Danıştay Kararı 9. Daire 2021/2508 E. 2023/1288 K. 06.04.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/2508 E.  ,  2023/1288 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/2508
Karar No : 2023/1288

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, yurt dışında bulunan grup şirketinden döviz kredisi kullanılmasına ilişkin “Şirketler Arası Kredi Sözleşmesi” nedeniyle 2019/Kasım dönemi için ihtirazi kayıtla verilen beyannameye istinaden tahakkuk ettirilen damga vergisinin kaldırılması ile ödenen tutarın faiziyle iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava dosyasının incelenmesinden, davacı şirket ile … firması arasında 29/11/2019 tarihinde kredi sözleşmesinin imzalandığı ve bu sözleşme nedeniyle 2019/Kasım dönemi için ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerine tahakkuk eden damga vergisinin iptali ile ödenen 602.099,08-TL’nin faiziyle birlikte iadesinin istenildiğinin anlaşıldığı olayda, kredi veren … şirketinin ana sözleşmesinde, şirketin amaçlarının; özellikle taşıt ve motor teknolojileri için araç, makine, ve aparatlarının imalatı, teknik ürün ve sistemlerin geliştirilmesi, üretimi ve satışı, mühendislik hizmetlerinin sunumu ve bununla ilgili tüm faaliyetler olduğunun belirtildiği, şirketin bu amaçla yatırım yapabileceği, ortak olabileceği, şube kurabileceği, şirketler birliği anlaşmaları veya şirket amacına uygun görünen benzer sözleşmeler yapabileceğinin açıklandığı, … ünvanlı şirketin banka veya yurt dışı kredi kuruluşu, uluslararası kurum olarak tanımlanamayacağı, anılan şirketin kredi verilmesi işlemini herhangi bir banka veya finans kuruluşu gibi faiz geliri elde etmeye yönelik bir işlem olarak yapmadığı, %100 hissedarı olduğu davacı şirketin, şirketlerarası borç temin etmesinin hedeflendiği, bununla birlikte anılan şirketin, uluslararası kurum olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı bu durumda, vergilendirmeye konu sözleşmenin, “yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilere ilişkin kağıt” olarak kabul edilemeyeceği sonucuna varıldığından, damga vergisinden müstesna tutulamayacağı, davacı şirket adına yapılan tahakkuk işleminde ve ödenen damga vergisinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Dava dosyasının incelenmesinden, davacı şirket ile Almanya’da muhkim davacının %100 ortağı olan … firması arasında 29/11/2019 tarihinde kredi sözleşmesinin imzalandığı ve bu sözleşme nedeniyle 2019/Kasım dönemi için ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerine tahakkuk eden damga vergisinin iptali ile ödenen 602.099,08-TL’nin faiziyle birlikte iadesinin istenildiğinin anlaşıldığı olayda, davacının sözleşme imzaladığı şirketin tüm dünyada faaliyet gösteren uluslararası bir kurum olduğu ve davacıya kredi sağlamasının kuruluş anlaşması ile çelişmediği, 488 sayılı Kanunu’na ekli 2 sayılı Tablo’nun “IV Ticari ve Medeni İşlerle İlgili Kağıtlar” başlıklı kısmının 23 numaralı bendinde “Bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilere ilişkin kağıtlar”ın damga vergisinden istisna olduğunun belirtildiği, söz konusu istisnadan yaralanılabilmesi için kredilerin, bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlardan sağlanmasının yeterli olduğu, uluslararası kurumlardan kullanılan krediler için bu kurumların her hangi bir sınırlamaya ve belirlemeye tabi tutulmadığı dolayısıyla, … firmasının uluslararası kurum olarak tanımlanabileceği görüldüğünden davacı ile anılan firma arasında imzalanan kredi sözleşmesinin damga vergisinden istisna olduğu sonucuna varıldığı, idarenin hukuka aykırı işlemleri nedeniyle ortaya çıkan zararın tazmini açısından tahsil edilen tutarın yasal faiziyle iadesinin şart olduğu bu durumda, davacı tarafından kredi sözleşmesine ilişkin olarak ödenen damga vergisinin yasal faiziyle birlikte iadesi gerektiği gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, davacı şirket adına ihtirazi kayıtla verilen beyannameye dayalı olarak tahakkuk ettirilen damga vergisinin kaldırılmasına ve ödenen 602.099,08-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: İlk savunma dilekçesinde açıklanan nedenlerle temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’na ekli 2 sayılı Tablonun “IV. Ticari ve Medeni İşlemlerle İlgili Kağıtlar” başlıklı kısmının 23. numaralı bendinde “Bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilerin temini ve geri ödenmesi amacıyla düzenlenecek kağıtlar”ın damga vergisinden istisna olduğu belirtilmiş, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından yayımlanan 02/05/2018 tarihli Sermaye Hareketleri Genelgesi’nin 32. maddesinin 2. fıkrasında, söz konusu bentte yer alan yurt dışı kredi kuruluşları ifadesinden; bu kuruluşların mukimi bulundukları ülkenin mevzuatına göre mali kaynak sağlamaya yetkili olan ve esas faaliyet konularından biri kredi vermek olan kuruluşların; uluslararası kurumlar ifadesinden ise … Bankası (… Bankası), …Fonu, … Bankası, … Bankası ve gelişmekte olan ülkelerin kalkınmalarının veya bir ülkenin yeniden yapılandırılmasının finansmanının temini amacıyla bu ülkelere kredi veren benzeri kuruluşların anlaşılması gerektiği ifade edilmiştir. Olayda, davacı şirketin kredi aldığı yurt dışında mukim grup şirketi … şirketinin kendi ülkesinin mevzuatına göre mali kaynak sağlama yetkisi bulunan ve esas faaliyet konularından biri kredi vermek olan bir şirket veya TCMB genelgesi kapsamında uluslararası kurum niteliği taşımadığı anlaşıldığından ve davacı ile anılan şirket arasında düzenlenen sözleşmenin damga vergisinden istisna olmadığı, dolayısıyla davacı adına tahakkuk edilen damga vergisinde hukuka aykırılık bulunmadığı görüldüğünden, davalının temyiz isteminin kabulü ve Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı şirket tarafından, yurt dışında bulunan grup şirketinden döviz kredisi kullanılmasına ilişkin “Şirketler Arası Kredi Sözleşmesi” nedeniyle 2019/Kasım dönemi için ihtirazi kayıtla verilen beyannameye dayalı olarak tahakkuk ettirilen damga vergisinin kaldırılması ve ödenen tutarın faiziyle iadesi istenilmektedir.

İLGİLİ MEVZUAT:
488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1.maddesinde; bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtların damga vergisine tabi olacağı, bu kanundaki kağıtlar teriminin, yazılıp imzalamak veya imza yerine geçen bir işaret konmak suretiyle düzenlenen ve herhangi bir hususu ispat veya belli etmek için ibraz edilebilecek olan belgeler ile elektronik imza kullanılmak suretiyle manyetik ortamda ve elektronik veri şeklinde oluşturulan belgeleri ifade edeceği belirtilmiş, anılan Kanuna ekli 2 sayılı Tablonun “IV. Ticari ve Medeni İşlemlerle İlgili Kağıtlar” başlıklı kısmının 23. numaralı bendinde “Bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilerin temini ve geri ödenmesi amacıyla düzenlenecek kağıtlar ile bu kağıtların temini ve geri ödenmesi amacıyla düzenlenecek kağıtlar ile bu kağıtlar üzerine konulacak şerhler (kredilerin kullanımı hariç)”in damga vergisinden istisna olduğu düzenlemesine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; yurt dışı kredi kuruluşları ile uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilerin temini amacıyla düzenlenecek kağıtların damga vergisinden istisna olduğu sonucuna ulaşılmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirket ile Almanya’da muhkim ve davacının %100 ortağı olan … firması arasında 29/11/2019 tarihinde “Şirketler Arası Kredi Sözleşmesi”nin imzalandığı, aracı bankanın kullanılan kredinin yurt içine gelmesi sonucu, anılan sözleşmeye ilişkin damga vergisinin ödenmesini talep etmesi üzerine, davacı şirket tarafından 2019/Kasım dönemi için ihtirazi kayıtla verilen beyannameye dayalı olarak tahakkuk ettirilen damga vergisinin kaldırılması ile ödenen tutarın faiziyle birlikte iadesi istemiyle görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, davacıya kredi veren … şirketinin dava dosyasında yer alan ana sözleşme bilgilerinde şirketin amacının “özellikle taşıt ve motor teknolojileri için araç, makine ve aparatların imalatı, teknik ürün ve sistemlerin geliştirilmesi, üretimi ve satışı, mühendislik hizmetlerinin sunumu ve bunlarla ilgili tüm faaliyetler” şeklinde ifade edildiği, “şirketin bu amaca ulaşmak için başka şirketlere yatırım yapabileceği, ortak olabileceği, şubeler kurabileceği, şirketler birliği (konsorsiyum) anlaşmaları veya şirketin amacına uygun görünün benzer sözleşmeleri yapabileceği”nin belirtildiği, anılan şirketin mukimi bulunduğu ülkenin mevzuatına göre sadece grup şirketleriyle sınırlı olmaksızın mali kaynak sağlama yetkisi bulunan, esas faaliyet konularından biri kredi vermek olan bir kuruluş niteliği taşımadığı görüldüğünden, yurtdışı kredi kuruluşu ya da uluslararası kurum olarak nitelendirilmesi mümkün değildir.
Bu durumda, anılan sözleşmenin yurt dışı kredi kuruluşları ile uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilerin teminine ilişkin kağıtlar kapsamında olmadığı ve damga vergisi istisnasından faydalanamayacağı sonucuna varıldığından, davacı şirket tarafından ihtirazi kayıtla beyan edilip ödenen damga vergisinde hukuka aykırılık aksi gerekçe ile davayı kabul eden Bölge İdare Mahkemesi kararında ise hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Davalının temyiz isteminin kabulüne,
… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 06/04/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.