Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/3911 E. , 2022/407 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/3911
Karar No : 2022/407
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Vergi Dairesi Başkanlığı-…
(…Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …Hava Servisi Turizm İnşaat Tekstil Petrol Ürünleri Madencilik Kuyumculuk Gıda ve İçecek San. Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanunun 5. maddesinin 3. fıkrasının (a) bendi uyarınca katma değer vergisi artırımında bulunan davacı adına eksik artırımda bulunduğundan bahisle tahakkuk ettirilen verginin tahsili amacıyla düzenlenen …tarih ve …sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. Vergi Mahkemesi …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla; davacı şirket tarafından 6736 sayılı Kanun’un 5/3-a maddesi kapsamında 2012,2013 yılları için katma değer vergisi ve kurumlar vergisi matrah artırımında bulunulduğu, 2012,2013 yıllarının bazı dönemlerinde hesaplanan katma değer vergisinin bulunmaması nedeniyle anılan Kanunun 5/3-b-3 maddesi uyarınca matrah artırımında bulunulması gerektiğinin tespiti üzerine; katma değer vergisi matrah artırımının eksik beyan edildiğinden bahisle anılan Kanunun 5/3-b-3 maddesi uyarınca ek tahakkuk işleminin yapıldığı ve tahakkuk ettirilen kamu alacağının tahsili amacıyla dava konusu ödeme emri düzenlendiği ve tebliğ edildiği, 6736 sayılı Kanun uyarınca katma değer vergisi yönünden yapılan matrah artırımı bildirimi üzerine yapılan ek tahakkuk işleminin, Vergi Usul Kanunu’nda düzenlenen tarh ve tahakkuk usullerine aykırı ve Kanunda öngörülmeyen bir yöntemle tesis edildiği, alacağın usulüne uygun olarak tarh, tebliğ, tahakkuk aşamalarından geçmediği, kaldı ki 6736 Sayılı Kanun’un asıl amacının vergide uzlaşmayı sağlamak, vatandaşların vergi borçlarını ödeyebilmelerine imkan vermek, dava yoluna gidilmeksizin çözüm sağlamak olduğu, mükellefler için ihtiyari bir uygulama olan matrah artırım bildiriminin ise bu bildirimi verme zorunluluğunun bulunmadığı halde ilgili yasada açıkça belirtilen oranlar üzerinden artırım yapılmış olmasına rağmen Genel Tebliğ hükümlerine göre mükellefin başvurusundaki yer alan oranların üzerindeki %18 üzerinden tahakkuk fişinin düzenlenmesinin Kanun’un asıl amacı ile bağdaşmadığı, usulüne uygun olarak kesinleşmiş ve ödenmesi için gerekli safhaya gelmiş, hukuken geçerli bir amme alacağının varlığından söz edilemeyeceğinden tahsili için ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi Kararının usul ve hukuka uygun olup kararın kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı belirtilerek istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Ödeme emri içeriğindeki borcun dayanağının, davacı şirketin 09/09/2016 tarihinde elektronik ortamda verdiği matrah artırım beyanına göre tahakkuk ettirilen katma değer vergisi taksit tutarları olduğu, alacağın vadesinin kanunla açıkça belirlendiği, bu alacak için yeniden vade verilmesinin mümkün bulunmadığı, dava konusu ödeme emrinin hukuka uygun olduğu, 6736 sayılı Kanun ve tebliğ hükümlerine uygun olarak işlem yapıldığı iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kabulüne ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki …Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın …. Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 16/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.