Danıştay Kararı 9. Daire 2019/3270 E. 2022/430 K. 16.02.2022 T.

Danıştay 9. Daire Başkanlığı         2019/3270 E.  ,  2022/430 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/3270
Karar No : 2022/430

TEMYİZ EDENLER :1-(DAVALI) … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVACI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU :… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, yargı harcının tahsili için düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesi’nin … tarih ve E:… K:… sayılı kararıyla, ödeme emri içeriğinde, çok sayıda mahkeme kararı uyarınca hükmedilen yargı harçlarının bulunması, farklı yargı kollarına ait farklı mahkeme ilamlarına ilişkin olan yargı harçları ve karar ilam harçlarının her birinin farklı hukuki sonuçlar doğuracağı ve yargısal denetiminin ayrı ayrı yapılacağı dikkate alındığında, hukuki süreçleri farklı olan yargı harçlarının aynı ödeme emri ile istenilmesi halinde söz konusu ödeme emrinin bütününün aynı anda hukuki denetiminin yapılmasının imkansız hale gelecek olması nedeniyle, her bir mahkeme kararına ilişkin harca yönelik olarak ayrı ayrı ödeme emri düzenlenmesi gerekirken, farklı mahkeme kararlarından doğan harçların tek bir ödeme emri düzenlenmesi suretiyle tahsili yoluna gidilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne,ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacının 2560 sayılı Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanunu’nda belirtilen faaliyet konuları dışında işlem ya da eylemde bulunmasının mümkün olmadığı, davacı kurum aleyhine açılan ya da kurumun açtığı davaların da bu meyanda faaliyet konusu içindeki faaliyetlerinden kaynaklandığı ve söz konusu Kanun uyarınca faaliyetlerinin her türlü vergi, resim ve harçtan muaf olduğu açık olduğundan, 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 123. maddesinin son fıkrası gereğince 2560 sayılı Kanunda yer alan muafiyete ilişkin düzenlemenin yargı harçları bakımından uygulanması gerektiğinden davacının yargı harçlarından muaf olduğu sonucuna varılmakla itirazının “borcun yokluğu” kapsamında değerlendirilmek suretiyle dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusuna konu mahkeme kararına karşı verilen istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddialar söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediğinden, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurularının yukarıda belirtilen yazılı gerekçe ile reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI:
DAVACININ İDDİALARI: İlk derece mahkeme kararı gerekçe yönünden usul ve yasaya aykırı olduğundan istinaf yoluna başvurulduğu, Bölge İdare Mahkemesince esasında istinaf başvurusu kabul edildiği halde karar ile bağdaşmayacak şekilde istinaf başvurusunun reddine karar verilmesinin davanın esasına aykırı olduğu, Bölge idare Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulüne, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerektiğinden, kararın istinaf başvurusunun reddine kısmının hukuka aykırı olduğu iddiasıyla bu kısmın hükümden çıkartılmak suretiyle kararın düzeltilerek onanması istenilmektedir.

DAVALININ İDDİALARI: Vadesinde ödenmeyen yargı harçlarının tahsili için düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI: Taraflarca savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Olayda, muhtelif mahkeme kararları ve Yargıtay İlamları ile hüküm altına alınan yargı harçlarının farklı hukuki sonuçlar doğuracağı ve yargısal denetiminin ayrı ayrı yapılacağı dikkate alındığında, her bir yargı harcı için ayrı ayrı ödeme emri düzenlenmesi gerektiğinden, yirmi dokuz (29) adet farklı yargı harçları için tek bir ödeme emri düzenlenmesi suretiyle tahsili yoluna gidilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığından, Bölge İdare Mahkemesince kararda yazılı gerekçeyle istinaf başvurusunun reddi yolunda verilen karar sonucu itibariyle hukuka uygun olup tarafların temyiz istemlerinin bu gerekçeyle reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY: Davacı adına, yargı harcının tahsili için düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmektedir.

İLGİLİ MEVZUAT:
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 55. ve 58. maddelerinde yer alan amme alacağını vadesinde ödemeyenlere yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları hususunun bir “ödeme emri” ile tebliğ olunacağı, ödeme emrinde borcun asıl ve ferilerinin mahiyet ve miktarları, nereye ödeneceği, müddetinde ödenmediği veya mal bildirimde bulunulmadığı taktirde borcun cebren tahsil ve borçlunun mal bildirimde bulununcaya kadar üç ay geçmemek üzere hapis ile tazyik olunacağı, borçlunun 114. maddedeki vazifeleri ve bu vazifeleri yerine getirmediği takdirde hakkında adli para cezası tatbik edileceği kurala bağlanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Olayda, muhtelif mahkeme kararları ve Yargıtay İlamları ile hüküm altına alınan yargı harçlarının farklı hukuki sonuçlar doğuracağı ve yargısal denetiminin ayrı ayrı yapılacağı dikkate alındığında, yirmi dokuz (29) adet farklı yargı harçları için tek bir ödeme emri düzenlenmesi suretiyle tahsili yoluna gidilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığından, Bölge İdare Mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle istinaf başvurusunun reddi yolunda verilen karar sonucu itibariyla hukuka uygun olup tarafların temyiz istemlerinin bu gerekçeyle reddi gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2…. Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda yazılı gerekçeyle ONANMASINA,
3.Temyiz isteminde bulunan davacıdan, … -TL maktu harç alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 16/02/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.