Danıştay Kararı 9. Daire 2021/1255 E. 2023/1197 K. 04.04.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2021/1255 E.  ,  2023/1197 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/1255
Karar No : 2023/1197

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı-…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirketin, davalı idareden olan ihracattan kaynaklı 10.772.523,45-TL tutarındaki katma değer vergisi alacağı ile 1.199.458,00-TL para alacağı olmak üzere toplam 11.971.981,45-TL varlığı üzerine uygulanan haciz işleminin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı şirket hakkında vergi incelemesine başlanıldıktan sonra, vergi incelemesine yetkili memurlarca yapılan ilk hesaplamalara göre vergi aslı, vergi ziyaı ve gecikme faizi dahil 70.000.000,00-TL tutarında kamu alacağının tespit edilmesi üzerine 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulu Hakkında Kanun’un 9. ve 10. maddesi uyarınca davacı şirketten anılan tutarda teminat istenildiği, teminat olarak gösterilen malların değerinin, idarece 58.028.019,00-TL olarak tespit edildiği, gösterilen teminatın yeterli bulunmadığından bahisle ihracattan kaynaklı 10.772.523,45-TL nakden iade tutarına ve eksik kalan 1.199.458,00-TL teminat tutarı için şirket adına kayıtlı araçlara teminat haczi uygulandığı, davacının 1.199.458,00-TL nakit parayı teminat göstermesi üzerine araçlar üzerindeki haczin kaldırıldığı, ihracattan kaynaklı 10.772.523,45-TL nakit katma değer vergisi alacağı ile 1.199.458,00-TL nakit para olmak üzere toplam 11.971.981,45-TL varlığı üzerine teminat haczinin uygulandığının anlaşıldığı, 6183 sayılı Kanununun yukarıda belirtilen maddelerinde menkul malların ancak haczedilmek suretiyle teminat olarak kabul edileceği, teminat olarak gösterilen menkul malların değerlemesinin genel hükümler çerçevesinde haczi yapan memur tarafından yapılacağı, teminatın değerinin kamu borcunu karşılamayacağı durum oluştuğunda, kamu borçlusundan, teminattaki eksikliği tamamlamasının ya da başka teminat göstermesinin isteneceği, bunun yerine getirilmediği takdirde eksik teminat miktarı için ihtiyati haciz kararı alınabileceğinin belirtildiği, olayda ise davalı idare tarafından yapılan değerleme neticesinde, gösterilen teminatın yeterli bulunmadığından bahisle eksik teminat tutarı için davacı şirketten yeni bir teminat istenmeksizin ve davacının teminat olarak göstermediği varlıkları üzerine doğrudan teminat haczi uygulandığının anlaşıldığı, bu durumda, davacı tarafından gösterilen teminatın eksik olduğundan bahisle eksik olduğu ileri sürülen teminat tutarı için bu eksikliğin tamamlanması veya başka teminat göstermesi istenmeksizin, ayrıca eksiklik tamamlanmadığı takdirde eksik teminat miktarı için ihtiyati haciz kararı alınabilecekken bu usullere uyulmaksızın, teminat olarak gösterilmeyen 10.772.523,45-TL nakit katma değer vergisi alacağı ile 1.199.458,00-TL nakit para olmak üzere toplam 11.971.981,45-TL varlığı üzerine doğrudan teminat haczi uygulanmasında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu teminat haczi işleminin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Gelir Kanunları Grup Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazısı ve Gelir İdaresi Başkanlığının … tarih ve … sayılı yazılarında Dairelerince yapılan işlemlerin hukuka uygun bulunduğunun bildirildiği iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 04/04/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.