Danıştay Kararı 9. Daire 2020/6074 E. 2023/1291 K. 06.04.2023 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2020/6074 E.  ,  2023/1291 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2020/6074
Karar No : 2023/1291

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı-…
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Otomotiv Sanayi Türkiye A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, yurt dışında bulunan grup şirketinden döviz kredisi kullanılmasına ilişkin sözleşme nedeniyle 2018/Eylül dönemi için ihtirazi kayıtla verilen beyannameye dayalı olarak yapılan damga vergisi tahakkukunun iptali ile ödenen tutarın yasal faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, davacı şirket ile Belçika mukimi olan … şirketi arasında 31/08/2018 tarihinde kredi tahsis sözleşmesinin imzalandığı ve bu sözleşmeye istinaden 2018/Eylül dönemi için ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerine tahakkuk eden damga vergisinin iptali ile ödenen 2.135.949,30-TL’nin yasal faiziyle birlikte iadesinin istenildiğinin anlaşıldığı, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’na ekli 2 sayılı tablonun “IV-Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün 23.fıkrasında “Bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak kredilere, bunların teminatlarına ve geri ödenmelerine ilişkin kâğıtlar ile bu kâğıtlar üzerine konulacak şerhler (kredilerin kullanımları hariç)”in, 44.fıkrasında ise “Yatırımlarda Devlet yardımları hakkında kararlarla belirlenen yüksek ve orta yüksek teknolojili sanayi sınıfında yer alan ürünlerin imalatına ilişkin olarak imalatçılar ve tedarikçileri arasında mal ve hizmet alımı nedeniyle düzenlenen kâğıtlar”ın damga vergisinden istisna olduğu hükümlerine yer verildiği; olayda Toyota Motor Europe NV/SA şirketinin ana sözleşmesinin değerlendirilmesinden şirketin faaliyet konusunun kredi verme faaliyeti olmadığı, finansman faaliyetlerini yalnızca bağlı ve kardeş şirket olarak nitelendirilen şirketlere özgü olarak yürüttüğü, finansman faaliyetlerinden isteyen herkesin yararlanamadığı görüldüğünden ve davacının anılan şirketin finans kuruluşu olmadığı yönünde açık beyanı da göz önüne alındığında şirketin “yurt dışı kredi kuruluşu” olarak nitelendirilemeyeceği sonucuna varıldığı; uyuşmazlığa konu kredi sözleşmesinin niteliği bakımından 488 sayılı Kanunda düzenleme bulunmamakla birlikte, 213 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununda belirli durumlarda ödünç para alınması veya verilmesi işlemlerinin mal ve hizmet alımı/satımı olarak değerlendirileceği yönünde düzenlemeler bulunduğu, bu kapsamda “kredi tahsis sözleşmesinin” farklı mevzuatlarda mal veya hizmet alım satımı olarak değerlendirilmek suretiyle mükellefin gider indiriminden yararlanamaması, katma değer vergisine tabi tutulması gibi malvarlığında azalmaya neden olacak şekilde uygulamaların varlığı karşısında, sözleşmenin içeriğinde ve imza edenler arasında bir değişiklik olmamasına rağmen damga vergisi istisnasından yararlanmasını engelleyecek şekilde yorum yapılmak suretiyle mal ve hizmet kapsamında olmadığı yorumunu getirmenin davacının mülkiyet hakkına da zarar verebilecek bir durum ortaya çıkmasına neden olacağı, bu itibarla yüksek ve orta teknolojili sanayi sınıfında yer alan motorlu kara taşıtı imalatını finanse etmek üzere davacı ile … arasında imzalanan kredi tahsis anlaşmasının, davacının finansman hizmeti alması nedeniyle 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’na ekli 2 sayılı tablonun “IV – Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün 44.fıkrası uyarınca damga vergisinden istisna olduğu sonucuna varıldığı, idarenin hukuka aykırı işlemleri nedeniyle ortaya çıkan zararın tazmini açısından tahsil edilen tutarın yasal faiziyle iadesinin şart olduğu, bu durumda anılan kredi sözleşmesine ilişkin olarak tahsil edilen damga vergisinin 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümlerine göre hesaplanacak faiziyle birlikte davacıya iade edilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne, damga vergisi tahakkukunun iptaline ve ödenen damga vergisinin ödeme tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davacıya iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’na ekli 2 sayılı tablonun “IV – Ticari ve medeni işlerle ilgili kağıtlar” başlıklı bölümünün 44.fıkrasında “Yatırımlarda Devlet yardımları hakkında kararlarla belirlenen yüksek ve orta yüksek teknolojili sanayi sınıfında yer alan ürünlerin imalatına ilişkin olarak imalatçılar ve tedarikçileri arasında mal ve hizmet alımı nedeniyle düzenlenen kâğıtlar”ın damga vergisinden istisna tutulduğu, davacı ile Toyota Motor Europe NV/SA şirketi arasında imzalanan kredi teminine ilişkin sözleşmenin mal ve hizmet alımına ilişkin olmadığı, dolayısıyla damga vergisinden istisna olduğundan bahsedilemeyeceği ve davacı adına yapılan tahakkukta hukuka aykırılık bulunmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 06/04/2023 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.