Danıştay Kararı 9. Daire 2021/1579 E. 2023/942 K. 28.03.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/1579 E.  ,  2023/942 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/1579
Karar No : 2023/942

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Vergi Dairesi Başkanlığı (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI): …

İSTEMİN KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına vergi borçlarının tahsili amacıyla düzenlenen … tarih ve …, … ve … sayılı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının internet üzerinden yapılan aktivasyon işlemlerinde bilgilendirme tercihlerinden SMS ve e-posta tercihinin birlikte yapıldığı, Mahkemelerinin ara kararıyla ilgili belgelerin istenmesine rağmen davacının belirtilen e-posta adresine veya telefonuna elektronik tebligat gönderildiğine dair herhangi bir bilgilendirme yapıldığına ilişkin belgenin davalı idare tarafından sunulamadığı, elektronik tebliğe ilişkin bilgilendirmesinin varlığı ispat edilemediğinden, davacının öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilip, davanın süresinde açıldığı sonucuna varıldığı, davacı tarafından aracının satışı işlemi sırasında adına düzenlenen ödeme emirlerinin ve dayanağı vergi ceza ihbarnamelerinin e-tebliğ yoluyla kendisine tebliğ edildiğini öğrendiğinin, kendisine usulüne uygun olarak bir tebliğ işleminin yapılmadığının iddia edilmesi üzerine davalı idare tarafından ibraz edilen belgelere göre, davacının muhasebecisi tarafından sistem üzerinden e-tebligat aktivasyonunun yapıldığı, idareye e-tebligat talebi ile ilgili sunulmuş herhangi bir dilekçe, elektronik tebligat talep bildirimi ve internet hizmetleri kullanım başvuru formu gibi belge bulunmadığı, sistem aktivasyon işlemlerinde cep telefonunun ve e-posta adresinin yer aldığı, eki Bilgilendirme Tercihleri Formunda da kısa mesaj ve e-posta servisi kutucuğunun işaretlendiği görülerek, davacının, e-tebliğin her iki şekilde eş zamanlı yapılmasını istediği belirlenmekle birlikte davalı idarece davacıya kısa mesaj gönderildiğine ilişkin belge ibraz edilemediğinin görüldüğü, davacı adına düzenlenen dava konusu ödeme emirlerinin dayanağı vergi ceza ihbarnamelerinin e-tebligat yoluyla tebliğine ilişkin SMS yoluyla bilgilendirme şartının yerine getirildiği davalı idarece ortaya konulmadan, davacı adına düzenlenen vergi ceza ihbarnamelerinin usulüne uygun olarak tebliğinden söz edilemeyeceğinden, anılan ihbarnamelere istinaden davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu ödeme emirlerinin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacı tarafından veya noter huzurunda düzenlenen vekaletnameyle elektronik tebligat sistemiyle ilgili işlemleri yapmaya özel olarak yetkili kıldığı kişilerce, e-tebligat sistemi kullanılması talebiyle yapılmış herhangi bir başvurunun bulunmadığı davalı idare tarafından, dosyaya sunulan aktivasyon işleminin, davacı tarafından doldurulup sistem üzerinden sunulan veya haricen düzenlenen başvuruya istinaden yapıldığının ispatlanamadığı, bu nedenle usulüne uygun şekilde tebliğ edilmeyen ödeme emirlerinin davacı tarafından 29/05/2019 tarihinde öğrenildiği kabul edilerek ilk kez 31/05/2019 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu, ödeme emirlerinin dayanağını teşkil eden vergi ceza ihbarnamelerinin de ödeme emirlerinde olduğu gibi, davacının muhasebecisinin bilgileri verilerek sistem üzerinden muhasebecisi tarafından yapılan e-tebligat talebi başvurusu üzerine 17/07/2018 tarihinde e-tebligat yoluyla tebliğ edildiğinin belirtildiği, ancak davacının internet vergi dairesi bilgileri kullanılarak yetkili muhasebecisi tarafından sistem üzerinden veya haricen vergi dairesine sunulmuş bir talep bildirimi bulunduğunun ispatlanamadığı, dolayısıyla, davacı adına düzenlenen vergi ceza ihbarnamelerinin de usulüne uygun olarak tebliğinden söz edilemeyeceğinden, anılan ihbarnamelere istinaden davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varıldığından mahkeme kararının sonucu itibariyle yerinde olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun belirtilen gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu ödeme emirlerinin dayanağı olan ihbarnamelerin usulüne uygun olarak tebliğ edildiğinden bu ihbarnamelere istinaden düzenlenen ödeme emirlerinin hukuka uygun olduğu iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi 1.. Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 28/03/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.