Danıştay Kararı 9. Daire 2010/1584 E. 2013/10781 K. 26.11.2013 T.

9. Daire         2010/1584 E.  ,  2013/10781 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2010/1584
Karar No : 2013/10781

Temyiz İsteminde Bulunan: …
Vekili : …
Karşı Taraf : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı – …
Vekili : …
İstemin Özeti : Davacı şirket adına kayıtlı özel servis araçları için 2007-2009 yıllarına ilişkin olarak tahakkuk ettirilen özel servis aracı çalışma ruhsatı vize ücretlerinin kaldırılması istemiyle açılan davayı reddeden … Vergi Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; dilekçede ileri sürülen sebeplerle bozulması istenilmektedir.
Cevabın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Tetkik Hakimi …’ün Düşüncesi : Davalı idarece …’de bulunan bütün servis araçlarına hizmet verildiğinden bahisle 2464 sayılı Kanunun 97. maddesi uyarınca özel servis aracı işletenlerinden tarife ile belirlenen maktu bir bedel istenilmesine olanak bulunmadığından, bu nitelikteki Belediye Meclis kararına dayanılarak davacı şirket adına kayıtlı özel servis araçları için 2007-2009 yıllarına ilişkin olarak tahakkuk ettirilen özel servis aracı çalışma ruhsatı vize ücretlerinin kaldırılması gerekirken aksi yönde verilen Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince gereği düşünüldü:
Uyuşmazlık, davacı şirket adına kayıtlı özel servis araçları için 2007-2009 yıllarına ilişkin olarak tahakkuk ettirilen özel servis aracı çalışma ruhsatı vize ücretlerinin kaldırılması istemiyle açılan davayı; 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun ilgili maddeleri uyarınca toplu taşıma hizmeti işletme ve işlettirme imtiyazına sahip belediye adına bu hizmeti yerine getirme isteğinde bulunan otobüs araçları sahiplerinden, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 97. maddesi uyarınca çalışma ruhsatı belge ücreti talep etmeye yetkili olmakla birlikte takdir yetkisini hizmet gerekleri ve kamu yararı doğrultusunda kullanmakla mükellef olan davalı idarece ücret tespit edilirken objektif ve makul ölçüler içinde olmak kaydıyla sosyal etkenler, ekonomik koşullar, enflasyon nispeti ve yeniden değerleme oranının da göz önünde bulundurulması gerektiği, buna göre 2007 takvim yılında otobüs (43,45 koltuk) …-TL, 2008 takvim yılında her koltuk için … TL ve 2009 takvim yılına ilişkin olarak her koltuk için … TL olarak belirlenen ücretler esas alınarak tahakkuk ettirilen ücretlerde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle reddeden Vergi Mahkemesi kararının; davalı belediyece ücret alınabilmesi için ilgilerin isteğine dayalı olarak yapılmış bir hizmetin bulunması gerektiği, talep edilen ücretlerin emsal belediye tarifelerine göre fahiş olduğu ileri sürülerek bozulması istemine ilişkindir.
5393 sayılı Belediye Kanununun 15/f maddesinde toplu taşıma yapmak; bu amaçla otobüs, deniz ve su ulaşım araçları, tünel, raylı sistem dâhil her türlü toplu taşıma sistemlerini kurmak, kurdurmak, işletmek ve işlettirmek, 15/p maddesinde kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergâhlarını belirlemek; durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek ve işletmek, işlettirmek veya kiraya vermek; kanunların belediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işleri yürütmek belediyenin yetki ve imtiyazları arasında sayılmış, öte yandan 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun “Ücrete tabi işler” başlığını taşıyan 97’inci maddesinde, Belediyelerin bu Kanunda harç veya katılma payı konusu yapılmayan ve ilgililerin isteğine bağlı olarak ifa edecekleri her türlü hizmet için belediye meclislerince düzenlenecek tarifelere göre ücret almaya yetkili olduğu, belediyeye tekel olarak verilmiş işlerin kendi özel hükümlerine tabi olduğu hükmüne yer verildiği görülmekte olup, bu konunun yukarıda anılan 2464 sayılı Kanunun 97. maddesine göre kendi özel hükümlerine tabi olduğu açıktır.
Bir kamu hizmetinden dolayı harç alınabilmesi için, bu hizmetin Kanunda harç konusu edilmesi ve bu hususla ilgili düzenlemelerin de kanunda yer alması zorunluluğu, Anayasanın 73. maddesinin 4. fıkrası hükmü gereğidir. Belediye hizmetlerinden hangilerinin harç konusu olduğunun 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununda tek tek sayılmak suretiyle gösterildiği, servis araçları ve bunların çalışmalarını harç konusu eden bir hüküm anılan Kanunda yer almadığı gibi, bu hususta başka bir kanunda da düzenleme bulunmadığı, ancak 5393 sayılı Kanununun 15. maddesi hükmü ile belediye sınırları içinde toplu taşıma araçları çalıştırılmasının belediyenin tekeline verildiği görülmekte olup, bu konunun yukarıda anılan 2464 sayılı Kanunun 97. maddesine göre kendi özel hükümlerine tabi olduğu açıktır.
Belediye sınırları içinde belediyeye tanınmış bulunan toplu taşıma yetkisinin başkalarına devri halinde uygun rayiç bir bedel alınabileceğinin açık olduğu, bu hususun, şehrin geneline hitap edebilecek tarifeli toplu taşıma araçlarıyla ilgili olduğu, umumun kullanımına açık olmayan tarifesi belirsiz özel servis araçlarının bu kapsama girdiğinin kabulüne olanak bulunmadığı, yine 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre, olay tarihinde belediyelerin özel servis araçlarına ruhsat vermeleri yetki ve görevlerinin bulunmadığı ve bu nedenle özel servis araçlarının ruhsata bağlandığından bahisle bu araçlardan ruhsat bedeli ve ruhsat vize ücreti adı altında bir bedel alabilmelerine yasal olanak olmadığı, öte yandan davalı belediyenin özel servis araçlarının bireysel veya gruplar halinde hizmet talepleri üzerine verdiği hizmetler için, verilen hizmetin türü ve niteliğine göre farklı meblağlarla ücret talep etmesi ve bunu tarifeye bağlanması mümkün ise de, olayda tarife ile belirlenen bedelin bu nitelikte olmadığı ve verilecek hizmetin türü ve niteliği dikkate alınmaksızın tüm özel servis araçlarından alınması öngörülen maktu bir bedeli içerdiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda davalı idarece ….’de bulunan tüm servis araçlarına hizmet verildiğinden bahisle 2464 sayılı Kanunun 97. maddesi uyarınca özel servis aracı işletenlerinden tarife ile belirlenen maktu bir bedel istenilmesine olanak bulunmadığı sonucuna varıldığından, bu nitelikteki Belediye Meclis kararına dayanılarak davacı şirket adına kayıtlı özel servis araçları için 2007-2009 yıllarına ilişkin olarak tahakkuk ettirilen özel servis aracı çalışma ruhsatı vize ücretlerinde ve bu ücretlerin kaldırılması istemiyle açılan davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.
Kaldı ki, özel servis aracı niteliğindeki otobüslerden 2009 yılı için alınacak özel servis aracı çalışma ruhsatı vize ücretinin yıllık her koltuk için … TL olarak belirlenmesine ilişkin … Büyükşehir Belediye Meclisi’nin … tarih ve … sayılı kararının iptali istemiyle açılan davayı reddeden … Vergi Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı, Dairemizin 26/11/2013 tarih ve E:2010/1583, K:2013/10780 sayılı kararıyla bozulduğundan, dava konusu tahakkuk işleminin 2009 yılına ilişkin kısmı da dayanaksız kalmıştır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, … Vergi Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 26/11/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.