Danıştay Kararı 9. Daire 2009/1500 E. 2009/4028 K. 05.11.2009 T.

9. Daire         2009/1500 E.  ,  2009/4028 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2009/1500
Karar No: 2009/4028

Temyiz İsteminde Bulunan : …
Vekili : …
Karşı Taraf : Galata Vergi Dairesi Müdürlüğü-İSTANBUL
İstemin Özeti : Davacı şirketin 2003 yılı hesaplarının incelenmesi sonucu düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak aynı yılın Temmuz dönemi için re’sen tarh olunan üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davayı; dosyanın incelenmesinden, … Şti., … Şti. ile … Şti.’nin 2003 yılında davacı şirkete düzenlediği faturaları incelemeye ibraz etmemesi üzerine söz konusu faturaların sahte olduğundan bahisle bu faturalara ilişkin katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosuna göre dava konusu cezalı tarhiyatın yapıldığının anlaşıldığı, yukarıda anılan firmaların ilgili yılda tanzim ettiği faturaların sahte olduğu konusunda yapılmış bir vergi incelemesi sonucu düzenlenmiş bir rapor bulunmadığı gibi tarhiyatın dayanağı vergi inceleme raporunda da sahtecilik hususunda somut bir bilgi ve belgeye yer verilmediği, adı geçen firmalar tarafından davacı şirkete düzenlenen faturaların sahte olduğunun kabulünün mümkün olmadığı, ancak katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için öncelikle alış faturalarının gösterilmesi ve yasal defterlere kaydedilmiş olması gerektiği, olayda ise, davacı şirket tarafından uyuşmazlık konusu dönemde yukarıda anılan firmalardan alınan ve yasal defterlere kaydedilmek suretiyle ilgili dönem katma değer vergisi beyannamesinde indirim konusu yapılan vergileri içeren faturaların incelemeye ibraz edilmediği hususunun ihtilafsız olduğu, davacı şirket tarafından haklı bir gerekçe olmaksızın faturaların ibraz edilmediği, dolayısıyla katma değer vergisi indirimlerinden yararlanmak için aranan şartın davacı şirket tarafından yerine getirilemediği, bu durumda katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yapılan tarhiyatta ve davacı şirket söz konusu faturaları gizlediği için fiiline uygun olarak kesilen üç kat vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle reddeden … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; kullanılan faturaların gerçek olduğu, faturaları kaybettikleri için ibraz edemedikleri, fatura aldığı firmaların emtia alımı yapılan dönemlerde faaliyette oldukları, bu firmalar hakkında karşıt inceleme yapılmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun olan temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Savcısı …’ın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’ın Düşüncesi : Dosyanın incelenmesinden; vergi inceleme raporuna göre cezalı tarhiyatın, davacı şirketin, …Şti., …Şti. ile … Şti.’den aldığı faturaların sahte olduğundan bahisle yapıldığı, vergi mahkemesince, re’sen araştırma ilkesi uyarınca bu firmalara ait sahte fatura düzenlediklerine ilişkin rapor olup olmadığının araştırılmadığı vergi inceleme raporundaki tarhiyat nedeni değiştirilerek ve bu değerlendirmeler dikkate alınarak davanın reddine karar verildiği görüldüğünden kararın bozulması gerekeceği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden yürütmenin durdurulması istemi incelenmeyerek işin esasına geçildi:
Uyuşmazlıkta, davacı şirketin 2003 yılı hesaplarının incelenmesi sonucu düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak aynı yılın Temmuz dönemi için re’sen tarh olunan üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle açılan davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “idari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı” başlıklı 2. maddesinin 2. fıkrasında ” idari yargı yetkisi idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. İdari mahkemeler yerindelik denetimi yapamazlar, yürütme görevinin kanunlar ile gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler” hükmü yer almaktadır.
Bu hükme göre idari yargı yerlerinin denetim yetkisi, kanunların idari makamlara bıraktığı yetkilerin kullanılışının hukuka uygun olup olmadığının araştırılmasını kapsar; yoksa söz konusu yetkilerin idari yargı yerlerince kullanılması sonucunu yaratmaz.
2577 sayılı Kanunun 20. maddesinde düzenlenen re’sen araştırma yetkisi, idarenin kendi yetkisini kullanarak yapmış olduğu inceleme ve araştırmaya dayalı idari işlemden kaynaklanan idari uyuşmazlığın çözümü için gerekli belge ve bilgilerin, davaya bakan yargı yerine sağlanması amacını, bir başka anlatımla dava konusu yapılan idari işlemin hukuka uygunluğunu denetleme amacını güder. Buna göre davacının tutum ve davranışı ile idarenin inceleme ve araştırma yapmasını önlemesi sonucu tesis edilen işlemin iptal davasına konu edilmesi durumunda idari yargı yerinin idarece yapılamayan inceleme ve araştırmayı yapması idarenin yerine geçmesi sonucunu doğuracağından böyle bir inceleme ve araştırma yapılmasının re’sen araştırma yetkisinin kullanılması olarak kabulüne olanak bulunmamaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, davacı şirketin 2003 yılı hesaplarının incelendiği, inceleme sırasında vergi inceleme elemanınca ilgili yıla ait defter ve belgelerin ibrazına ilişkin yazının şirket müdürü …’a 4.10.2007 tarihinde tebliğ edildiği, defterler ve satış belgeleri incelemeye ibraz edildiği halde alış-gider faturalarının ibraz edilmediği, bunun üzerine davacı şirketin …Şti., …Şti. ile … Şti.’den 2003 yılında aldığı ve alış faturalarının %86’sını oluşturan faturaların sahte olduğundan bahisle bu faturaların içeriği katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle dava konusu cezalı tarhiyatın yapıldığı, vergi ve cezaların kaldırılması istemiyle açılan davanın, vergi mahkemesince; davacı şirkete fatura düzenleyen firmaların ilgili yılda tanzim ettiği faturaların sahte olduğu konusunda yapılmış bir vergi incelemesi sonucu düzenlenmiş bir rapor bulunmadığı gibi tarhiyatın dayanağı vergi inceleme raporunda da sahtecilik hususunda somut bir bilgi ve belgeye yer verilmediği, adı geçen firmalar tarafından davacı şirkete düzenlenen faturaların sahte olduğunun kabulünün mümkün olmadığı, ancak davacı şirket tarafından haklı bir gerekçe olmaksızın faturaların ibraz edilmediği, dolayısıyla katma değer vergisi indirimlerinden yararlanmak için aranan şartın davacı şirket tarafından yerine getirilemediğinden yapılan cezalı tarhiyatta hukuka aykırılık olmadığı gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmaktadır.
Olayda, davacı şirket hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi inceleme raporuna göre cezalı tarhiyatın davacı şirket tarafından yukarıda anılan üç firmadan alınan faturaların sahte olduğundan bahisle yapıldığı görülmüş olup, tarhiyatın konusu olmamasına rağmen vergi mahkemesince, kullanılan faturalar sahte olmamakla birlikte davacı şirketin alış faturalarını ibraz edememesi nedeniyle yapılan tarhiyatın yasal olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi yerinde bulunmamıştır.
Ayrıca Vergi Mahkemesince, davacı şirket adına fatura düzenleyen şirketler hakkında düzenledikleri faturaların sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olduklarını tespit eden herhangi bir raporun bulunmadığı belirtilmişse de, davalı idarenin 21.7.2008 tarihinde Mahkemeye sunduğu savunmasında bu raporların mevcut olduğu açıklandığından, Dairemizce 7.4.2009 tarih ve E:2009/1495-1501 sayılı ara kararları ile anılan raporların istenilmesi sonucu bu raporların dosyaya eklendiği görülmüştür.
Bu durumda, dava konusu cezalı tarhiyat, davacı şirketin yukarıda anılan şirketlerden aldığı faturaların sahte ve muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olmaları nedeniyle bu faturalarda yer alan katma değer vergilerinin indiriminin reddi suretiyle yapıldığından ve bu şirketler hakkında da düzenlenen raporlar mevcut olduğundan, Vergi Mahkemesince bu raporlar incelenerek bir karar verilmesi gerekirken tarhiyatın nedenini değiştirmek suretiyle davacı şirketin alış belgelerini ibraz etmediği gerekçesiyle davanın reddedilmesinde isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacı şirketin temyiz isteminin kabulüne, … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına 5.11.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.