Danıştay Kararı 9. Daire 2020/4411 E. 2022/6442 K. 15.12.2022 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2020/4411 E.  ,  2022/6442 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2020/4411
Karar No : 2022/6442

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Müh. Taah. San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : …Vergi Dairesi Başkanlığı
(…Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı şirket ile “Çanakkale 400 Yataklı Devlet Hastanesi İnşaat İşi”ni üstlenen …Müh.İnş.San.ve Tic.Ltd.Şti- …Yapı San.ve Tic.A.Ş. Ortak Girişimi bir kısım işlerin yapımı hususunda imzalanan 11/02/2015 tarihli taşeronluk sözleşmesi nedeniyle pişmanlıkla ve ihtirazı kayıtla verilen beyannameye istinaden davacı adına tahakkuk ettirilen damga vergisi ve pişmanlık zammının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla; Çanakkale 400 Yataklı Devlet Hastanesi İnşaat İşi”nin ihale edildiği dava dışı …Mühendislik İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. ve …Yapı San. ve Tic. A.Ş.’nin oluşturduğu iş ortaklığı adına düzenlenmiş …tarih ve … sayılı vergi, resim ve harç istisnası belgesi uyarınca taşeronluk sözleşmesinin diğer tarafı olan iş ortaklığı için damga vergisi ödeme mükellefiyeti doğmamakla birlikte, 488 sayılı Kanun’un 24.maddesi ve 1 seri nolu Döviz Kazandırıcı Faaliyetlerde Damga Vergisi ve Harç İstisnası Uygulaması Hakkında Genel Tebliğ hükümlerinden sözleşmenin diğer tarafı olan ve sözleşme konusu işle ilgili olarak adına düzenlenmiş belgeye sahip olmadığı anlaşılan davacının, damga vergisi istisnasından yararlandırılmasına yasal olanak bulunmadığı sonucuna varıldığından davaya konu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Vergi iadesinin talep edilmesi üzerine vergi idaresince sözleşmelere ilişkin vergilerin ödenmediği gerekçesi ile iade sürecinin tamamlanabilmesi için damga vergisi beyannamesinin verilmesinin istendiği, aksi takdirde iade işlemlerinin bekletileceğinin belirtildiği, şirket işlemlerinin sıkıntıya düşmemesi için vergi idaresinin istediği damga vergisi beyannamesinin ihtirazı kayıtla verilmek zorunda kalındığı, beyana göre yapılan tarhiyatta vergi hatası bulunması veya beyanın ihtirazı kayıtla verilmesi halinde tarhiyata karşı dava açılmasının kanun koyucu tarafından kabul edilmiş olduğu, sözleşme ile bir kısmının yapımını üstlendiği Çanakkale 400 Yataklı Devlet Hastanesi İnşaat İşine ilişkin T.C. Ekonomi Bakanlığı İhracat Genel Müdürlüğünce …tarih ve …sayılı vergi resim ve harç istisna belgesinin iş ortaklığı adına düzenlenmiş olduğundan işin vergi istisnası kapsamında olduğu, verginin konusunda hata yapılarak vergi idaresince verdirilen beyannameye istinaden tahakkuk ettirilen damga vergisinde ve pişmanlık zammında hukuka uyarılık bulunmadığı iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 371. maddesinin değerlendirilmesinden, pişmanlık ve ıslah hükümlerinin tatbiki açısından pişmanlık ve ıslah beyanının iradi olması, çekince ve şart içermemesi gerektiği, pişmanlık ve ıslah beyanının irade olmaması, çekince ve şart içermesi halinde pişmanlık ve ıslah beyanının açık, kesin, kayıtsız ve şartsız olarak pişmanlık duyulduğunu gösterecek nitelikte bir irade beyanı niteliğinde olmadığı dolayısıyla pişmanlık ve ıslah hükümlerinin tatbikine hukuken olanak bulunmadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan, 213 sayılı Kanunun 378/2. maddesi ile 2577 sayılı Kanunun 27/4. maddesinin birlikte değerlendirilmesinden ise, beyannameler arasında herhangi bir ayırım gözetilmeksizin beyannameye dayanan tarh işleminde vergi hatası olması durumunda bu beyannamelerle, ihtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine tarh edilen vergilere karşı da dava açılabileceği, yükümlülerin beyan ettikleri matraha ilişkin olarak ihtirazi kayıt koymalarının mümkün olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı tarafından taşeronluk sözleşmenin damga vergisinden istisna olduğu yolundaki ihtirazi kayıtla verilen damga vergisi beyannamesi üzerine tahakkuk ettirilen damga vergisi ve pişmanlık zammına karşı dava açılabileceğinin kabulu gerektiğinden, uyuşmazlığın esasının incelenmesi suretiyle davacının temyiz istemi hakkında karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY:
Davacı şirket ile “Çanakkale 400 Yataklı Devlet Hastanesi İnşaat İşi”ni üstlenen …Müh.İnş.San.ve Tic.Ltd.Şti- …Yapı San.ve Tic.A.Ş. Ortak Girişimi bir kısım işlerin yapımı hususunda imzalanan 11/02/2015 tarihli taşeronluk sözleşmesi nedeniyle pişmanlıkla ve ihtirazı kayıtla verilen beyannameye istinaden davacı adına tahakkuk ettirilen damga vergisi ve pişmanlık zammının kaldırılması istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 378. maddesinin 2. fıkrasında; mükelleflerin beyan ettikleri matrahlara ve bu matrahlar üzerinden tarh edilen vergilere karşı dava açamayacakları, İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinin 3. bendinde de; ihtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine yapılan işlemler ile tahsilat işlemlerinden dolayı açılan davaların tahsil işlemini durdurmayacağı kuralına yer verilmekle, ihtirazi kayıtla verilen beyan üzerine tahakkuk ettirilen vergilere karşı dava açılabileceği kabul edilmiştir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 371. maddesinde; beyana dayanan vergilerde, vergi ziyaı cezasını gerektiren kanuna aykırı hareketlerini ilgili makamlara kendiliğinden haber veren mükelleflere maddede yazılı kayıt ve şartlarla vergi ziyaı cezası kesilemeyeceği kurala bağlanmış, madde hükmüyle, vergi ziyaı cezası gerektiren fiilleri kendiliğinden vergi dairesine haber veren, bir başka anlatımla, işlediği fiillerden pişmanlık duyan yükümlülere belli şartları yerine getirmeleri kaydıyla belirtilen fiillere ait cezaların uygulanmasının önlenmesi amaçlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; ihtirazi kayıtla verilen beyannameler üzerine tahakkuk ettirlen vergilere karşı dava açılabileceği, kanuni süresi geçirildikten sonra verilen beyannameye ihtirazi kayıt konularak dava açılmasının önünde herhangi bir engel bulunmadığı, zira ihtirazi kaydın yeni bir hukuki durum yaratmaya yönelik olduğunun kabulü gerekmektedir.
Vergi beyannamelerinin ihtirazı kayıtla verilmesi ile pişmanlıkla verilmesinin nedenleri, koşulları ve yarattığı sonuçlar farklıdır. Vergi kanunlarının öngördüğü zamanlarda verilen beyannamelere ihtirazı kayıt konulması, tarh edilen verginin dava konusu yapılmasına olanak sağladığı halde, pişmanlıkla verilmesi, beyannamenin zamanında verilmediği için doğmuş vergi kaybından dolayı ceza kesilmesini önlemektedir. Bu yüzden, kanuni süresi geçtikten sonra pişmanlıkla verilen beyannameye ihtirazı kayıt konulmasına, ihtirazı kayıtla verilen beyannamelere bağlanan hukuksal sonucun tanınmasına da olanak yoktur.
Bu itibarla, olayda, davacı tarafından süresinden sonra pişmanlık hükümleri uyarınca ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerine düzenlenen tahakkuk fişinde pişmanlık zammı tahakkuk ettirilmesi ve ceza kesilmemesi karşısında davacı tarafından ihtirazi kayıt şerhinin konulmuş olmasının davacıya dava açma olanağı vermesine hukuken olanak bulunmadığı gibi, pişmanlık hükümlerinden faydalanmanın herhangi bir kayıt ve şarta bağlanmasının söz konusu hükmün amacına ters düştüğü, pişmanlıkla verilen beyanname içeriği vergilerin dava konusu edilmesinin pişmanlıktan vazgeçilmesi sonucunu doğuracağı da göz önüne alındığında, davacı tarafından pişmanlık hükümlerine göre verilen damga vergisi beyannamesine istinaden tahakkuk eden verginin ve pişmanlık zammının kaldırılması istemiyle açılan davanın esasının incelenmesi hukuken mümkün olmadığından incelenmeksizin reddi gerekirken, davayı yukarıda yazılı gerekçeyle reddeden Vergi Mahkemesi kararına karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının yukarıda yazılı gerekçe ile ONANMASINA,
3.Temyiz isteminde bulunandan …-TL maktu harç alınmasına,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın …Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 15/12/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.