Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/7067 E. , 2022/410 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/7067
Karar No : 2022/410
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Vergi Dairesi Başkanlığı-…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 7143 sayılı Kanun uyarınca vergi borçlarının yapılandırılması istemiyle yapılan 01/10/2018 tarihli başvurunun reddine dair …tarih ve …sayılı işlemin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. Vergi Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla; 7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun’un 2. maddesinde, kesinleşmiş alacaklar; 3. maddesinde, kesinleşmemiş veya dava safhasında bulunan alacaklar, 4. maddesinde ise, inceleme ve tarhiyat safhasında bulunan işlemler nedeniyle Kanundan yararlanma koşullarına ilişkin düzenlemelere yer verildiği; anılan maddelerde, madde hükümlerinden yararlanılması için madde kapsamına giren alacaklara karşı dava açılmaması, açılmış davalardan vazgeçilmesi ve kanun yollarına başvurulmamasının şart olduğunun belirtildiği, aynı Kanunun 9. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, borçlularca Kanunun yayımı tarihini izleyen ikinci ayın sonuna kadar ilgili idareye başvuruda bulunmaları gerektiğinin hükme bağlandığı, davacının 2015 takvim yılı hesaplarının incelenmesi sonucu düzenlenen …tarih ve …sayılı vergi inceleme raporuna istinaden 937.143,67-TL özel usulsüzlük cezası kesilerek 30/072018 tarihinde tebliğ edildiği, davacının kanundan yararlanma başvuru süresi içinde 7143 sayılı Kanun’dan faydalanmak amacıyla davalı idareye başvurduğu, ancak Ek 4-A’da belirtilen “İnceleme Ve Tarhiyat Safhasındaki Alacaklar” için hazırlanan form yerine, Ek 2-A’da “Kesinleşmiş Alacaklar” için hazırlanan formun doldurulduğu belirtilerek başvurusunun dikkate alınmadığı, davacının bu durumu öğrenmesi üzerine 01/10/2018 tarihinde 7143 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinden yararlanmak amacıyla idareye tekrar başvuruda bulunduğu, bu seferde yapılandırma kanunundan yararlanma başvurusunun süresinde yapılmadığından bahisle …tarih ve …sayılı işlemle reddedildiği, ‘Yasa Koyucu’ tarafından çıkarılan vergi affı kanunlarıyla vergi borcu bulunan mükellefler yönünden önceki durumlarına kıyasla daha avantajlı olacak şekilde ödeme kolaylıklarının getirildiği, 7143 sayılı Kanunla vergi borcu bulunan mükelleflere getirilen söz konusu ödeme kolaylıklarından mükelleflerin yararlanmak amacıyla kanunda öngörülen süreler içerisinde başvurularının yapılmış olması koşuluyla başvuru için düzenlenen dilekçelerin içerik açısından taşıması gereken koşulların ilgililerin söz konusu Af Kanunları ile tanınan hakları kullanmalarını engelleyecek şekilde katı yoruma tabi tutulmamasının hak ve nesafet ilkeleri gereği olduğu, davacının 7143 sayılı Kanunda öngörüldüğü şekilde süresi içerisinde 31/07/2018 tarihinde anılan kanundan yararlanmak amacıyla davalı idareye başvuruda bulunduğu, davalı idarece, vergi borcunun nitelemesinde hataya düşülmesi sonucu Ek 4-A için hazırlanan form yerine, Ek 2-A için hazırlanan formun doldurulduğu gerekçesiyle davacının 7143 sayılı Kanun hükümlerinden yararlandırılmaması üzerine 7143 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinden yararlanmak amacıyla idareye yaptığı başvurunun reddine dair tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi Kararının usul ve hukuka uygun olup kararın kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Usul yönünden dava konusu işlemin kesin ve yürütülebilir işlem olmadığı, esas yönünden ise, davacının 7143 sayılı Kanun’un 2. maddesi yani kesinleşmiş alacaklar kapsamında dilekçe verdiği, kesinleşmemiş alacaklar yönünden bir başvurusunun bulunmadığı, yapılandırma kanunlarında mükelleflerin açık beyanlarının esas alındığı dolayısıyla kesinleşmemiş alacaklar yönünden herhangi bir talebi bulunmayan davacının yapılandırmadan yararlandırılmadığı iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki …Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın …. Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 16/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.