Danıştay Kararı 9. Daire 2010/9529 E. 2013/5800 K. 06.06.2013 T.

9. Daire         2010/9529 E.  ,  2013/5800 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2010/9529
Karar No : 2013/5800

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Karşı Taraf : Rıhtım Vergi Dairesi Müdürlüğü-İSTANBUL
İstemin Özeti : Davacı adına düzenlenen … tarih ve … nolu ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılan davayı reddeden … Vergi Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; dilekçede ileri sürülen sebeplerle bozulması istenilmektedir.
Cevabın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Tetkik Hakimi …’nın Düşüncesi : İleri sürülen iddialar usule ve hukuka uygun Vergi Mahkemesi kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dosyanın incelenmesinden, davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılan davayı davacı tarafından ödeme emri içeriği amme alacağına ilişkin vergi ceza ihbarnamelerinin kendisine tebliği edilmediği iddia edildiğinden mahkemelerince verilen ara kararı ile davacının ihbarnamelerin tebliğ adresi olan … Mah. No:… adresinde ikamet edip etmediğinin ve ikamet süresinin mahalle muhtarlığından sorulduğu, 1980 yılından beri bu adreste ikamet ettiğinin ve halen ikametgahının burası olduğunun muhtarlıkça belirtildiği, 29.8.2005 tarihinde ihbarnamelerin bizzat davacıya tebliğ edildiğinin görüldüğü, posta memurunun hüviyet tespit yetkisi olmadığı, tebliğ yapılacak kişinin görünüşe göre 18 yaşın üstünde ve akli dengesi yerinde görünmesinin yeteri olduğu, buna göre usulüne uygun tebliğ edilen ihbarnameye karşı dava açılmaması üzerine kesinleşen amme alacağının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddeden vergi mahkemesi kararının ihbarnamelerin kendisine tebliğ edilmediği, tebliğ alındısındaki imzanın kendisine tebliğ edilmediği, tebliğ alındısındaki imzanın kendisine ait olmadığı ileri sürülerek bozulmasının istenildiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanununda re’sen araştırma ilkesi benimsenmiş, aynı kanunun 31. maddesinin atıfta bulunduğu Hukuk Muhakemeleri Kanununun 266. maddesinde, hakimin özel bilgi ve uzmanlık isteyen bir konuda bilirkişi incelemesi yaptırmaya yetkili olduğu belirtilmiştir.
Davacı tarafından ödeme emri içeriği amme alacağına ilişkin vergi ceza ihbarnamelerinin bizzat kendisine tebliğine ilişkin tebliğ alındısındaki imzanın kendisine ait olmadığı iddia edildiğinden, sözkonusu iddianın doğru olup olmadığı davacının tebligat döneminde ikamet edip etmediği sorulmak suretiyle tespit edilmesi mümkün olmayıp ancak bu konuda uzman Adli Tıp Kurumuna yaptırılacak bilirkişi incelemesiyle tespiti mümkündür.
Bu durumda vergi ceza ihbarnamelerinin tebliğindeki tebliğ alındısında bulunan imzanın davacıya ait olup olmadığı Adli Tıp Kurumuna yaptırılacak bilirkişi incelemesiyle ortaya konulmak suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, … Vergi Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, 06/06/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.