zımmen reddi üzerine açılan dava dosyasının Gelir İdaresi Başkanlığı’na tevdi edildiği, şikayet mercince de cevap verilmeyerek başvurunun zımnen reddedildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, davacı tarafından asıl borçlu şirketin yönetim kurulu başkanı olduğu dönemi kapsayan borçlarının yapılandırılması talebi ile 20/11/2014 tarihinde başvuru yaptığı, 6552 sayılı Kanuna göre hazırlanan ödeme tablosu uyarınca vadesinde yapılandırılan borçların 2014 ila 2017 tarihleri arasında ödendiği, ödenen tutarın iadesi istemiyle düzeltme şikayet yolu ile davalı idareye 04/10/2019 tarihinde başvurulduğu anlaşılmış olup mükelleflerin borçlarını 6552 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanarak ödemek istemeleri halinde koşullardan biri de dava açmamaları, açılan davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmamaları olduğundan, bu Yasa’dan yararlanılarak, vergilerin yapılandırılması ve ödemenin yapılması durumunda, anılan Yasa hükümlerinin idarece yanlış uygulanması sonucu doğacak uyuşmazlıklar ile mükelleflerce sehven hata kapsamında yaptıkları başvurular üzerine borçları yapılandırmaları gibi durumlar hariç herhangi bir sebeple aynı borçlar için dava açılması söz konusu olamaz.
Bu durumda, 6552 sayılı Kanun uyarınca kesinleşen borçlar için yapılandırma talep edilmesinden ve yapılandırılan borcun ödenmesinden sonra, ödenen tutarın iadesi istemiyle düzeltme şikayet yolu ile davalı idareye başvurulduğu görülmüş olup, anılan Kanunlar’dan yararlanılarak yapılandırılan vergilerin aslına ilişkin iddialarla dava konusu edilmesine olanak bulunmadığı ve davacının başvurusunun da vergi aslına ilişkin iddiaları kapsadığı anlaşıldığından, işin esası incelenerek davanın reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunu kabul ederek mahkeme kararının kaldırarak davayı kabul eden Bölge İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Davalının temyiz isteminin kabulüne,
… Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 25/04/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.